Kılıçdaroğlu'nun boykotu değerlendirirken sarf ettiği 'Yemin formalite, Anayasa'yı ihlal ederiz' söylemine hukukçulardan itiraz geldi.
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun boykotu değerlendirirken sarf ettiği 'Yemin formalite, Anayasa'yı ihlal ederiz' söylemine hukukçulardan itiraz geldi.
Anayasa ve Meclis İçtüzüğü'ne dikkat çeken hukukçular, yemini, milletvekillerinin kanun teklifi verebilmesi, yazılı ve sözlü soru sorabilmesi gibi yasama faaliyetlerinin 'ön şartı' olarak görüyor. Yemin etmenin sembolik olduğu yaklaşımının doğru olmadığını ifade eden anayasa hukukçularından Prof. İlyas Doğan, milletvekillerinin dokunulmazlıktan yararlanabilmesi için de yemin etmesi gerektiğinin altını çiziyor. Prof. Yusuf Şevki Hakyemez, Anayasa'daki "Milletvekili seçilen kişiler Meclis'teki görevlerine yemin ederek başlarlar." hükmüne işaret ediyor ve boykotçu milletvekillerini 'Eksik vekil' olarak tanımlıyor.
Meclis'in kilitleneceği yorumlarına katılmayan Doç. Yüksel Metin, AK Partili ve MHP'li üyelerden kurulacak komisyonlarınCHPile BDP olmadan çalışmalarını yürüteceğine işaret ediyor. Doç. Tevfik Gülsoy ise Anayasa'nın referans gösterdiği Meclis İçtüzüğü'nün 3'üncü maddesinin açık olduğunu hatırlatıyor: "Milletvekili seçilen kişi, katıldığı ilk oturumda yemin eder"
Hukukçuların görüşleri özetle şöyle:
Prof. Dr. İlyas Doğan: Dokunulmazlıktan yararlanmak için yemin etmek gerekir
"Milletvekili yemin etmekle aynı zamanda toplumun kendisine verdiği yasama yetkisini Meclis çatısı altında ve ülke genelinde kullanma anlamında yetkisini elde etmiş olur. Yemin etmeyen milletvekili, Meclis içindeki çalışmalara katılamaz, oy kullanamaz. Seçilmiş bir milletvekilli unvanına sahiptir ama milletvekili olmaktan kaynaklanan yetkileri kullanmak ve ortaya koyduğu görüşlerden dolayı dokunulmazlıktan yararlanmak için yemin etmesi gerekir. Milletvekilleri, yemin etmeden komisyonlara katılamaz. Bütün dünyadaki uygulama böyledir."
Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez: Boykotçu vekiller 'eksik vekil'
"Tutuklu milletvekillerinin serbest bırakılmaması nedeniyle yemin etmeyerek Meclis'i boykot eden vekilleri 'eksik vekil' olarak tanımlayabiliriz. Çünkü Anayasa'da "Milletvekili seçilen kişiler Meclis'teki görevlerine yemin ederek başlarlar" diye bir hüküm yer almakta. Bu hükmü değerlendirdiğimizde Meclis'te ant içmeyen kişiler sadece vekillik sıfatını haiz olurlar. Bunun dışında hiçbir oylamaya Meclis çalışmalarına katılamazlar. CHP ve BDP yemin etmediği için önümüzdeki hafta başında yapılacak Meclis başkanlığı seçiminde oylamaya katılamayacak."
Doç. Dr. Tevfik Gülsoy: Meclis çalışmalarına katılamazlar
"Anayasa'da ve Meclis İçtüzüğü'nde milletvekillerinin yemin etmesiyle ilgili açık bir durum belirtilmemiştir. Fakat Meclis'te yemin etmeyi düzenleyen Anayasa'nın ilgili maddesine göre milletvekili görevine 'ant içme' ile başlar, ifadesi yer alıyor. Bu madde Meclis çalışmalarına katılabilmek için yemin etmeyi zorunlu kılmaktadır. Yani yemin etmeyen bir vekil ne yasama faaliyetlerine ne de başka Meclis çalışmalarına milletvekili sıfatıyla katılamaz."
Doç. Dr. Yüksel Metin:AK PartiveMHPile Meclis yoluna devam eder
"Anayasa'da, yemin etmeyen vekillerin Meclis çalışmalarına katılamayacağı açık bir şekilde ifade edilmiştir. CHP ve BDP'li vekiller Meclis'te vekillere tanınan tüm haklardan yararlanabilir. Yemin etmek, Meclis çalışmalarına katılmak anlamını taşıyor. Fakat yemin etmeyen vekiller, yasama çalışmalarına katılmamış olacaktır. Vekillerin yemin etmemesi durumu, Meclis çalışmayacak anlamı taşımaz. AK Parti ve MHP, Meclis'teki çalışmalara devam eder, CHP ve BDP'siz kurdukları komisyonlarda halkı temsil etmeye devam eder."