CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında son dakika açıklamalarında bulundu.
Abone olİNTERNETHABER
CHP Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gündeminde 10 Kasım törenleri, Yırca köyündeki ağaç katliamı, yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Peşmerge'nin Kobani'ye geçişi vardı.
Bu yılki 10 Kasım törenlerinde vatandaşım Mustafa Kemal'e sahip çıktığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bizden bazı dili uzunlar var. Şimdi de Atatürk'ü sevmeyenler var. Onlar da Allah korkusu yok" dedi.
HIRSIZLARIN İTİBARI
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na ilişkin 'Bu ülkenin itibarı' sözlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Büyük saray yapıyoruz, kaçak saray yapıyoruz bu bizim itibarımız diyorlar. Doğru hırsızların itibarıdır. Ama bu ülkenin itibarı değildir" diye konuştu.
İMRALI'DAN YARDIM İSTEDİLER
Peşmerge güçlerinin Kobani'ye Türkiye üzerinden geçişlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Peşmergenin benim ülkemde ne işi var?" çıkışında bulundu. Kılıçdaroğlu, Kobani eylemlerinin durması için hükümetin İmralı'dan yardım istediğini de ileri sürdü.
YIRCA'YA ZEYTİN FİDANI
Kılıçdaroğlu, grup toplantısında yanında getirdiği zeytin fidanını Yırca köylülerine hediye etti ve "O fideyi sökülen ağaçların yerine benim adıma dikecekler" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısında yaptığı konuşmanın satırbaşlarını paylaşıyoruz...
Kılıçdaroğlu konuşmasına "Bu grup toplantısından anlaşılıyor ki kadınları sayısı erkeklerden fazla. Memnuniyet duyduğunu belirtmek isterim" diyerek başladı.
YURTTAŞ ATATÜRK'E SAHİP ÇIKTI
Dün Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 76'ncı yıldönümüydü. Ama dün diğer 10 Kasımlar'dan daha farklıydı. Daha çok insan sokaktaydı. Cumhuriyete sahip çıkmak Mustafa Kemal'e sahip çıkmak demektir. Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir. Dün biz kimsenin kulu değil, cumhuriyetin özgür yurttaşlarıyız demek için oraya gittik.
Mustafa Kemal'in büyüklüğünü anlamak için küçük bir kıyaslama yapmak yeterlidir. Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Türkiye'ye bir de Mustafa Kemal'in olmadığı İslam coğrafyasına bakın. 100 yılda bir çıkar böyle bir lider o da Türklere nasip oldu diyor Churchill.
O hayattayken biz uçak ihraç eden bir ülkeydik. Sonra... Özellikle AKP'ye oy veren vatandaşlarıma sesleniyorum. Kendi parasını basacak bir bankası yok. Osmanlı'nın geleneğinde bir yerde para basarsanız orada egemeneliğinizi kurarsınız. O yüzden Merkez Bankası'nı kurdu.
Türkiye böyle bir Türkiye'ydi.
1937'te ilk Türk denizaltısını omurgasının inşası törenini yaptı. TMO'yu, Fiskobirliği kurdu. Bu millet bu yüzden Mustafa Kemal Atatürk'e şükran duyuyor. Devrim yapan pekçok lider tarihin çöp sepetine gitti.
Kimseye el avuç açmadılar. Fabrikayı, demiryollarını söylemedim. Osmanlı'nın tüm borçlarını da ödediler.
1947... Önemli bir tarihtir. Merkez Bankası'nın kasasında 126 ton altın vardır.
Yolsuzluk yapanları Yüce Divan'a gönderdi. Mustafa Kemal'e bu ülkenin insanı şükran duymasın da ne olsun.
Kılıçdaroğlu'nun konuşması 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganlarıyla kesildi.
BAZI DİLİ UZUNLAR VAR
Bizden bazı dili uzunlar var. Şimdi de sevmeyenler var. Onlar da Allah korkusu yok. Bu kadar bu ülkeye hizmet etmiş birisi... Bütün mal varlığını bu ülkeye adadı. Hayatı savaş meydanlarında geçti. Böyle bir insanı yüceltmemiz kadar doğal ne olabilir. Mustafa Kemal'in Türkiyesi bugünkü Türkiye'den daha iyi olmalıydı, daha görkemli olmalıydı.
