Kemal Kılıçdaroğlu: Amacım mülakata dikkat çekmekti, MEB'e kapı açık olsa da girmeyecektim

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanlığı'na gidişiyle ilgili yapılan eleştirilere cevap verdi. Bakan Özer'in kendisine randevu vermediğini hatırlatıp, "MEB'e gitmekteki amacım mülakat sistemine dikkat çekmekti, kapı açık olsa da girmeyecektim" ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,  Habertürk TV'de Fatih Altaylı'nın Teke Tek programına konuk oldu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) 'terörle iltisaklı kişilerin istihdam edildiğine' ilişkin iddialara, Kılıçdaroğlu, "Teröristse şimdiye kadar neredeler? Gitsinler mahkemeye versinler. Bu adam teröristse sen nasıl tutarsın orada" diyerek cevap verdi. Altaylı'nın, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun görevden alınabileceği iddiasına ilişkin soruya Kılıçdaroğlu, "Öyle bir ihtimal görmüyorum" diye cevap verdi.

"İftira atılıyor"
Belediye çalışanlarına iftira atıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Hepsinin tazminat davası açmasını isteyeceğim" dedi. Kılıçdaroğlu, İBB'deki teftişler hakkında, "Vicdanlı müfettişlere güveniyorum" diye konuştu.

"TÜİK başkanıyla konuşacaktım"
Türkiye İstatistik Kurumu'na (TÜİK) yaptığı ziyarette, TÜİK binasına alınmamasına ilişkin, Kılıçdaroğlu, "Başkanla konuşacaktım. Bağımsız kuruluşun buldukları rakamla sizin bulduğunuz rakamlarla dağlar kadar fark var. Ben sade vatandaş olarak gidip alışveriş yapıyorum, sizin verdiğiniz rakamlarla alakası yok" diyerek, "Sadece bunları soracaktım" ifadelerini kullandı.

"MEB'e kapı açık olsa da girmeyecektim"
Altaylı'nın "Neden Milli Eğitim Bakanlığına gittiniz?" sorusuna, "Ben Milli Eğitim Bakanlığı'nın önünde konuşacaktım. Saray 'randevu vermeyin' demiştir. Benim oraya gidişim sadece ve sadece bu olayı kamuoyuna ve daha geniş kitlelere duyurmak. Kapı açık da olsa zaten girmeyecektim. Ama onlar korkularından oraya zincir takmışlar. Ben bu meseleye dikkat çekmek için gitmiştim. Bu öğrencilere söz verdim, sizin için internet sitesi açağım dedim. Artı onlara her türlü hukuki desteği vereceğimizi söyledim. Bütün illerde avukat arkadaşlarımız çalışıyor, bunların dilekçesini yazacağız, haklarını sonuna kadar savunacağız. Biz iktidar olursak KPSS'yi yapacağız, sözlüyü kaldıracağız. Bazı alanlarda sözlü olabilir, o zaman kamera koyacağız. Matematikte dereceye giren öğrenci şunu söyledi, 'Türkiye'de dereceye girmişim, bütün sorulara cevap verdim, teşekkür ettiler, ben de sevindim artık öğretmen olacağım diye. Sonuçlar açıklanınca gördüm ki kazanamamışım'. Sınava giriyoruz, yüzümüze bile bakmıyorlar diyorlar. O zaman biz anlıyoruz ki, bunlar bizi eleyecekler."

Sokak tartışmaları
Muhalefetin halkı sokağa davet ettiğini yönelik eleştirilere Kılıçdaroğlu, "İnsanlar çıkıp bir bildiri okuyacaklar. Baskı, cop... Her şey var. Nasıl yapacak bu insanlar? İnsanlar düşüncelerini söylerler, gösteri yapabilirler. Anayasa, önceden izin almaksızın gösteri yapabilirsin diyor ama Anayasa da askıya alındı" dedi. Altaylı'nın "Siz de Anayasa askıya alınmış gibi yapmıyor musunuz?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Biz miting yapacağımız zaman da izin alıyoruz. Biz çatışma çıkmasın diye biz de gösterilen yerde miting yaptık" yanıtını verdi.

Erken seçim tarihi verdi
2023 Haziran ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili beklentisini açıklayan Kılıçdaroğlu, tarih vererek şunları söyledi:

"Gidici olduğunu gayet iyi biliyor, çatışma, gerginlik istiyor. O nedenle her türlü hakareti yapıyor. Sadece gülümsüyorum. Bütün yetkilere sahip olan birisi rakibine hakaret ediyorsa bu acizliğin görüntüsüdür. Artık gülüyorum. Kesinlikle artık ülkeyi yönetme kapasitesi bitmiştir.

Gerginlik, kavga üzerinden varlığını sürdürmek istemektedir. Devletin güçlerini kullanarak bunu yapmak istemektedir. Cesareti varsa televizyonda karşıma çıkar. Cesareti yok, bilgisi yok birikimi yok. İstersen promteri de getir. Vereceği çok hesap var. Asıl temel nokta orası. Erdoğan'a ne söyledim; mal varlığını araştırırım. Tek kelime bile etmedi. İktidardan gitmenin onun için ciddi maliyet doğuracağını biliyor.

Devlet endişe ile yönetilmez. Önümüzdeki Eylül ayında seçim bekliyorum. Ekonomiyi götüremezler."