Avrupa'da salgın hastalık olarak adlandırılan 'kalça kırığı', yaşlılar için öldürücü olabiliyor.
Abone olAvrupa Kalça Derneği Başkanı Prof. Dr. Mazhar Tokgözoğlu, kalça kırığı geçiren 60 yaş üzerindeki bir kişinin ilk bir ay içinde ölme ihtimalinin yüzde 30 civarında olduğunu söyledi.
Avrupa Kalça Derneğinin düzenlediği kongreye katılmak üzere Antalya'ya gelen Prof. Dr. Mazhar Tokgözoğlu, yaptığı açıklamada, kalça kırığı vakalarının Avrupa'da ''salgın hastalık olarak'' adlandırıldığını söyledi. Avrupa'da artan yaşlı nüfusun bunda etkili olduğunu belirten Tokgözoğlu, Türkiye'de de yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte kalça kırığı vakalarında da artış olduğuna dikkati çekti. Kalça kırığının hasta ve doktor için zor bir durum olduğunu ifade eden Prof. Dr. Tokgözoğlu, ''Kalça kırığı geçiren 60 yaş üzerindeki bir kişinin ilk bir ay içinde ölme ihtimali yüzde 30 civarında. Bu çok yüksek bir rakam. Bu hastalığın tedavisinde en iyi olan ülkelerde de bu rakam aynı'' dedi. Mazhar Tokgözoğlu, kalça kırığının ardından gelen ölümlerin, yaşanan olayın o yaştaki kişi için büyük bir vaka olmasından kaynaklandığını vurguladı. Kalça kemiğinde kırık meydana geldikten sonra bütün dolaşım ve solunum sisteminin bundan etkilendiğini belirten Tokgözoğlu, kırıkla birlikte bacakta emboli riskinin de arttığını bildirdi. Tokgözoğlu, gelecekte kalça kırığıyla karşılaşmak istemeyen kişilerin 20 yaşından önce buna hazırlanması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
''Özellikle 20 yaş öncesinde risk faktörü olanların bunu ciddiye alması gerekiyor. Bu yaşlarda spor yaygınlaştırılmalı, sigara içimi azaltılmalı, iyi beslenilmeli, özellikle D vitamini ve kalsiyum zengini beslenmeli. Çünkü 20 yaşını geçtikten sonra saat aleyhimize işliyor.''
''HAFİF AĞIRLIKLA ÇALIŞILMALI''
Mazhar Tokgözoğlu, ilerleyen yaşlarda spor yapmanın kalça kırığı riskine karşı olumlu etkileri olduğunu da belirtti. Amerikan Kalp Cemiyetinin, haftada beş gün en az yarım saat bedensel bir aktivitede bulunmayı önerdiğini belirten Tokgözoğlu, osteoporoza karşı özellikle hafif ağırlıkla çalışmanın etkili olduğunu vurguladı. Kadınlarda menopoz sonrası dönemde kalça kırığı riskinin arttığına değinen Tokgözoğlu, ancak 60 yaşından sonra erkeklerde de kırık riskinin bulunduğunu ifade etti. Özellikle 70'li yaşlarda risk bakımından kadın ve erkek arasında fark olmadığını ifade eden Tokgözoğlu, ''kadınların evde olması dezavantaj. Çünkü aktif bir yaşantı sürmemek, yürüyüş yapmamak, egzersiz yapmamak önemli bir risk faktörü'' diye konuştu. Prof. Dr. Tokgözoğlu, kalça kırığına karşı özellikle 60 yaş üzerindeki kişiler için evlerin emniyetli hale getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, yaşlı kişilerin evde bir eşyaya takılıp düşmesini engelleyici önlemler alınması, koridorların ışıklandırılması, yaşlının görme sorunlarının giderilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.