ERMENEK MADEN KAZASI
12 gün sonra iki işçimizin naaşına ulaşıldı, 16 işçi için çalışmalar sürüyor. Şili'de madenciler 69 gün yer altında kalmıştı. O zamanın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, bir açıklama yapmıştı. Şili'de 69 gün oldu biz de olsaydı 3 günde çıkarırız demişti. 16 işçi hala yer altında.
10 MADDELİK YASA TEKLİFİ HAZIRLANIYOR
6 Kasım’da Türk İş’i Hak İş’i DİSK’i sendikaların yöneticilerini ve uzmanlarını, TMMOB’i uzmanlarını topladık. Hep beraber oturduk bu facialar nasıl önlenir diye karar verdik. Uzun bir tartışmamız oldu. Tartışma sonrasında dünyaları siyasi düşünceleri farklı olan bu grup 10 madde üzerinde uzlaştı. Ve ben bunu bir basın toplantısıyla açıkladık. Tekrar açıklamak istiyorum.
- Maden işletmelerinde taşeron işçi olmalıdır.
- Kiralık iş olmamalıdır
- İşyerlerinde sendikalaşmanın önü açılmalıdır. Sendikanın olduğu yerde iş kazası oranı yüzde 8, sendikalaşmanın olmadığı yerde yüzde 90.
- Uluslararası standartlar olmalı. 176 sayılı ILO sözleşmesi parlementoya gelmeli ve oy birliğiyle kabul edilmeli.
- Kesinlikle havza sistemine geçilmeli.
- Yeraltı maden işletmelerinde denetim bağımsız organlar tarafından yapılmalı.
- Yerlatında çalışanlar için mutlaka yaşam odaları olmalı.
- Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nın taşra örgütü kurulmalı.
- Eğitim ve uygulama mutlaka yeraltında olmalı.
- İşçi sağlığı ve iş güvenliği konseyi olmalı ve özerk olmalı.
Diyorlar ya: CHP hep eleştirir. Hükümetin yapması gerekenleri biz yaptık. Sendikalaları, örgütleri, uzmanlara sorduk. Bu 10 maddeyi hazırlattık. Şimdi bu madenleri kanun teklifi haline getireceğiz.
DAVUTOĞLU'NUN ÖNCE AĞABEYİNE SORMASI LAZIM
Şimdi buradan Davutoğlu'na çağrı yapıyorum:
Sen önerilerini getir, biz de getirelim artık yeraltında ölümlere son verelim. Parlemento görevini yapmış olsun.
Davutoğlu bunları yapar mı? Önce ağabeyine danışacak: Gideyim mi gitmeyeyim mi diye!
YIRCA'DAKİ AĞAÇ KESİMİ
Yırca sakinleri de kendi topraklarını korumak istediler. Size bu olayın öyküsünü anlatacağım. Zeytin bahçelerine nasıl göz konulduğunu anlatacağım
10 MAYIS 2014: Bakanlar Kurulu bir karar alınıyor. Köylülerin arazileri acele kamulaştırılacak. Olağanüstü hallerde acele kamulaştırma kararı alırsınız. Bakanlar Kurulu kamu yararı yoksa karar alamaz. Yırca köylülerini, zeytini gözden çıkardılar. Havuz medyasına para aktaran adam için karar aldılar.
1 EYLÜL: İptal kararı için Danıştay'a gidildi. Bu arada firma köylülere 19 Eylül'e kadar süre verdi ve 17 Eylül gecesinde baskın yaptılar ama başarılı olamadılar. Çünkü CHP'li vekiller vardı ve direndiler.
17 EYLÜL: Köylüler Manisa Valisi'ne gitti. Köylü bir amca: Askere çağırdınız geldik, vergi istediniz verdik, elektiriğimi kesiyorsunuz. Maden devlet sizsiniz şimdi bize sahip çıkmayacaksınız da ne zaman sahip çıkacaksınız diyor. Haklı! Tapum var, elimden alıyorsunuz diyor.
