Kalbi trompetle atıyor
Guca, Lucani kenntine bağlı köy-kasaba arası bir yerleşim. Kuzeyindeki Cacak ile birlikte Moroviçki eyaletini oluşturuyor.
Eyalet adını Cacak’ın ortasından geçen Morova Nehrinden alıyor. Yaklaşık 600 yıl önce kurulan Cacak ise şiddetli yağmurlarda balçık haline verimli toprağına borçlu adını: Cacak, balçık anlanına geliyor.
Cacak 100 nüfuslu bir sanayi ve tarım kenti.
Bilgiler, tarihçi dostumuz Goran Paunoviç’e ait...
Herşeyi anlattığına göre Goran bize şu kalp meselesini de bir güzel açıklasın:
-Guca’ya neden Sırbistan’ın kalbi deniliyor?
-Bulunduğumuz bölge Batı Sırbistan, daha gelenekçi, daha eskiye bağlı, dili bozulmamıştır. Bu bölgede konuşulan Sırpça, başka bölgere göre daha özgündür. Eski Sırp Krallıklarının merkezi de bu yörelerdir. Bütün bu unsurların toplamına 49 yıldır süren Trompet festivalini de ekleyince Guca Sıbistan’ın kalbi unvanını alıyor.
1961’de başlayan festival iç savaş yıllarında bile hız kesmeden yoluna devam ederek bugüne gelmiş.
Ev sahibemiz Vera Stonojeviç’in babası (Goran’ın dedesi) Andra Petroviç 1961’deki ilk festivalin yarışmacı trompertçileri arasında yer alıyor. Bu kadarla bitmiyor, o festivalin birincisi olarak Altın Trompet Ödülünü kazanan Desimir Presiç Orkestrasının da tam ortasında yer alıyor Andra Petroviç...
Yani ‘Altın Trompetli’ bir ailenin misafiriyiz.
Biz evden dışarı adım atmamışken kulaklarımız farklı yönlerden gelen trompet sesleriyle doluyor. Goran ‘hadi siz caddeye çıkın artık’ diyor:
-Guca’nın kalp atışları başladı!