Katil polislere mektup yazdı

Evlerine misafirliğe gelen kadını iple boğarak öldüren katil, cezaevinden polislere şöyle bir mektup yazdı...

Kahramanmaraş’ta evlerine misafirliğe gelen 30 yaşındaki Birsen Duba’yı, nikahsız eşi 30 yaşındaki Selma Karcı ile birlikte iple boğarak öldürüp 3 bileziğini gasp eden ve olaydan 6 yıl sonra Adana’da yakalanan 34 yaşındaki Mustafa Kaya, cezaevinden polislere teşekkür mektubu gönderdi.

Kahramanmaraş’ta 2003’de meydana gelen olayda, iddiaya göre, bir çocuk annesi Birsen Duba, oğlu 3 yaşındaki Murat ile evden çıkıp bir daha dönmedi. Yakınlarının kayıp başvurusu yaptığı kadının, küçük oğlu Murat bir kaç gün sonra sokakta terk edilmiş bulundu.

Genç kadının cesedi ise uzaktan tanıdıkları olan Mustafa Kaya ve 2 çocuk annesi nikahsız eşi Selma Karcı’nın terk ettiği Ertuğrul Gazi Mahallesi’ndeki evde, mahalleye yayılan ağır koku nedeniyle kaybolduktan 13 gün sonra bulundu. Cesedi otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na götürülen kadının iple boğularak öldürüldüğü anlaşıldı. Yakınlarının genç kadının bileziklerinin de kaybolduğunu bildirmesi üzerine, Duba’nın bulunduğu evin sahibi çift cinayet zanlısı olarak aranmaya başladı. Olayın üzerinden uzun süre geçmesine rağmen cinayet dosyasını kapatmayan Kahramanmaraş polisi, 2 ay önce Selma Karcı ile nikahsız eşi Mustafa Kaya’nın Adana’da olduğunu saptadı.

Kahramanmaraş ve Adana polisinin takibe aldığı çift, bir ay arayla yakalandı. Birsen Duba’yı kendisinin öldürdüğünü nikahsız eşinin olayla bir ilgisinin olmadığını itiraf eden Kaya, gönderildiği Kahramanmaraş’ta tutuklandı.

HAKKINIZI HELAL EDİN

Kahramanmaraş E Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Mustafa Kaya, Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü Cinayet Bürosu’na bir teşekkür mektubu gönderdi. Yıllardır vicdan azabı ile uyku uyuyamadığını anlatan Kaya mektubunda şu ifadelere yer verdi:

“Beni Adana’da yakalayan Kahramanmaraş’a getiren polis ağabeylerim, sizler yağmurlar gibi özel, rengarenk açan güller kadar güzel, melekler kadar narin insanlarsınız. Sizin sayenizde vicdanım rahatladı. Vicdanımı rahatlattınız. Bir katile polisin bu kadar şefkatli davranacağı hiç aklıma gelmezdi. Yıllardır vicdan azabı ile uyku uyuyamıyordum. Şimdi vicdanım rahatladı ve rahat rahat uyku uyuyorum. Bana ısmarladığınız Adana kebabı için, yol boyunca verdiğiniz sigara ve ikram ettiğiniz çaylar için hakkınızı helal edin. Hepinize teşekkür ediyorum. Yıllarca meslektaşlarınızı peşimden koşturup onları üzdüğüm için de özür diliyorum.”