İktidarın gözünü para hırsı bürümüş. Onların niyeti farklı
Sonra ne oldu. Bir gece baskın yaptılar 6 bin zeytin ağacı katledildi. Danıştay iptal kararı verdi onunu önceden haberi olduğu için o katliamı yaptılar.
Kılıçdaroğlu, Yırca köyünden gelenlere bir zeytin fidesi hediye etti ve şunları söyledi:
"O fideyi sökülen ağaçların yerine benim adıma dikecekler."
ZAYTUNGÇULARA MESAJ GÖNDERİYORUM
Bu hükümetin nasıl iki yüzlü hükümet olduğunu göstermek için güzel bir veri var elimde. Bir taraftan gidip zeytinleri keseceksin, sonra çıkacaksın televizyonlara çıkıp bir kamu spotu yayınlayacaksın.
Ne diyor orada “çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakmak için haydi Türkiye tarım arazilerini koruyalım” tam bir komedi değil mi? Zaytungçulara mesaj gönderiyoruz.
SAVCILARA ÇAĞRI
1939’da zeytin için özel kanun çıkıyor. Şimdi size bu kanunun 20’nci maddesini okuyorum. “Zeytinlik sahaları içinde, bu sahalara en az üç km mesafede zeytinyağı fabrikası hariç, zeytinliklerin gelişmesine mani olacak kimyevi madde, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz, işletilemez”
Devamında bir madde daha var:
“Zeytincilik sahaları daraltılamaz. Zeytin ağacı kesilemez ve sökülemez”
Açıkça suç işlemişlerdir. Bu ülkenin namuslu savcılarını göreve davet ediyorum. Bu yasa yürürlükteyken 6 bin zeytin ağacını yok eden yetkililer hakkında soruşturma açılmasını istiyoruz, yürekli bir savcı istiyoruz, köylünün hakkına sahip çıkacak bir savcı istiyoruz. Köylünün günahı ne? Kendi toprağına, tapulu toprağına sahip çıkıyor. Vergisini veriyor, askere gidiyor. Vergiyi niye veriyor?
SARAYLA İTİBAR MI OLUR?
Vergiyi veriyor ki bu ülkede aç insan, işsiz insan kalmasın. Bunlar ne yapıyorlar? Vergiyle kaçak saray yapıyorlar.
Büyük saray yapıyoruz, kaçak saray yapıyoruz bu bizim itibarımız diyorlar. Doğru hırsızların itibarıdır.
Bu ülkenin itibarı değildir.
ZAVALLI MERKEL HİÇ İTİBARI YOK
Kuzey Kore görkemli bir sarayı var. İtibarı var mı?
ABD Başkanı'nın oturduğu Beyaz Ev, kaçak saraydan 6 kat küçük. Bu demek ki ABD itibarsız bir ülke. Demekki bizim kaçak saray 6 kat daha itibarlı.
Almanya Başbakanı apartman dairesinde oturuyor. İtibarı sıfır. Kremlin Sarayı. Bu kaçak sarayın alanına 12 tane Kremlin Sarayı yaparsınız. Zavallı Rusya.
1 katrilyon 370 milyon lira gömüldü oraya. Sana o parayı devleti yönet diye verdik, kaçak saray yap diye değil.
Sen Türkiye Cumhuriyeti'ni dünyada alay konusu haline getirdin. Niye dalga geçmesinler! Yolsuzluğun, kaçağın itibarı olabilir mi? Bin odalı saraya her odaya birisi otursa 20 yılda anca buluşursunuz. Daha bunu dolduracaksınız.
Güleriz ağlanacak halimize!
AKP'ye oy veren yurttaşlarım! İnanıyorum sizin de vicdanınız sızlıyordur. Soralım. Bu memleket iyi mi yönetiliyor, kötü mü yönetiliyor?
