Ekonomik kriz başta olmak üzere, geçmişte çeşitli nedenlerle Halk ve Ziraat bankalarına dönmeyen kredi miktarı, faiziyle birlikte 4.1 katrilyon lirayı geçti.
Abone olEkonomik kriz başta olmak üzere, geçmişte çeşitli nedenlerle Halk ve Ziraat bankalarına dönmeyen kredi miktarının, faiziyle birlikte 4.1 katrilyon lirayı geçtiği bildirildi. Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın, konuyu değerlendirirken, ''Birinci hedefimiz verdiğimiz kredinin geri dönmesi, daha önce dönmeyen kredilerimizin tahsil edilmesi ve onların tekrar piyasaya arz edilmesidir'' dedi. Zeki Sayın, göreve geldikleri 2003 yılının mart ayından bugüne kadar gerçekleştirdikleri çalışmalar sonucu, faiz oranlarını yüzde 60'lardan yüzde 20'lere indirdiklerini söyledi. Özerk banka statüsü içinde, özel banka tutum ve davranışı içinde çalışan kamu sermayesi ağırlıklı bankalar olarak, ekonomideki dengeleri takip etmek mecburiyetinde olduklarını ifade eden Sayın, ''Ülkemizin yararına hareket ederek, buna göre kredi veriyoruz. Ziraat Bankası'nda tarım ve hayvancılığa, Halk Bankası'nda, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri başta olmak üzere, küçük ve orta bütçeli işletmelere (KOBİ) ağırlık verdik'' dedi. Sayın, bundan 10-15 yıl önce, gıda açısından kendi kendine yeterli durumda bulunan Türkiye'nin, günümüzde bu özelliğini yitirdiğine işaret ederek, süt hayvancılığı için yüzde 18, zirai ürünler için de yüzde 25 faizle kredi verdiklerini bildirdi. Borcunu ödeme imkanı bulamayanlara, taksitlendirme gibi bir takım imkanlar sunduklarını ifade eden Sayın, şöyle konuştu: ''Birinci hedefimiz, verdiğimiz kredinin geri dönmesi, daha önce dönmeyen kredilerimizin tahsil edilmesi ve onların tekrar piyasaya arz edilmesidir. Ekonomik kriz başta olmak üzere geçmişte çeşitli nedenlerle geri dönmeyen kredi tutarı, faiziyle birlikte Ziraat Bankası'nda 100 trilyon, Halk Bankası'nda 4 katrilyon liranın üzerinde. Biz, krediyi alan arkadaşlarımızı davet ediyoruz. Bize bir adım geldikleri zaman, biz onlara beş adım yaklaşıp, onlara gereken ödeme kolaylıklarını sağlayacağımızı söyleyebilirim. Gönlümüzden, geri dönmeyen bütün kredileri tahsil etmek geçiyor.'' ZİRAAT'TE, ÖZELLİKLE PROJE KREDİLERİNE ÖNEM VERİYORUZ Sayın, Ziraat Bankası'nda özellikle 'proje kredilerine' önem verdiklerini vurgularken, şunları kaydetti: ''Kredi vereceğimiz kişilerin sadece gayrimenkul teminatına itibar etmiyoruz. Önemli olan, heyecan dolu, sabırlı, mücadele ve hayal gücü fazla olan müteşebbisi bulabilmek. Bu gücü kendinde bulan, projesiyle gelen her müteşebbisi desteklemek durumundayız ve destekleyeceğiz. Kamu sermayesi ağırlıklı bankalarımız da, bunu hedef olarak kabul etmiştir. Bu, ülkemizin de yararına olacaktır.'' EKONOMİK DEĞERLENDİRME Sayın bu arada, güven ortamının oluşmasıyla birlikte, faizlerin düştüğünü, Türk Lirası'nın değer kazandığını ve enflasyonun üç haneli rakamlardan tek haneli rakamlara indiğini söyledi. Ekonomideki iyileşmenin, yüzde 4 bin faiz oranını görmüş bir ülkede piyasaya yansımasının zaman almasının normal olduğunu ifade eden Sayın, halkın para saklama alışkanlığını bırakıp, yatırıma yönelmesi gerektiğini belirtti. Sayın, hükümetin yatırım için teşvik uyguladığını vurgulayarak, ''Yatırım getirisi, uzun bir sürecin sonunda alınıyor. Başbakan'ın söylediği gibi, 2005 yılından itibaren, hatta 2005 yılına ulaşmadan, ülkemizde istihdam olanaklarının artacağını, piyasa koşullarının daha iyiye gideceğini, çok güzel günler yaşayacağımızı söyleyebilirim'' diye konuştu. Dövizdeki düşüşün, ihracatçıyı başta olumsuz etkilediğini, fakat şu anda döviz fiyatlarının serbest piyasa koşulları içinde belirli bir seviyede tutunduğuna işaret eden Sayın, ''Eskiden herkes parasını, değeri hızla yükselen dolara yatırıyordu. Bu alışkanlığı yok etmek kolay değil. Ekonomimizin düzlüğe çıktığı ortamda, TL'den altı sıfır atıldıktan sonra kendi paramıza döneceğimize inanıyorum'' görüşünü dile getirdi.