Karadeniz Vapuru'nun hikâyesi
Karadeniz vapuru projesi, cumhuriyet'in ilanından 3 yıl sonra atatürk'ün önerisiyle hayata geçirildi.türkiye'yi tanıtan çeşitli ürünlerin sergilendiği gemi, 12 haziran 1926 tarihinde istanbul'dan demir aldıktan sonra 12 ülkede 16 şehri ziyaret etti. karadeniz gemisi, 86 günde 10 bin mil yol...
1926: Atatürk sabah saat 8'de Bursa'dan hareketle Mudanya'ya, buradan da Karadeniz vapuruyla Bandırma'ya gelmişti. Atatürk'ün, Karadeniz vapurunda açılan gezici sergiyi ziyareti ve geminin hatıra defterine yazdıkları:
"Sergi, başarıya ulaşmış bir eserdir. Bende gayet iyi izlenimler meydana getirdi. Sunuş tarzı çok iyidir. Hazırlayıcısını takdir ve tebrik ederim."
1926... Günlerden 12 Haziran... Yer bugünkü Tophane rıhtımı... Taksilerin yanıbaşında çift atlı faytonların da yolcu bekledikleri görülüyor. Bayraklarla donanmış, beyaz bir vapur harekete hazırlanmakta. Seyr-i Sefain İdaresinin yeni satın aldığı bu Karardeniz gemisi çok önemli bir sefere çıkmak üzere. Üç aya yakın sürecek bu gezide el sanatlarımızdan örnekler ile başta gelen ürünlerimiz tanıtılacak. Ama asıl amaç, Batı Avrupa ülkelerine genç Türkiye Cumhuriyeti’ni tanıtmak! Bu niyetle düzenlenen sergi seferi boyunca gemi 12 Avrupa devletinin limanlarına uğrayıp üçer beşer gün kalacak.
Kömür almak için gireceği Cezayir’in Bona (sonraki adıyla Anaba) limanını saymazsanız, bakın hangi limanlara uğrayacak: Barcelona, Le Havre, Londra, Amsterdam, Hamburg, Stockholm, Helsinki, Leningrad, Danzig, Gdynia, Kopenhagen, Anvers, Marsilya, Cenova, Napoli...
Her limanda gemimizi gezmek isteyen ziyaretçiler kabul edilecek. Davetler, resepsiyonlar verilecek. Gemideki Riyaset-i Cumhur Orkestrası da konserler verecek. Balolarda görevli zevat ile ziyaretçilerin kaynaşmaları sağlanacak... Cumhuriyet Türkiyesinin Türkler’i tanıtacak.
Geminin süvarisi, genç yaşına rağmen dirayetli bir denizci olmasıyla ün yapmış olan TOPUZ lakaplı meşhur Lütfi Kaptan… Birkaç yıl öncesine kadar Gülcemal’in süvarisi iken, artık Karadeniz de görev yapıyor. Gemideki genç zabitanın hepsi de özellikle seçilmiş pırıl pırıl genç denizciler. İlerde hepsi birer büyük kaptan olarak Denizyolları’nın gemilerinde kaptanlık, ya da idarecilik yapacaklar.