Kekeme diye tepeden baktılar, beceriksiz dediler. İşine de son verdiler. Ama o yılmadı ve kitapla cevap verdi.
Abone olZonguldak Karaelmas Üniversitesi(ZKÜ)'nde memur olarak çalışırken görevden alınan konuşma engelli Hasan Başar (40), kurum amirleri tarafından kendisine 'hiçbir işi düzgün yapamayan beceriksiz bir memur' olarak nitelendirmelerine somut bir karşılılık vermek amacıyla kitap çıkardı.
'Üniversitelerin Öğrenci İşleri Yönetimi Sorunlar ve Çözümler' ismiyle çıkardığı kitabı için Zonguldak Vergi Dairesi önünde stand açan konuşma engelli Hasan Başar'ın kitap yazdığını gören vatandaşlar şaşkınlığını gizleyemiyor. 10 aydır işsiz olduğunu, konuşma engelli olduğu için kitap yazarak hem sesini duyurmak hem de kitabın geliriyle ailesine bakmak istediğini belirten Başar, şunları söyledi:
"Kurumum beni, başarısız, sorunları olan, hiçbir iş yapmayan memur olduğum iddiasıyla görevime son verdi. Oysa ben üniversitelerin öğrenci işleri yönetimi kitabında Türkiye'de ilk olan bir kitabı bastım. Yaklaşık 10 aydır işsizim. Türkiye'de üniversitelerin yaşadığı bütün problemleri en iyi bilen insanlardan biriyim. Bunun açık ispatı, yazdığım kitapta mevcuttur. Kitabıma maddi imkansızlık nedeniyle tanıtım yapamadım; ama çalışmamı ilginç bulanlar oldu. Öğretim üyeleriyle görüştüm, hepsinden olumlu mesaj aldım."
Başar, maddi imkanı el vermediği için ilk etapta 40 adet kitap bastırmış. Yayınevi veya sponsor desteği bulması halinde daha etkili bir tanıtım ve satış olacağını tahmin ettiğini söylüyor. Kendisinin konuşma özürlü olduğunu; ancak yazma engelli olmadığını vurgulayan Başar, hiçbir geliri olmadığı için zor şartlarda hazırladığı kitap satışıyla kendisinin, işitme engelli eşinin ve ilköğretim okulunda okuyan iki kızının geçimini sağlamak için vatandaşlardan destek olmalarını istedi.
Kamuoyunda Türk Telekom Genel Müdürlüğü'ne konuşma engelliler için indirim yapılması yönünde dava açması ve ZKÜ yönetimiyle hukuk mücadelesine girişmesiyle tanınan Başar, Üniversitelerin Öğrenci İşleri Yönetimi Sorunlar ve Çözümler kitabının arka kapağında, yaşadığı süreçle ilgili şu bilgilere yer veriyor: "Zonguldak'ın Kozlu beldesinde oturan ve 2 çocuk babası olan Hasan Başar, 1991 yılında İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu'ndan mezun oldu. Üniversiteden mezun olduktan sonraki süreçte 2000 yılında İstanbul Üniversitesi'nde çalışırken ZKÜ'ye naklen tayin oldu. Başar, özlük haklarıyla ilgili kurumuna yazdığı dilekçelere kızan amirlerinin hukuka ve insan haklarına aykırı tutumları sebebiyle ikametgahından 60 kilometre ötedeki Alaplı ilçesine sürgün edilmiştir.
Burada kendisine hiçbir görev verilmeden sabahtan akşama kadar masa başında oturma cezası verilerek psikolojisi bozulmuştur. Bu iş yerinde yaşadığı sağlık ve hukuk problemleri nedeniyle 10 gün işe gitmemiş, rapor da alamamıştır. 10 gün üst üste işe gitmediği gerekçesiyle müstafi (istifa etmiş) sayılarak görevine son verilmiştir. Bir süre, 4 yıllık diplomasını simit tezgahının camına asıp simit satarak geçinmeye çalışmıştır. Daha sonra Danıştay 2. Dairesi'nin kararıyla yeniden işe dönen Başar'ın işe başladıktan 16 gün sonra tekrar işine son verilir. Kekeme memur Başar, 2006 yılı sicilini Zonguldak İdare Mahkemesi'nde iptal ettirip işe yeniden döndüyse de ZKÜ Rektörlüğü baskısıyla işe başladıktan 3 gün sonra 25 Ocak 2008'de görevine son verilmiştir."
ÖNCEKİ HABERLER
