Kemal Kılıçdaroğlu gençlere hitap etti: 'Gitmeyeceğiz seni göndereceğiz' diyeceksiniz

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'da gençlere seslendi. Kılıçdaroğlu, "Gücünüzden korktukları için "Giderlerse gitsinler" diyor. Ama siz hep beraber, "Gitmeyeceğiz, seni göndereceğiz" diyeceksiniz. Hep beraber göndereceğiz onu, demokratik yöntemlerle göndereceğiz" dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'da CHP Gençlik Kolları'nın düzenlediği “Güç Sende, Senin Elinde" Gençlik Çalışması Lansmanı'nda konuştu.

Kılıçdaroğlu'ndan önce konuşan isimlerden olan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, gençlerin kaygılarını paylaştığını ve onlar için çalıştıklarını söyledi. Ardından kürsüye çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediye yönetimi olarak gençlerin önceliklerini dikkate aldıklarını söyleyerek, onların sorunlarını çözmek istediklerini belirtti.

İstanbul'un Sarıyer ve Beykoz ilçelerinde çalışmalarını sürdüren CHP Gençlik Kolları üyeleriyle canlı bağlantının yapılmasının ardından kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu, gençlere seslendi.

"Uzun yıllardır ilk kez CHP toplumun bütün sorunlarını çözmek için sağlıklı çözümler üretti. CHP'li olmak kolay bir olay değildir. CHP'li olmak ülkenin sorunlarına kilitlenmektedir" diyen Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

Sandık mesajı
Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Tarihin size yüklediği bir görev var. Kolay bir görev değil bu görev. Bu ülkede başbakanlar asıldı, gencecik fidanlar asıldı. Şimdi geldiğimiz bu yüz yılda cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandırmak istiyoruz. Bizi ayrıştıran, bölen, zenginliğimizi düşmanca kullanmak isteyenler yol vermemek istiyoruz. Güç sizde ve sizin elinizde.

Bir otoriter yönetimi demokratik yönetimi sandığa giderek ve oy kullanarak otoriter yönetime son vermek gibi bir görevi üstleneceksiniz.

Gücümüzü her yerde anlatmak istiyoruz. Cumhuriyetin kuruluşunda gençler olağanüstü görevler üstlendiler. Bu toprakların mayasında insan kanı var. Dedelerimiz babalarımız büyük mücadeleler verdi.

Bu demokrasiyi güçlendirmemiz gerekiyor. Bunu yapacak olanlar da sizlersiniz. Birileri sizin gücünüzden korkuyor. Gücünüzden korktukları için "Giderlerse gitsinler" diyor. Ama siz hep beraber, "Gitmeyeceğiz, seni göndereceğiz" diyeceksiniz.

Ekonomiyi yönetemediklerini de önceden gördük. Sorumlu bir muhalefet yaptık. Önceden gördük ve uyardık. Nasıl çözüleceğini de anlattık. Ama onlar yapmadılar. 'Hayır, siz bilmiyorsunuz' dediler. Geldiğimiz tabloda Türkiye'nin tüm sorunlarını bildiğimizi ve çözümler ürettiğimizi de artık tüm dünya biliyor.

Eleştiriden korkmayacaksınız
Şunu unutmayın, her biriniz politik arenanın içindeyseniz eleştiriden korkmayacaksınız. Bir politikacının alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı vardır. Benim görmediğimi başkası görebilir, benim duymadığımı başkası duyabilir. Eleştiri, hatayı tekrar etmeme açısından son derece önemlidir.

Siz alanda çalışırken CHP'ye ilişkin eleştiriler de gelecektir. Hemen itiraz etmeyin. Bizim katılmayacağımız bir şey olsa da 'haklısın' demeniz lazım.

Eksiğimiz var mı? Evet var. Vatandaş bizi eleştiriyorsa ve bizim inanmadığımız bir eleştiri geliyorsa kabahat bizde. Biz ona kendimizi anlatmadık.

Uzun yıllar Almanya'da çalışmış, AK Parti'nin Almanya'da örgütlenmesini gerçekleştirmiş bir vatandaş anlatıyor: Oğlu Almanya'da tıp okuyor. 'Oğlum, sen Türkiye'de olsan hangi partiye oy verirsin?' diyor. Oğlu, 'Baba, CHP'ye oy veririm' demiş. Bir çocuk, babasını dönüştürmüş ve o baba şimdi Almanya'da CHP için çalışmalar yürütüyor.

Helalleşme açıklaması
Yolsuzluk yapanların, hırsızlık yapanların nerelerde hesap vereceğini biliyoruz. Ama gücü kullanan kişilerin haksızlık yapması halinde helalleşmesi lazım.

Kendi içinde barışık bir dünyayı yaratmış olacağız. Bizimle aynı dünya görüşünü paylaşmayan insanların bize sempatiyle yaklaştıklarını göreceğiz.

Bizim belediye başkanlarımızın olduğu yerde hiçbir çocuk yatağa aç girmiyor.

Baskılar var belediye başkanlarımızın üzerinde, engellemeler var. Biz bütün engellemeleri aşma kararlılığımızı topluma göstermeliyiz. Hangi engeli çıkarıyorsa sizin göreviniz o engeli aşmaktır.