BIST 8.625
DOLAR 34,35
EURO 37,48
ALTIN 3.024,70
HABER /  POLİTİKA

Kemal Kılıçdaroğlu'ndan çok sert İstanbul Sözleşmesi tepkisi: 42 milyon kadına ihanet

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı kararıyla İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasına sert bir dille tepki göstererek, "Siyaseti cep doldurma aracı olarak gördüğünü de biliyoruz. İşi olanı işinden ettiğini de biliyoruz. Biz bunları çok iyi biliyoruz ama 42 milyon kadına ihanet edeni de artık öğreniyor ve biliyoruz" dedi.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Sözleşmesi'ni kararname ile feshetmesini ve Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın görevden alınmasını değerlendirdi.

"42 milyon kadına ihanet!"

"Kimsin sen? Kinle öfkeyle devleti yönetiyorsan onu biliyoruz. Siyaseti cep doldurma aracı olarak gördüğünü de biliyoruz. İşi olanı işinden ettiğini de biliyoruz. Biz bunları çok iyi biliyoruz ama 42 milyon kadına ihanet edeni de artık öğreniyor ve biliyoruz."

"Bütün kadınların huzurunda Erdoğan'a soruyorum, nesine karşısın?"

"Herkes bu uzun ismi kullanmayalım diye İstanbul Sözleşmesi deniyor. Kadına şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi. Temel norm bu. Bir sabah kalktık bu parlamentodan oy birliği ile çıkan yürürlüğe koyduğu bir sözleşme ben fes ettim diyor. Kime danıştın, kime sordun? Bu ülkenin kadınlarına sordun mu? Bu kadınların nasıl şiddete uğradığını sen biliyor musun? Çoğu vatandaşımız bu sözleşmenin içeriğini bilmiyor kabul etmek lazım, oturup baştan aşağı okumuyor. Ben AKP ve MHP'ye oy verenlere kadınlara seslenmek isterim, diyorlar ya Cumhur İttifakı, aslında koltuk ittifakı bu. Orada ilkeler yok. Koltuğu korumaya yönelik mücadele bu. Memlekette tufan olabilir yeter ki ben koltuğumda kalayım! (Kılıçdaroğlu İstanbul Sözleşmesi'nin amacını okudu) b bendi, kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak, kadınları güçlendirmek de dahil olmak üzere kadınlara erkekler arasında önemli ölçüde eşitliği yaygınlaştırma' Bütün kadınların huzurunda Erdoğan'a soruyorum, bunu nesine karşısın. C maddesi, kadına karşı şiddet ve aile içi şiddetin tüm mağdurlarının korunması ve yardım için kapsamlı politika tasarlamak' bu maddenin nesine karşısın? D maddesi, kadına karşı şiddeti ve aile için şiddeti ortadan kaldırmak amacıyla uluslararası işbirliği sağlamak, bu maddenin nesine karşısın? "

"Bir hakkı kadınların elinden almak zorbalıktır!"

"Hangi gerekçeyle fesih ettin? Bir hakkı kadınların elinden almak zorbalıktır. Bu devlette zorbalığa asla izin vermeyeceğiz. Bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum. Mağdur olan sizsiniz. Sizin haklarınız sizin ellerinizden alınmak isteniyor. 'Kadın mı? Şiddete uğrayabilir, tecavüz edilebilir' Böyle bir anlayış olur mu? Böyle bir anlayışın ahlaklı yönü var mıdır?"

Erdoğan'a: Sen kimsin? Burada 600 milletvekili var!

"Sen kimsin? Burada 600 milletvekili var. Her birinin arkasında da milletin oyu var. Her partiden insan var. Ve buradan oy birliği ile geçti. Keyfe keder koltuğumu nasıl korurum diye. Cumhurbaşkanlığı olursa burada nasıl kalırım arayışı içine giriyor. Bu arayış içine girenlerin bu ülkeye toplu iğne ucu kadar faydası olmaz. Koltuğu zorbalıkla korumaya çalışanların sonu kötü olur. Bu millet, kadınların oylarıyla o zorbayı oradan aşağıya demokratik yollarla indirecektir. buna inanıyorum. "

"Destekçisinden tık yok"

Sözleşmenin maddelerini, bütün kadınlara anlatın. Alacaksınız 3. maddeyi vereceksiniz, bu haklar bizim elimizden alındı diyeceksiniz. Hangi kadın olursa olsun hangi eğitim düzeyinde olursa olsun hangi bölgede yaşıyorsa yaşasın her kadın şiddetten mağdur. Parlamentodan bir hak alıyorsunuz bir kişi geliyor bir gece yarısı ben sizin elinizden bu hakkı aldım diyor. Destekçisinden de tık yok. "

"Bir ekonomi var bir de erdonomi var!"

"İzlenen ekonomi politikası alay konusu. Bir ekonomi var bir de erdonomi var. Ne demek? 128 milyar doları birilerine vermek. Ekonomiden bir haber olmak. İstediği adamı istediği yere getirmek, istediğinde görevden almak. Evlerde tencerenin kaynamaması demek, işi olanın işinden olması demek. Hep birlikte bu sorunu aşacağız. Ne yaparsa yapsın. Bilimin kuralları neyse o kurallara uygun devleti yöneteceğiz. Herkes değil yarın sabah ne olacağını değil 20 yıl sonrasını bilecek. Çiftçi bu yıl ektiği ürünün seneye kaça satılacağını bilecek. Her şey planlı programlı olacak .Biz bunu yapacağız. Erdonomi ne demek? Cumartesi,  450 milyon dolar satıldı. Kime satıldı? Kim vurgunu buldu? Bu bilinmiyor. Eskiden bir kişi çalışır bütün aileye bakardı şimdi 83 milyon kişi çalışıyoruz saraya ve bir avuç tefeciye bakıyoruz. Urfalı kardeşlerim de duysunlar, siz de dahil. 83 milyon kişi çalışıyoruz, bir avuç tefeciye hizmet ediyoruz. Şikâyet ediyorsun, verdikleri kira yardımı elektrik masrafını bile karşılamıyor diye. Karşılamaz tabi! Ama bunlara rağmen hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın."

HDP'ye kapatma davasına tepki

Yıldırım hızıyla milletvekilliği düşürülüyor. Hangi adalet bu! Yukarıdakiler yani saraydakiler Müslümanlığı kimseye bırakmıyorlar. Onların dışında bu memlekette hiç Müslüman yok. Bu haksızlığı nasıl sineye çekiyorsunuz siz? Bu haksızlığı öfkeyle nasıl besliyorsunuz siz? Hemen yıldırım hızı ve talimatla bir partinin kapatılması için Savcılığa bunu kapatın diyorlar. Demokrasilerde parti kapatmak doğru değildir. Milletten bir parti destek almazsa tarihin çöp sepetine gider. Hem demokrasi hem milli irade diyeceksiniz sonra kalkıp adalete aykırı pek çok uygulamanın altına imza atacaksınız! Bunlar doğru değil."