Herkes Gazze şeridini endişe dolu gözlerle izliyor. Ancak birisi var ki oradaki ateş onun içini daha çok yakıyor.
Abone ol Manisalı Birgül ile Filistinli Nasır'ın hayatları 10 yıl önce Türkiye'de kesişti. Onlar şimdi çocuklarıyla birlikte Gazze'deler.Ailesini ve çocuklarını Türkiye'ye yollamak isteyen Nasır, "burada kalıp yaralılarla ilgilenmem lazım" diyor canı pahasına..
Türkiye'de tıp eğitimi alan doktor eşi Nasır Sadi ile Gazze'de yaşayan Türk vatandaşı Birgül Sadi'nin Manisa'nın Soma ilçesine bağlı Cenkyeri beldesinde yaşayan annesi ve erkek kardeşi, İsrail'in saldırıları nedeniyle endişe içinde bekliyor.
FİLİSTİNLİ DOKTORLA EVLENİP GAZZE'YE YERLEŞTİ
Naciye Er, kuaförlük yapan kızının Türkiye'de tıp eğitimi aldığı sırada tanıştığı Filistinli doktor Nasır Sadi ile evlenerek 1998 yılında Gazze'ye yerleştiğini belirterek, saldırı dolayısıyla büyük tedirginlik yaşadıklarını ifade etti.
EKMEK YOK, SULAR KESİK
Gazze'deki koşullar el verdiğince her gün telefonla görüştükleri, kızının ve ailesinin genellikle belli etmemeye çalışsalar da çok zor durumda olduklarını kaydeden Naciye Er, ''Yiyecek ekmekleri yok, suları kesik, elektrikleri kesik. En son, 'biraz ekmeğimiz var, dondurucuya koyuyoruz ama elektrikler kesik. Çok zor durumdayız' diyordu. Şimdi bir de kara harekatı diyorlar, kara harekatı da olursa durumları daha da kötü olacak'' diye konuştu.
Anne Er, yaşamından endişe ettikleri kızının ve ailesinin Türkiye'ye dönmesini arzuladıklarını belirtti. Bu konuda devletin Türk vatandaşları için girişimleri bulunduğunu ancak buna bölgedeki koşulların izin vermediğini ifade eden Er, şunları kaydetti:
DAMAT DOKTOR "YARALARI SARMAM LAZIM" DİYOR
''Nasıl gelsinler? 'Çıksak her tarafa bomba atılıyor, yolda öldürecekler anne' diyor. Evlerinde hapis hepsi. Damat, doktor olduğu için 'Ben gitmem, burada bana ihtiyaç var. Yaraları sarmam lazım' diyor. Ama, eşine 'sen kızı da al git' diyor. Ama nasıl gelsinler, ancak ateşkes olursa, yol açılırsa gelebilecekler. Devletimiz de bunun için İsrail'le girişimlerde bulunuyor. Türk konsolosluğu, Türk vatandaşlarına 'dışarı çıkıp Türkiye'ye gidebilirsiniz' diyormuş ama korkuyorlar, evden dışarı çıkamıyorlar. Evlerinin yanında cami varmış, orayı bombalamışlar, bütün hükümet binalarını bombalıyorlarmış. Evden çıkamıyorlar. Kızım, 'burada dururken herhalde sıra bize de gelecek' diyor.''
BÜTÜN AİLE EVİN ORTASINDA SALONDA YATIYOR
Birgül ve Nasır Sadi çifti, telefon bağlantısıyla anne ve kardeşlerine durumlarıyla ilgili son bilgileri verdi.
Telefonda annesine iyi olduklarını, kendilerini merak etmemelerini söyleyen Birgül Sadi, ''Durum karmakarışık. Bekliyoruz ne zaman kafamıza bomba düşecek diye. Hepimiz bir yerdeyiz, hepimiz evin ortasında salonda yatıyoruz, kayın validem, görümcem, eltim, çocukları'' dedi. Nasır Sadi de ''Durum çok kötü, savaş nasıl olur ki? Çok ağır bir durum, hiç hafif değil. Her taraf bombalanıyor, hiç ayrım yapmıyorlar'' diye konuştu.