EBUZER’İ ÖRNEK GÖSTERDİ
Ebuzer, sahabenin en önde gelen insanlarından birisidir. Dünya malına tamah etmemiştir. Fakir fukaranın yanında olmuştur. Mazlumların sesi olmuştur. Adıyaman’da da kendisinin makamı vardır. Cesareti dürüstlüğü nedeniyle bilinir ve sevgili peygamberimizin de övgüsünü kazanmıştır. Ebuzer, peygamberimizin vefatından sonra aynı tutumu sergilemiştir “ne zaman yoksulluk bir kapıdan girerse, din başka bir kapıdan çıkar gider”
“MUAVİYE, EBUZER’E TAHAMMÜL EDEMEDİ”
Bu hadisi tekrar tekrar dile getirdim. Fakat dönemin yöneticisi Muaviye, Ebuzer’e tahammül edemedi ve onu sürdü. Muaviye Şam’da kendisine yeşil saray inşa ediyordu, bizzat inşaatın başında duruyordu, kendi sarayının görkemli olması için çaba harcıyordu. Ebuzer bu saraya gitti ve Muaviye’ye aynen şunları söyledi “ey bu sarayı kendi paranla yapıyorsan israftır, halkın parasıyla yapıyorsan ihanettir.”
DAVUTOĞLU VE ERDOĞAN İÇİN TEKRARLIYORUM
Davutoğlu ve Erdoğan için tekrarlıyoruz. Bu kaçak sarayı halkın parasıyla yapıyorsan ihanettir, kendi paranla yapıyorsan israftır. Bunu ancak firavunlar yapar biliyorsunuz.
MESCİD-İ AKSA'YA SALDIRI
Seçime gideceğiz hepimizin sorumlulukları var. Mescidi Aksa’ya çirkin bir saldırı yapıldı. İsrail askerleri postallarıyla girdiler. Arkadaşlarımız kınadı biz de kınadık, dünya da kınadı. Hangi inançtan olursak olalım, bütün inanç merkezlerine saygı duymak insanlık görevidir. Bunlar da kınadılar. Birisi çıktı dedi ki, o kutsal topraklarda İsrail postalını ellerine vereceğiz dedi. E git ver bakalım, elinden tutan mı var? Boyundan büyük laflar söylemeyeceksin.
Ne diyordu Davutoğlu? Bizim gücümüzü test etmesinler diyordu. E hadi test ettiler ne oldu? Yine oturdun oturduğun yerde kalıyorsun.
TC'DE DE YABANCI ASKER POSTAL İSTEMİYORUZ
Şunu söylüyoruz, hiçbir kutsal mekanda asker postalı istemiyoruz bir. Türkiye cumhuriyeti topraklarında yabancı asker postalı istemiyoruz iki.
Bu topraklarda peşmergenin ne işi var? Benim topraklarımı çiğniyorlar? AKP’ye oy veren yurttaşlarıma sesleniyorum. Elini vicdanına koy ve düşün. Benim topraklarımda, benim askerim varken, peşmergenin buraya gelmesine hangi gerekçeyle izin veriyorsun? Şu anda devlet yok. Başbakan yok. Cumhurbaşkanı da yok. Diyorlar ki koltukların boş olduğunu söylüyor Kılıçdaroğlu. Evet söylüyorum, o koltukta oturanlar teslim alınmışlar, onların görev yapmaları mümkün değildir. Ülke yönetilse, kendi bakanı çıkıp diyor, alan hakimiyetini kaybettik diyor.
İMRALI'DAN YARDIM İSTEDİLER
Senin cumhurbaşkanlığı koltuğunda ne işin var? Sen niye orada oturuyorsun? Koşa koşa gittiler İmralı’dan yardım istediler, ne olursun talimat verin olaylar olmasın. O nedenle söylüyorum, devleti bu hale sokanlardan benim görevim olduğu kadar senin de görevindir bu.
14-15 Kasım tarihleri arasında birinci dünya savaşının yüzüncü yılı nedeniyle toplantı düzenleyeceğiz. Biz tarihe not düşmek istiyoruz çünkü biz CHP’yiz. Biz geçmişimizden ders alıp geleceğimizi belirlemek istiyoruz. Çünkü biz halkın partisiyiz, herkes bunu böyle bilsin.