KCK’lı kadın eğitmenin, KCK’lı yönetici bana tecavüz etti diye yazdığı şikâyet mektubu, baskında polisin eline geçti
Abone olİstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin KCK soruşturması kapsamında 28 Ekim'de BDP Ümraniye İlçe Örgütü'ndeki Siyaset Akademisi'ne yaptığı baskında ele geçirilen bir mektup ilginç bir iddiayı ortaya koydu
Siyaset Akademisi'nde yapılan aramalar sonucunda burada eğitmen olarak görev yapan B.D. adlı bir kadının KCK yönetimine yazdığı mektupta genç kadının taciz ve tecavüz mağduru olduğunu anlattığı belirtiliyor
İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, KCK soruşturması kapsamında 28 Ekim'de BDP Ümraniye İlçe Örgütü'ndeki Siyaset Akademisi'ne baskın yaptı. Baskın sırasında burada görevli olan eğitmenler ile derslere katılanlar gözaltına alındı. Soruşturma sonunda 44 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Siyaset Akademisi'nde yapılan aramalar sonucunda ise burada eğitmen olarak görev yapan B.D. adlı bir kadının kaleme aldığı bir mektup bulundu. KCK yönetimine yazılan mektupta genç kadının taciz ve tecavüz mağduru olduğunu anlattığı belirtiliyor:
'TEDAVİ GÖRÜYORUM'
"Her 15 günde falan bir hakaret, iftira ve tehdit içerikli yazı yazıp yolluyor. Benim arkadaşlarımı Facebook'tan eklemiş ve onlarla iletişim kurarak bizim apartmana kadar taşınmış, gelmiş. Ve beni sürekli tehdit ediyor. Beni daha beter etti, hem sağlıksal hem de psikolojik tedaviye başladım" denilen mektupta şu ifadeler yer alıyor: "Bir kadını düşürmenin bin bir türlü hile ve hurdalarını kendinde barındırma, zora dayalı yaklaşım, tecavüz kültürünü kendinde yaşatma ve bunu yaşamsallaştırmanın diğer ifadesidir. Zora dayalı yaklaşımların kelimelerde bulduğu ifade biçimi değil midir bunlar? İnsana kendisinin arzu etmediği bir yaklaşım sergileniyorsa, burada evlilik de flört de olsa bu taciz ya da tecavüzün var olma gerçeğini değiştirmez. Meseleyi buradan ele alarak değerlendiriyorum. Kendisi sevgililik noktasından alarak yakayı kurtarmanın peşindedir. Oysa sevgili olmak da hatta evlilik de tacizi ortadan kaldıran bir olay değildir."
'MECBUREN AÇTIM'
Habertürk'ün haberine göre B.D.'nin mektubunda "Ben yine partiye açmayacaktım. Ama başka genç kadınlarla çekilmiş fotoğraflarını görünce ve bana tehdit içerikli mektubunu da biliyorsun... 'Benim gelenim gidenim çoktur, ailen gibi gerici ve feodal bir yaklaşım içerisine girersen seni mahvederim' gibisinden bir şeyler yazınca yeni bir vukuatının olabileceğini düşünerek açtım" dediği öne sürüldü.
'BAŞ BAŞA KALDIK'
Mektubun son bölümünde ise şunların yer aldığı iddia edildi: "Heval, bu adamı başıma saran Türkan ortada yok. Sen Türkan'ı gaza getirdin, adamı aradı hakaret etti. Sen de yoksun. Ben bu sapıkla baş başa kaldım. Bu meseleyi halledin ya da ben farklı kanallara başvuracağım. Adam hâlâ burada, bugün gördüm. Bu adam peşimi bırakmayacak." B.D., KCK soruşturmasını yürüten savcı tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. B.D.'nin, tecavüzüne uğradığını öne sürdüğü erkeğin ise KCK'da yönetici olduğu belirlendi. Polis, kimliği belirlenen KCK'lının peşine düştü.