Karayalçın'ın demokrasi iddiası

SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, partisinin Diyarbakır İl Kongresi'nde birçok konuda önemli açıklamalar yaptı. Karayalçın demokratik, katılımcı bir ülke vaat etti.

Murat Karayalçın, Demirok Tesisleri'nde yapılan SHP 'ne katıldı.Karayalçın, burada yaptığı konuşmada, devletin yapısını değiştireceklerini belirterek, ''Devleti değiştireceğiz derken devletin dokusunu değiştireceğiz diyoruz. Devletin DNA'sını değiştireceğiz. Sokaktaki insanları yerel yönetimlerden başlayarak devlet yönetimine katacağız'' diye konuştu. Bölgede en çok işsizliğin konuşulduğunu, GAP'ın işsizlik sorununun çözümü için önemli olduğunu kaydeden Karayalçın, şöyle devam etti: ''GAP'ın bitirilmesi için 10-15 milyar dolara ihtiyaç var. Yani 5 yıllık planlama için yılda 2-3 milyar dolar ayrılması gerekiyor. Yılda 2-3 milyar dolarlık harcamayla bölgede 1 milyon 700 bin hektarlık arazinin sulanması sağlanacak. Bu hedefin tutturulması bölgede işsizliğin çözümü için çok önemlidir. Bunun gerçekleşmesi için bütçeyi bir yana bırakın. Sayın Unakıtan ve Babacan'a sesleniyorum, tahvil ihraç ederek özel bölge planlaması kaynağı yaratabilirsiniz.'' ''Türkiye'de husumete dayalı bir siyasal sürecin beslenmekte olduğunu ve düşmanlık anlayışının topluma egemen kılınmaya çalışıldığını'' savunan Karayalçın, şunları söyledi: ''Bazı siyasetçiler, siyasi sonuç alabilmek için rakiplerini ötekileştirmeye çalışmaktadır. Öteki ile beriki husumet içinde olmalı ki siyaseten ayakta kalabilsinler. Bu süreci yaşıyoruz. Bu güçler bunun için gerekiyorsa kentlerin meydanlarında bayrak asar, yakar ya da çocukların eline bayrak verirler. Trabzon'da bayrak yakılıyor diye kalabalığı yönlendirenler Mersin'de çocuğun eline bayrak tutuşturan kişinin ağa babasıydı. Bugünlerde bu tür şeyler sadece Türkiye'de olmuyor. Dünyanın başka yerlerinde de dinler, mezhepler, etnik yapılar, bayraklar,medeniyetler çatışması konuşuluyor. Dünya bir garip noktada. Biz solcuyuz. Siyaseti çalışanların hakları ve toplumsal sorunların çözümü için yapıyoruz. Hepimiz bu yurdun sahipleriyiz. Birlikte yaşamak için kimseden icazet almadan gerekenleri yapacağız.''