Kavgayı ayırdığına pişman oldu

İzmir'de kavgaya karışan arkadaşını ayıran İdris Can, olayın ardından tanımadığı kişilerce kaçırıldı

İzmir'de, 'yan baktın' meselesi yüzünden kavgaya karışan arkadaşını ayıran İdris Can, olayın ardından kavga ettikleri kişilerce hiç tanımadığını iddia ettiği kişiler tarafından zorla araca bindirilerek terk edilmiş bir kulübeye götürüldü ve saatlerce akıl almaz işkencelere maruz kaldı.

Yaşadıklarından dolayı psikolojisinin bozulduğunu söyleyen 24 yaşındaki genç; 'Can güvenliğim yok, koruma talebinde bulundum" diye konuştu.
İzmir'in Bornova ilçesinde şehir magandacılığı tabiri gerçek oldu. Kentin en merkezi noktalarından biri olan ilçede 24 yaşındaki bir genç, tanımadığı 4 kişi tarafından zorla araca bindirildi ardından da çeşitli işkenceler yapıldı. Magandalar tarafından cinayete azmettirilmek istenen genç daha sonra yine aynı otomobille evinin önüne bırakıldı.Vücuduna ve yüzüne aldığı darbelere aldırmayan Can, kendisini en çok psikolojik bir kalıntının varolabileceği endişesinin rahatsız ettiğini söyledi.

İŞKENCE SIRASINDA ANNEMİN DUASI AKLIMA GELDİ

Yaşadıklarının sorumlularını yargıya taşımakta kararlı olduğunu söyleyen İdris Can, hâla nefes alabiliyor olmanın kendisi için bir büyük lütuf olduğunu ifade etti. Evinde tek başına diğer bir odaya bile adım atmak konusunda tedirginlik yaşadığını belirten Can, kabus dolu dört saati şu sözlerle anlattı: "Hiçbirini tanımıyorum yeğenim birkaç insanı tanıyor. Oraya yemek yemeye gittik. Arkadaşım, daha sonra 'yan baktın' meselesi yüzünden tartışma yaşadı ben de araya girip ayırmak istedim. Önce biraz dövdüler ve gittiler. Biz de arkadışımla vedalaşarak evlere dağıldık. Ancak olayın ardından bu kez bir araba yanaştı ve 4 kişi indi içinden. 3 kişi beni zorla arabaya bindirdi, arkadaşımı aramaya başladılar. Bulamayınca beni boş bir klübeye götürdüler. Orada işkenceye başladılar. Bana hep, 'Kimin için çalışıyorsun? Kimlerdensin?' diye soru yönelttiler.O sırada aynı zamanda yumruklarla vurdular.Her araç geçişinde kafama silah dayayıp bağırmamı istediler. Ayaklarımı telle bağladılar. Bir süre sonra 'bu konuşmayacak' dediler. Ayak parmaklarımdan ve cinsel organıma elektrik tellerini bağlayarak elektrik verdiler. Hatta bir arkadaşı uyardı, 'Ölür dediler' daha sonra elektriği kesince tekrar dövdüler. Gece 01.00 sıralarında arabaya bindirildiğimi ve sabahın 05.00'inde evimin önüne tanınmaz şekilde bırakıldığımı hatırlıyorum."

Tornacı olarak geçimini sağlayan Can, daha sonra sürünerek iki katlı evinin merdivenlerini çıktığını anlatarak gözlerini hastanede açtığını söyledi.Kabus dolu saatlerde öleceğini düşündüğünü anlatan Can; şöyle konuştu: "Tek hissetiğim şey geri dönüşüm olmadığıydı. Ama bana her vurduklarında annemin bana öğrettiği duaları okudum"

Yaşadıklarının ardından polise sığınan İdris Can, can güvenliği olmadığını iddia ederek şunları söyledi: "Bana sık sık 'Senin gibi çok insanlar gömdük' diye tehditler savurdular. Korkudan başka bir şey düşünmüyorum. Çok korktum. Söz konusu arkadaşım için; 'Onu temizle sana bir güzellik yaparız' diye söylediler. Ben arkadaş kurbanı olduğumu düşünüyorum.Çünkü arkadaşımın o kişilerle belli bir hukuk varmış. Kendisi ile de zaten görüşmüyorum. Devletten koruma talebinde bulundum. Ayrıca psikolojik destek almayı da düşünüyorum."