BIST 9.588
DOLAR 34,63
EURO 36,52
ALTIN 2.929,27
HABER /  POLİTİKA

Kanadoğlu hükümeti yine topa tuttu!

Sabih Kanadoğlu'ndan yine çok tartışılacak açıklamalar: Bu hükümetin anayasayı değiştirmeye hakkı yok...

Abone ol

Balıkesir Barosu'nun kuruluşunun 90. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenen ''Hukuk Devletinde Yargı Bağımsızlığı'' konferansı Salih Tozan Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi. Konferansa, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ve Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Süheyl Batum konuşmacı olarak katıldı.

''HALKIN GÜCÜ HER ŞEYİN ÜZERİNDEDİR AMA BİRLEŞMEK ŞARTIYLA''

Katılımın yoğunluğu nedeniyle konukların yer bulamayarak ayakta takip ettiği konferansta konuşan Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, "Anayasa'ya göre demokratik, sosyal, hukuk devletiyiz ancak Atatürk milliyetçiliğini unuttuk. Başlangıçtaki ilkeleri unuttuk. Başlangıçtaki ilkelerde laiklik vardır, güçlerin ayrımı vardır. Bunları unutmamızın bizi demokrasiden çok uzağa attığını unuttuk. Halkın gücü her şeyin üzerindedir ama birleşmek şartıyla. Olayları seyrederek değil, fikir üreterek, emek vererek önce demokrasimize sahip çıkalım. Demokrasimizin kurallarını değişik göstermek isteyenlere karşı, onun kurallarını iyi öğrenerek mücadele edelim'' şeklinde konuştu.

''İŞİNE GELİNCE BAĞIMSIZ YARGI, İŞİNE GELMEYİNCE SİYASİ KARAR DEMEK HUKUKLA BAĞDAŞMAZ"

Kanadoğlu, "Türkiye'de adalet ve hukuk reformu, Anayasa değişikliği yapılmalı ancak laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu Anayasa Mahkemesi tarafından ilan edilen bir partinin anayasa değişikliği yapmaya hakkı yoktur. Bunun Türkiye'ye yeni kayıplar getireceği ortadadır. Hukuka sahip çıkma mücadelesi sonuna kadar yapılacak. İşine gelince bağımsız yargı, işine gelmeyince siyasi karar diyeceksiniz. Bu hukukla bağdaşmaz. İktidarda bu duygular yoksa her değişiklik toplumu huzursuzluğa iter. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun değişimi milil irade ile olur. Milli İrade'de seçmen 5 yıllık verdiği irade değil, Cumhuriyet'i kuran iradedir. Bu irade değişmez ama seçmenin iradesi 5 yılda bir değişir. Cumhuriyet 3 temel ilke üzerine kuruldu. Laiklik, hukuk ve ulus devlet. Laiklik yoksa demokrasi yoktur. Hacılar, hocalar, din ve mezhep oy kullanmayı yönlendiriyorsa orada demokrasiden söz edilemez. İktidar Anayasa değişkilğinde muvaffak olursa ne olur? Unuttukları şu var. Hukuk devlyeti ilkesine aykırılıkta anayasa değişikliğini yaparsanız yapın. Anayasa Mahkemesi iptal eder, kurtulamazsınız. Şimdi siz taslaktaki gibi hukuk devleti ilkesine aykırı HSYK oluştursanız da bu hukuksuzluklar iptal edilir, edilmelidir de. Kendi iktidarının çıkarını düşünen kişilerin biz AB'nin isteklerini yerine getiriyoruz demeleri kaba bir yalandır. Korku imparatorluğunun olduğu bir yerde çağdaşlıktan bahsedilemez. Yolsuzlukların önlenmesi için dokunulmazlıkların sınırlandırılması lazım. Basın üzerine kurulan baskıyı da göz önüne alırsak çağdaş demokrasiden bahsedilemez" diye konuştu.

''TÜM YARGI ORGANLARI TEKNİK TAKİP ALTINDA''

YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da ülkede yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekti, yargı bağımsızlığının 20009'da olduğu gibi 2010'da da tartışıldığını söyledi. Eminağaoğlu, "Yargıdaki yangında ateş bacayı sardı. Anayasa taslağıyla ilgili halkın gözüne bakarak başka şeyler söylüyorlar ama yapmak istedikleri başka. Kimse halkla dalga geçmesin. . Adalet Bakanı yok demesin belgeleri burada" dedi.

''ELİMİZDE SADECE HUKUK KALDI''

Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum, ''Türkiye'de demokrasiden ve unsurlarından bahsedersen Ergenekoncu oluyorsun. Laiklik zaten bitti. Sadece hukuku savunabiliyoruz. Türkiye'de yeni bir düzeni egemen kılmak isteyenler, Atatürk Cumhuriyeti yerine kendi düzenlerini kurma mücadelesi veriyor. Elimizde sadece hukuk kaldı. Onu da kaçırırsak bu toplantıları kimse duymasın diye yer altında yapmak zorunda kalırız'' dedi.