Kartal'da 7 futbolcu gitti gidiyor

Beşiktaş’ta oynamak için üstüne para verecek oyuncular var. Gitmek isteyenlerin sayısı hiç de az değil. İşte bu 7 futbolcuyu kopma noktasına getiren olaylar..

Beşiktaş’ta gitmek isteyenlerin sayısı oldukça fazla: Ailton, Tümer, Youla, İbrahim Akın, Pancu, Ahmed Hassan, Adem Dursun. Ancak Beşiktaş’ta olup da gitmek isteyenlerin de sayısı azımsanmayacak kadar çok. AİLTON: Bir sezonda 1 milyon 800 bin Euro, artı prim ve her 10 maçta bir 100 bin Euro ile takımın en çok kazanan oyuncusu olan Ailton’a karşı takım içinde sessiz bir tepki oluştu. Pas verilmedi, ya da zor pozisyondayken top atılıp sürklase edildi. Takım arkadaşları şunu çok iyi anladı; Ailton çok çabuk sinirlenen ve sinirlendiğinde gözü hiç kimseyi görmeyen bir yapıya sahip. İşte bu nedenle bilinçli olarak pas atılmayıp, aynı zamanda da yönetime mesaj gönderildi; “Madem 3 katı paramızı alıyor takımı kurtarsın'' Ailton, kendisine karşı komplo kurulduğunu belirtip sakatlığını bahane ederek bir sonraki maç sahaya çıkmadı. O da bunlara karşı silahını kullandı. Zira kulüp ile yaptığı çok sağlam sözleşmesi vardı. Çıkıp ayrılmak istemediğini medyaya söyledi. İçeri girip, burada kalmak istemiyorum demesini bildi ve ipleri kopardı. TÜMER: Tümer’i ayrılığa iten neden bir tane değil... Önce İlhan Mansız olayı var. Tümer takıma yeniden dönmesi, Sergen ise dönmemesi için bastırdı. Ardından taraftar baskısı oluştu. Taraftarlar, Beşiktaş’ta bilinçli olarak oynamıyor diye Tümer’e hep uzak durdu. Hatta, “Tümer milli takıma..'' diyerek gitmesini resmen deklare etti. Takım içinde de diğer oyuncular ile bir türlü istediği ortamı ve uyumu sağlayamadı. Ayrıca küs olduğu Sergen Yalçın konusundaki rahatsızlığını ve aynı takımda oynamak istemediğini her ortamda dile getirdi. Bunun da ötesinde 33 yaşına kadar profesyonel futbolculara tanınan askerlik erteleme hakkının önümüzdeki yıl bitecek olması üzerine gözünü Avrupa’ya çevirdi. Tümer eğer yurtdışına gider ve üç sene kalırsa aynı zamanda bedelil askerlik yapma hakkını da elde etmiş olacak. Tümer sezon sonu ayrılacağını kulübe resmen bildirdi. Yönetim de ocak ayında gönderip ne kazansak kardır mantığını kullanıyor. YOULA: Rıza Çalımbay’ın ısrarla aldırdığı Youla, bir türlü benimsenmedi. Taraftara küsen Youla, Çalımbay’ın da ayrılmasından sonra büyük sıkıntı içine girdi. Kulüpte çok düzensiz özel hayatı olduğu için Youla’nın arkasında durmayınca gitmeye karar verdi. İBRAHİM AKIN: Ayrılma isteğini resmen açıklamasa da yakın çevresine durumu bildirdi. O’nun derdi istikrarsızlık. Takımın istikrarsız sonuçlar alması ve kadronun sürekli değişimi kendisini de etkilemiş durumda. Ayrıca uzun süren sakatlık ve hastalığı da moralini bozdu. İbrahim değişimden yana. Ancak Türkiye’de değil, de Avrupa arenasında oynamayı istiyor. PANCU: Rumen yıldız 100. yıldaki şampiyonlukta büyük pay sahibiydi. Bir sonraki sezon Lucescu, tüm oyuncuları keserken, Pancu bankosuydu. Bu nedenle, “Babası takımın başında, elbette oynar'' yorumları yapıldı. Bunu defalarca inkar etse de üstünde böyle bir izlenim kaldı. Çalımbay göndermek istedi ancak oynamadığı için taliplisi çıkmadı. Aslında çıktı da, rakamlar çok yetersiz kaldı. Yönetim ise aynı paraya, aynı ayarda oyuncu bulamama endişesi ile Pancu’yu göndermedi. Ancak gelinen noktada Pancu, kendisine haksızlık edildiğini ve yeterli şans verilmediği için ayrılmaya karar verdi. AHMED HASSAN: Her transfer döneminde gönderilecekler arasında ilk üçe girdi. Çok duygusal bir yapıya sahip oluduğu için, bu olayı sürekli yönetim ve teknik heyete taşısa da değişen birşey olmadı. Mısırlı oyuncu kafasının rahat olmadığını belirtip, sadece futbol oynayabileceği bir takıma gime kararı aldı. Hassan, bunun için menacerini yurtdışı pazarına yönlendirdi. ALİ GÜNEŞ: Oynadığı maçlarda istikrarlı bir görünüm ortaya koydu. Fakat üstündeki “Fenerbahçe'' damgasını bir türlü silemedi. Tigana’nını gelişi ile birlikte formasını Ali Tandoğan’a kaptıran genç oyuncu, pes etmese de, sürekli ve banko oynayabileceği bir takım arayışı içinde. ADEM DURSUN: Trabzon maçında hemen arkasında numaralı tribünde oturan bazı taraftarların çok ağır hakaretlerine maruz kalan Adem Dursun, yol ayrımına geldi. Takım içinde kimse ile sorunu olmayan bu futbolcuya soyunma odasına giderken de taraftarların küfretmesi üzerine köprüleri attı. Kaynak: www.milliyet.com.tr