BIST 9.627
DOLAR 35,21
EURO 36,67
ALTIN 2.958,90
HABER /  POLİTİKA

Kapatılsın mı, kapatılmasın mı?

Bu soru medyayı ikiye böldü. Hangisi ne diyor? İşte yazarların düşünceleri...

Abone ol

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Demokratik Toplum Partisi'nin kapatılması için dava açtı.
DTP Genel Başkanı Nurettin Demirtaş “Sürpriz değil”, Başbakan "kapatırsanız dağa gönderirsiniz", Bahçeli "geç kalınmış bir karardır" dedi.

Peki Türk medyası bu kararı nasıl karşıladı?


LİVANELİ: Bu bir tuzaktır

Vatan Gazetesi yazarı Zülfü Livaneli bugünkü köşe yazısında "Bu kapatma bizi birleştirmeyecek, bütünleştirmeyecek, akan kana son vermeyecek. Hatta daha ileri giderek söyleyebilirim ki kapatma, Türkiye’yi daha da kanlı bir tuzağa çekmek isteyenlerin işine yarayacak. Şiddet kullanmayı savunan çevreler bütün dünyaya “Bak gördünüz mü? Hiçbir biçimde kendimizi demokratik olarak ifade etmemize izin verilmiyor. Bize, silaha sarılmaktan başka yol bırakılmıyor!” diye propaganda yapacak ve kanlı eylemleri meşrulaştırmak isteyecekler. Bu bir tuzaktır! Umarım Türkiye bu tuzağa yuvarlanmaz.” 

BERBEROĞLU:  ‘Yabancı çevrelere malzeme çıkacak’

Hürriyet Gazetesi yazarı Enis Berberoğlu ise köşesinde şöyle yazıyor “DTP’nin (haklı gerekçelerle de olsa) kapatılması yeni dönemin siyasi bacağını topal bırakır, bu kesin gibi. Ayrıca muhtemelen Türkiye’nin Kuzey Irak’a müdahale olasılığı karşısında belki de ilk kez sessiz kalan yabancı çevrelere malzeme sağlanacak... İnsan hakları, ifade özgürlüğü gibi alanlarda eleştiri dozu artacak.”

ILICAK: DTP’nin kapatılması PKK’nın eline koz mu verecek’

DTP’nin kapatılması konusunu köşesine taşıyan yazarlardan bir de Sabah yazarı Nazlı Ilıcak. “Bakalım, adaletin kılıcı nasıl bir hüküm kesecek? Anayasa Mahkemesi'nin kararlarında siyasi değerlendirmeler zaman zaman rol oynayabilir. DTP'nin kapatılması, PKK'nın eline bir koz mu verecek? Yoksa, PKK'nın süngüsünü mü düşürecek? Bu husus katiyen gözden kaçırılmamalı.”

AKYOL: 'DTP'nin kapatılması yanlış'

DTP’nin kapatılmasına karşı çıkanlar arasında Milliyet yazarı Taha Akyol da var. DTP’yi günlerdir eleştirdiğini yazan Akyol, bu partinin kapatılmasının yanlış olduğunu dile getiriyor. Akyol’un köşe yazısı şöyle devam ediyor: “Yaratacağı mağduriyet duygusuyla etnik milliyetçiliği körükleyecektir! Hepsinden önemlisi, "parlamento"nun dışına itmek olacaktır! PKK zaten DTP'yi kışkırtıcı politikalara yönelterek "parlamento dışı" siyasi eylemlere zemin oluşturmak istiyordu... Parti kapatmak, uzun vadede demokrasinin radikalleri sisteme entegre edici işlevini işlemez hale getirmektir!”

AKLAN: Dava açılmasa sürpriz olurdu

Zaman Gazetesi yazarı A. Turan Aklan da bu konuyu gündemine aldı. Alkan köşesinde şöyle yazdı: “Çekirge bak, DTP için kapatma davası açılmış; sen bunu önceden tahmin etmiştin, bravo...

-Tebrike değecek bir durum yok hocam; o kadarını ilkokul çocukları bile tahmin edebilirdi. Bu kadar çıkıntılı lâflar sarf edildikten sonra böyle bir davanın açılmaması sürpriz olurdu zaten...
-Oğlum sen artık her lâfa kılıf bulmakta iyice ustalaştın. Neyse... Ne olacak şimdi, ne olmak ihtimâli var?
-En azından bazı DTP'lilerin şimdi derin bir oh çektiklerini görür gibiyim; çünkü anayasal düzlemde meşru siyaset yürütmek için DTP'nin yürüyecek yolu kalmamıştı. 


KORU: 'Tarih tekerrür eder'

Yeni Şafak Yazarı Fehmi Koru ise bugünkü köşe yazısında şöyle yazıyor: “Tarih bizde hep tekerrür eder; (...)Yine olacağı o: DTP kapatılacak, bu partiye mensup milletvekilleri yaka paça derdest edilip cezaevlerine tıkılacak... eçmişte yaşanmış süreci tekerrür ettirmeyi planlayanların amacının ülkeyi 1994'ün şartlarına yeniden döndürmek olduğu belli. Akıllarınca “Görüşlerin siyaseten ifadesine izin verilmeyen bir ülkede şiddetin dilinin egemen olması normaldir” tezine zihinleri şartlanmış Batı'yı arkaya alarak Türkiye'yi köşeye sıkıştıracaklar... “

BERKAN: 'DTP'yi siyasi sistemin taşıması zor"

Radikal Gazetesi yazarı İsmet Berkan ise bu konuda köşesinde şöyle yazdı "PKK şiddet eylemlerine devam ettiği sürece DTP'yi (veya yarın adı her ne olacaksa onu) siyasi sistemin taşıması zor. Siyaset doğası gereği hararetli tartışmalarla giden bir şey. Bu siyasi hareket varoldukça siyasi tartışması da bitmeyecek.