Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a rest! Yüreğin varsa İstanbul için erken seçime gidelim
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nun görevden alınacağı iddiaları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Yüreğin yetiyorsa gel, İBB ve tüm ilçe belediyeleri için hemen seçime gidelim" diye dest çekti... Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçimi kaybedeceğini anlaması durumunda aday olmayabileceğini iddia etti.
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, internet medyası ve yabancı medya temsilcileri ile CHP Genel Merkezi’nde bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Altılı Masa'da olumsuz bir durum olmadığını, medyanın bu yönde bir olumsuz algı oluşturduğunu ifade etti. Ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun görevden alınacağı iddiaları üzerine resti çekti. "Erdoğan seçilemeyeceğini anlarsa seçime girmeyebilir. Seçim kaybetmek istemez" diyen Kılıçdaroğlu, "Anlarsa ‘Ben girecektim ama YSK onaylamadı' diyecek" iddiasında bulundu.
Kurşun askerlerini geri çek
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik artan baskıların altını çizen Kılıçdaroğlu, şu çağrıyı yaptı: ”Erdoğan’a şu çağrıyı yapıyorum; eğer sen gerçekten millet iradesine inanıyorsan ve güveniyorsan, gerçekten demokrasiye inanıyorsan kurşun askerlerini geri çek. Etkilediği yargıcından bürokratına kadar hepsini bir sefer geri çek."
İstanbul için erken seçime gidelim!
"Anayasayı süratle değiştirelim. Biz size destek vereceğiz. Derhal İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve İstanbul’daki bütün belediyeler için hemen seçime gidelim. Yüreği varsa, cesareti varsa açıkça meydan okuyoruz."
Yargı sopasını kullanıp yapma!
"Sen yargıyı sopa olarak kullanıp bunları yapıyorsun. Ama millet bunun doğru olmadığını biliyor ve görüyor. Demokrasiye inanıyorsan, Ekrem Bey’in yanlış bir şey yaptığını kamuoyuna deklere etmek istiyorsan, onu gereksiz yere suçlamak istiyorsan o zaman en güçlü irade milletin iradesidir.
Yalova ve İstanbul'un tüm ilçeleri için
"Gidelim milletin iradesine hemen seçimleri yapalım. Yüreğin yetiyorsa gel aynı şeyi Yalova için de yapalım. Üç bilirkişi raporu, üçü de belediye başkanının lehine hala göreve başlatmıyor."
'Meral Akşener ile bir sorunumuz yok'
Meral Akşener ile bir sorunumuz yok. Takvimi de hükümet programı belirlendikten sonra liderler olarak bir araya gelerek duyuracağız. İki toplantı yaptık. Ortak söylem ve hükümet programı ve geçiş programı başlıklarımızı konuşacağız. Akşener ile Ekrem Bey arasında eski bir dostluk var. O, Akşener'e ‘abla' der. Yadırgamadık. Bizim belediye başkanlarımız Altılı Masa’nın da başkanlarıdır.
'Doğalgazı niye ucuza satmıyorsunuz?'
Doğalgaz çıkıyorsa seviniriz. Ucuza ısınılmasından memnunluk duyarız. İki Türkiye var. İlki Saray, ikincisi evine ekmek götüremeyen Türkiye. Doğalgazı ucuza satabilirdiniz. Niye satmıyorsunuz?
'Kurtarıcı ya da yeni kral aramıyoruz'
Masa dağılmaz. Erdoğan elinden geleni yapıyor. Niye masayı dağıtalım? Altı liderin göstereceği aday kazanacak. Vekil seçimleri ortak listesini konuşmadık. Benim düşüncem tek adayla girilmeli. Biz kurtarıcı aramıyoruz. Yeni kral aramıyoruz.
'Yapılmış anketleri analiz ediyoruz'
2014'te seçim güvenliğinde karnemiz iyi değildi. O dönem ülkenin her yerine gidebiliyoruz. Geçmişte 10 bin sandığa arkadaşlarımız gitmemişti. Onlarla ilişkimizi kestik. Altılı masada bir CHP'linin başka parti tarafından aday gösterilmesini konuşmadık. CHP'nin anket çalışması da yok. Yapılmış anketleri analiz ediyoruz.
Erdoğan seçime girmeyebilir
Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş tarihini konuşmadık. Ali Babacan'ın bir sonraki seçime kalabileceği görüşüne saygı duyarım. Ama konuşmadık. Erdoğan seçilemeyeceğini anlarsa seçime girmeyebilir. Seçim kaybetmek istemez. Anlarsa ‘Ben girecektim ama YSK onaylamadı' diyecek. Ama biz YSK'nın onun emrinde olduğunu biliyoruz.
'Demirtaş ve Kavala haksız yere hapiste'
Adalet arayışı sadece HDP'liler değil, 85 milyonu ilgilendiriyor. Maalesef bu ülkede adalet yok. HDP'nin Adalet Bakanlığı önünde nöbetini böyle anlıyorum. Sayın Demirtaş'ın açıklamalarını dikkatle izliyoruz. Demirtaş ve Kavala'nın haksız yere hapiste olduğunu biliyoruz. Uyuşturucu baronlarından medet uman bir parlamento olur mu? Ülkeye gelen paranın kaynağını sormayan Meclis olabilir mi?"