Kara paracılar Ata'nın ruhunu sızlattı

Brüksel Savcılığı'ndan inanılması güç iddialar! İddialara göre Monacolu zengin işadamı 'kara para aklama menfaatleri için' Atatürk'ün mirasını üs olarak kullandı.

Brüksel Savcılığı, yolsuzluk iddialarıyla Belçika'da tutuklanan Monacolu zengin bir işadamının, Atatürk'ün yatı Savarona'yı, ''kara para aklama menfaatleri için kullandığını'' iddia etti. Savcılık, Monaco ile Belçika arasında gerginliğe neden olan bir adli dosya hakkında, ağır ithamlar içeren bir açıklamada bulundu. Brüksel Savcılığı'nın açıklamasında, dün Belçika'da tutuklanan Pakistan asıllı Monacolu milyarder işadamı Javed Fiaz'ın (35) Belçika'daki şirketlerini kullanarak, petrol alım satımındaki katma değer vergisi (KDV) yolsuzluklarıyla en az 25 milyon avro kaçırdığı bildirildi. Verilen bilgilere göre Belçikalı sorgu hakimi Michel Claise, işadamı hakkında soruşturma sürdürmek, büro ve konutlarına baskın düzenlemek için Monaco Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla izin istedi. Brüksel Savcılığı, Monacoluların Fiaz'ı baskın hazırlıklarından önceden haberdar ettiklerini, Belçikalı sorgu hakiminin bu ülkede boş bir büro ve ''tesadüfen orada bulunan avukatlar'' tarafından karşılandığını bildirdi. Brüksel Savcılığı'nın açıklamasında, Fiaz hakkında yapılan araştırmalara ilişkin bilgiler verilirken, dünyanın en lüks yatlarından biri olan ve Mustafa Kemal Atatürk tarafından kullanılan Savarona'yı kiralayan Monacolu işadamının, ''bu yatı kara para aklama emelleri için kullandığı'' ileri sürüldü. Fiaz'ın, sorgulamasında, haftalık kira bedelinin 300 bin avro olduğu belirtilen Savarona'da, Monaco Prensliği ailesi fertlerini ve bazı politikacıları ağırladığını bildirdiği ifade edildi. Savcılık, ''Savarona gibi lüks bir yatın kira bedelinin bu kadar yüksek olmasının doğal karşılanabileceğini, ancak bu miktardaki kira bedellerinin Belçika Hazinesi'nden giden paralarla ödenmesinin normal olmadığını'' belirtti. Adli makamlar, Fiaz'ın tespit edilen ''anormal harcamaları'' arasında, Monaco Gazinosu'nda kaybettiği 10 milyon avroyu da örnek gösteriyorlar. Belçikalı adli makamlar, ''yolsuzluk soruşturmasının, Monacolu yetkililerin Belçika'dan değil, yolsuzluğu yapanlardan yana tavır koyması ve sanık işadamını gizli adli soruşturmadan haberdar etmesi yüzünden aksadığını'' ifade ediyorlar.