Profesör Doktor Kemal Gözler yazdığı 'Uyuyan devi uyandırmak' başlıklı makalesi ile gündem oldu. Makaledeki tezlere AK Partiye yakın gazeteciler daha fazla ilgi gösterdi. Peki ne diyor Prof. Kemal Gözler. İşte bomba makale;
Abone olAnayasa hukuku dalında yetişmiş önemli beyinlerden biri olan Profesör Doktor Kemal Gözler yeni makalesi ile konuşuluyor. Gözler'in 'Uyuyan devi uyandırmak' başlıklı makalesi en büyük etkiyi AK Parti çevresinde yaptı. Bunun sebebi de makalesinin AK Parti ve demokrasi üzerine olması.
Referandum sonuçlarını yanlış okuyan muhalefetin de okuması önerilen makaleyi bugün Star Gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren gündeme getirdi. Taşgetiren 'hem muhalefet hem iktidar okumalı' diyerek makalenin önemine değindi. Peki Prof. Kemal Gözler'in tezi ne? İşte makaledeki dikkat çeken bölüm;
UYUYAN DEV
"(...) Türkiye’de çok iyi yetişmiş, işini dört dörtlük yapan, elit bir kitle var. Bu insanlar, tabir caiz ise, Türkiye’nin “birinci sınıf beyinleri”. Ancak bunlar Türkiye’de siyasetten uzak duruyorlar; çünkü siyaset, bu ülkede pis ve riskli bir iş. Onurlu ve dürüst insanların bu işe girmeye pek hevesi yok. Girenler de pişman olarak ayrılıyor.
Dev uzun zamandır uykuda. Çünkü onun için önemli olan yaşam tarzı. Yaşam tarzının sağlanması ve sürdürülmesi de büyük ölçüde eğitimden, iyi bir iş sahibi olmaktan ve para kazanmaktan geçiyor. Bunda da başarılı oluyor. Gündeminde siyaset yok. Çünkü kendisini tehdit altında hissetmiyor.
Ancak son bir iki yıldır işler değişti. Demokrasi eksikliği ve özellikle hukuk güvenliğinin zayıflaması iyi yetişmiş kitlenin yaşam tarzını da tehdit eder hâle geldi. (...) Bu kitle, belki tarihte ilk defa demokrasinin ve hukukun gerekliliğini sahih ve samimî bir şekilde hissetmeye başladı.
UYUYAN DEVİ AK PARTİ DÜRTTÜ
Türkiye’nin uyuyan devini AKP, birkaç yıldır izlediği yanlış politikalar sayesinde uyandırmak üzere. Dev uyanırsa, AKP devi uyandırdığına bin pişman olacak. Devi uyandıracak şey, AKP’nin baskı politikalarının yarattığı korku atmosferidir.
Bir örnek vereyim: Tamamen kendi işinde gücünde olan, herhangi bir siyasî önyargısının da olduğunu sanmadığım bir tıp fakültesi öğretim üyesi geçtiğimiz günlerde bana “geçmişte de huzursuzluk duyduğumuz dönemler oldu, ama gelecekten bu kadar endişe ettiğim başka bir dönemi hatırlamıyorum” dedi.
İşte uyuyan kitleyi uykudan uyandıracak olan şey, bu kendi işinde gücünde olan insanların gelecekten endişe duymaya başlamış olmalarıdır.
Dev Uyanınca Ne Yapacak?
Türkiye’de uzun yıllardır aktif siyasetten uzak duran kitle, tabir caizse “uyuyan dev”, uyanırsa, muhtemelen öncelikle muhalefet partilerinin lider kadrosunu değiştirecek veya bu partilerin yerine yeni partiler kuracaktır. Bu safha tamamlanırsa, muhtemelen ilk seçimlerde AKP iktidardan düşecektir. AKP’nin bu süreçte izleyebileceği en akılcı politika, baskı politikasından vazgeçip 2002’deki kuruluş felsefesine dönerek uyuyan kitlenin tekrar uykuya dalmasını sağlamaya çalışmaktan ibarettir.
Ortada iki sorun var: Birinci sorun, iyi yetişmiş sessiz kitlenin, yani “devin” uyanıp uyanmayacağı sorunudur.
İkinci sorun, devin uyanması hâlinde, uyanan deve yön verme, istikamet verme sorunudur. Türk demokrasisi üzerindeki tehditlerin kaldırılabilmesi için devin nereye ve nasıl gideceğini de bilmesi gerekir. Devin etrafında derin uçurumlar var. Uykudan yeni uyanan ve uyku sersemi olan devin bu uçurumlardan birinin içine düşme ihtimali çok yüksektir.
Dev onlarca yıl süren derin uykusundan uyandıktan sonra, geçmişte yapılan aynı hataları tekrar yapacaksa, Türk demokrasisi açısından değişen bir şey olmaz.