BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Kardak'ta ikinci bir kriz önlendi

Türkiye ve Yunanistan, 9 yıl önce savaşın eşiğine gelmişti. Bodrumlu teknecinin Kardak kayalıklarına çıkışını ise Ankara ve Atina, krize dönüştürmeden kapattı.

Abone ol

Bodrumlu tekne ustası Mustafa Yılmaz'ın Kardak kayalıklarına çıkışı ve Yunan sahil güvenlik güçlerince gözaltına alınması olayını, Ankara ve Atina krize dönüştürmeden kapattı. Kızını göstermediğini öne sürdüğü eşini protesto için Türkiye ve Yunanistan'ı 9 yıl önce savaşın eşiğine getiren Kardak kayalıklarına çıkan Yılmaz'ın eylemi, iki ülke ilişkilerine bu kez sağduyunun hâkim olduğunu gösterdi. Diplomatik kaynaklar, Yılmaz'ın iki ülke tarafından da dikkatle izlenen, ancak sonuç itibariyle dikkate alınmayan eyleminin Türk - Yunan ilişkileri üzerindeki etkisini şöyle değerlendirdiler: 30 Ocak 1996'da çıkan kriz, Türk sualtı komando timlerinin ikiz kayalıklara çıkması üzerine Yunanistan'ın Kardak'tan çekilmesiyle savaşın eşiğinden dönülerek noktalandı. Yaklaşık 9 yıl sonra bir Türk yurttaşını kayalıklarda gözaltına alan Yunanistan, iki tarafı savaşın eşiğine getiren bölgedeki egemenlik iddialarına karşı 1996'da benimsenen Kardak'ın "gri alan" kabul edilmesi yönündeki moratoryumu ihlal etmiş oldu. Ancak bu ihlali fark ederek Türk yurttaşını bırakan Yunanistan, iki taraf arasında "kayalıklara kimseyi yaklaştırmama" yönünde varılan uzlaşmaya rağmen Yılmaz'ın Kardak'a çıkışının Türk tarafınca engellenmemesini de büyütmekten kaçındı. Yunan basını sessiz Geçmişte bu tür vakalarda Yunan basınını tepki vermeye teşvik eden Yunan Dışişleri Bakanlığı, bu kez hiçbir girişimde bulunmadı. Yunan gazetecileri, önceki akşamki brifingde Hükümet Sözcüsü'ne soru sormazken, Sözcü de bir açıklama yapma ihtiyacı hissetmedi. Yılmaz'ın Yunan güvenlik güçlerince gözaltına alınıp sorgulanması da aynı şekilde Türkiye tarafından büyütülmedi. Ankara, Yılmaz'ın Yunan botuna bindirildiğini anlatan tanıklara rağmen Yunanistan'ın yaptığı "Yılmaz'ı hiç gözaltına almadık" açıklamasını kabullenmeyi tercih etti. 'Olayı büyütmeyin' Türk Dışişleri Bakanlığı, Yılmaz'ın sorguda olduğu ileri sürülen saatlerde Türk basınına olayın büyütülecek bir yanı olmadığı telkininde bulundu. Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği'nin, Yılmaz'ın protestosu ve gözaltına alınmasından itibaren Yunanistan resmi sözcülerinin tavırları ve Yunan basınının olaya verdiği önemi yakından takip ettiği ve gelişmelerin sadece bir televizyon kanalında kısa biçimde yer aldığını Ankara'ya ilettiği öğrenildi. Yunanistan Dışişleri Bakanı Petros Moliviyatis'in 12 - 13 Nisan'da Ankara'ya yapacağı resmi ziyarette de iki ülke arasında yakınlaşmayı artıracak bazı yeni güven artırıcı önlemlerin yanı sıra, Kıbrıs sorununun çözümü için iki ülkenin de istekli olduğu açıklamasının yapılması bekleniyor. MİLLİYET