İSTANBUL'da bir kasapta yaşanan olayda bir çocuk, çekim yapan muhabirlere "Annem karne hediyesi et aldı" dedi, muhalefete yakın haber kaynakları durumu dramatize etti. Ailenin maddi durumu vurgulanarak 'sözün bittiği yerdeyiz' şeklinde başlıklar atıldı... O aileden anne ve habere konu olan esnaf konuştu, meğer gerçek çok başkaymış...
Abone olKasapta muhabirin mikrofon uzattığı çocuğun, "Annem karne hediyesi olarak et aldı" diye cevap alması sosyal medyada konuşulmaya devam ederken, Sabah gazetesine konuşan çocuğun annesi, "fakir oldukları" iddiasını yalanladı.
İstanbul Şişli'de kasapta haber yapan bir televizyon muhabiri, annesi ile alışverişe gelen ilkokul öğrencisi A.G.'ye mikrofon uzatmıştı.
A.G. de, annesinin kendisine, "karne hediyesi olarak et aldığını" söylemişti. Görüntüler, sosyal medyada viral olurken, iktidarın ekonomi yönetimi de eleştirilmişti.
"Yalan haberlere, siyasete malzeme yapılmaktan şikayetçiyiz"
Sabah gazetesinin ulaştığı, A.G.'nin annesi Nihal Güney, "fakir olmadıklarını" söyledi. Şişli'de yaşadıklarını, ev ve arabaları bulunduklarını belirten Nihal Güney, "yalan haberlerle siyasete malzeme yapılmaktan şikayetçi olduklarını" dile getirdi.
Her zaman söz konusu kasaba alışverişe gittiklerini söyleyen Güney, olay günü de tavuk almak üzere kasaba girdiğini kaydetti. Oğlunun uzatılan mikrofona yanlış bir kelime söylemesi ile söz konusu görüntülerin ortaya çıktığını savunan anne, eşinin oğluna et değil tablet alacağını dile getirdi. Güney, oğlu A.G.'nin et yiyen bir çocuk olmadığını, kasap abisine karnesini gösterince kasabın hediye pirzola verdiğini öne sürdü.
Sosyal medya konuşulan olayı, Sözcü gazetesi manşetten okuyucularına duyurmuştu.
"Yoksul oldukları bilgisi kesinlikle doğru değil"
Annenin uzun yıllardır müşterileri olduğunu belirten Kurtuluş'taki kasabın sahibi Zafer Kadife ise şunları aktardı:
"Aile, kasap dükkanıma yakın bir evde oturur. Öyle muhtaç insanlar filan değiller. Evleri arabaları var. Baba büyük bir şirkette çalışıyor. Uzun zamandır benim müşterilerim. Yoksul oldukları ve o sebeple et yiyemedikleri bilgisi kesinlikle doğru değil. Her ay gelir tavuk et alırlar. Karnelerin verildiği gün de anne ile oğlu geldi. Bayan tavuk aldı. Daha sonra karne hediyesi olarak babasının tablet alacağını söyledi. Annesinin anlattığına göre çocuk hiç et yemezmiş. Ben de pirzola hediye ettim ki belki beğenir ve et yemeye başlar diye. Gerek sosyal medyada gerekse bazı gazetelerde olayın çarpıtılması bizi üzdü. Bütün gerçekler bunlardır."
Esnaf: Altılı Masa bizi rezil etti
Zafer Kadife'nin babası Mehmet Kadife de şöyle konuştu:
"Ya ben bu işi anlamadım. Biz burada yılların esnafıyız. Her türlü kanal gelip burada binlerce çekim yaptı. Minik kardeşimizle annesi de bizim uzun yıllardır müşterimiz. Karne günü gelmişler, annesi diyor ki, 'oğlum karnesini aldı güzel bir yemek yiyeceğiz', oğlumun da gönlünden kopmuş karne günü özel bir gün diye tanıdığı için kardeşimizi pirzola hediye etmiş. Bu kadar güzel bir olay nasıl böyle siyasi bir mesele haline geldi, gerçekten çok üzüldük. Altılı Masa bunu kendilerine mal etti. Bizi malzeme haline getiren bu insanlar nasıl ülke yönetecekler ben anlamadım, gerçekten rezil ettiler bizi. Böyle bir şey olamaz. Biz kendi halimizde esnafız.
"Babası zengin, durumları iyi"
Güzel kardeşimize bir güzellik yapalım dedik, kendimizi saçma sapan bir şeyin içinde bulduk. Ülkenin reisi cumhuru bir tane olur, bunlar altı reis çıkarmaya çalışıyor, bir de bizi alet ediyorlar. Çok yazık. Aslında çocuğun babası zengin, durumları iyi. Yardıma muhtaç değiller. Bizzat kendileri çoğu kişiye yardım ediyorlar zaten. Çocuğun karnesi güzel olunca Zafer de sormuş, 'ben de et versem yer misin' diye, çocuk da, 'yerim amca' deyince oğlum da vermiş."