Kahve falını cariyeler bulmuş
Türk kahvesi içenlerin çoğu kahve bittikten sonra adettendir diyerek fincanı ters çevirip kapatır.
Türk kahvesi içenlerin çoğu kahve bittikten sonra adettendir diyerek fincanı ters çevirip kapatır. Peki hiç düşündünüz mü bu adet ne zaman ve hangi şartlarda doğmuştur? Kahve falından önce kahvenin tarihine değinmek gerekiyor. Bir rivayete göre; kahveyi bulan bir çoban. 8. yüzyılda yaşayan bu çoban, bir gün kırmızı bir meyve buluyor. Önce hayvanlarına yediriyor, hayvanların hiç olmadığı kadar enerjik olduğunu görünce kendisi de yiyor. Böylece kahve keşfedilmiş oluyor.
Kahvenin topraklarımıza gelişi ise Yavuz Sultan Selim'in Yemen'i alması ile oluyor. Yemen Valisi’nin saraya jest olması için kahve yollamasıyla kahve Türkler arasında yayılmaya başlıyor. Kahve falının hikayesi ise oldukça ilginç. Osmanlı'da sarayda yaşayan cariyelerin dedikodu yapması ve birbirleriyle kavga etmesi yasaktı. Cariyeler de bu yasağı kahve falı ile deldiler. Korktukları, söyleyemedikleri şeyleri kahve fincanına bakarak dile getirdiler.
Hatta birbirlerini sevmeyenler, fincana bakarak birbirlerini çeşitli hayvanlara bile benzettiler. İşte cariyelerin bu söylemleri zamanla evrile evrile kahve falına dönüştü. Araştırmalara göre de kahve falı sadece Türk dünyasında görülmektedir.
Türk kahvesi içenlerin çoğu kahve bittikten sonra adettendir diyerek fincanı ters çevirip kapatır. Peki hiç düşündünüz mü bu adet ne zaman ve hangi şartlarda doğmuştur? Kahve falından önce kahvenin tarihine değinmek gerekiyor. Bir rivayete göre; kahveyi bulan bir çoban. 8. yüzyılda yaşayan bu çoban, bir gün kırmızı bir meyve buluyor. Önce hayvanlarına yediriyor, hayvanların hiç olmadığı kadar enerjik olduğunu görünce kendisi de yiyor. Böylece kahve keşfedilmiş oluyor.