Ölen anne ve babalarının maaşını alabilmek için eşinden anlaşmalı boşanan kadınlar, SGK’nın başını ağrıtmaya devam ediyor.
Abone ol2008’de yürürlüğe giren yasal düzenleme ve tüm tedbirlere rağmen hileli boşanmaların önüne geçilemiyor. Son beş yılda evlere denetime giden müfettişler, 13 bin kadının boşandığı eşiyle birlikte yaşadığını belirledi.
Dul kadınların vefat eden anne ve babasının maaşını alabilme hakkı istismar ediliyor. Ölen ebeveyninin maaşını almak isteyen kız çocukları, eşlerinden anlaşmalı boşanıp yetim aylığı alıyor. Ancak resmî olarak boşanırken imam nikâhıyla birlikte yaşamaya devam ediyorlar. Yıllardır devam eden suistimalin önüne geçmek için 1 Ekim 2008’de yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Reformu ile “Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen dul eş ve yetim kız çocuklarının bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir.” hükmü getirildi. Fakat yasal düzenleme ve tüm tedbirlere rağmen hileli boşanmaların önüne geçilemedi. Şikâyet ve ihbar üzerine, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) müfettişlerinin evlere yaptığı denetimlerde 13 bin kadının boşandığı eşiyle birlikte yaşadığı belirlendi. Alo 170 hattına en çok ihbar İstanbul ve Zonguldak’tan geliyor. En çok ihbar edenler ise boşanan kadınların anneleri. Çünkü aylık bağlatan kadın, annesinin maaşını düşürüyor.
Dul kadınlara, mağdur olmamaları için vefat eden anne ve babasının maaşını alabilme hakkı tanınıyor. Ancak bu hak, sosyal güvenlikteki istismarların başında geliyor. Ölen ebeveyninin maaşını almak isteyen kız çocukları, eşlerinden anlaşmalı boşanıp yetim aylığı alıyor. Resmî olarak boşanırken imam nikâhıyla birlikte yaşamaya devam ediyorlar. Eşiyle birlikte yaşadığı halde kendini dul gösterip babasından yetim maaşı alan on binlerce insanın bulunduğu biliniyor. Devlet uzun yıllar bu duruma karşın hiçbir işlem yapamadı. Kişilerin elinde boşanma evrakları olduğu SGK’nın kestiği maaşlar mahkeme tarafından iade edildi. 1 Ekim 2008’de yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Reformu ile boşandığı halde eşiyle yaşayanların tespit edilmesi durumunda maaşlarının kesilebilmesi mümkün oldu. Yasa ile “Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen dul eş ve yetim kız çocuklarının bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir.” hükmü getirildi. Bu madde, iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Yüksek Mahkeme iptal istemini reddederek SGK’nın elini güçlendirdi. Sosyal Güvenlik Reformu’nun ardından şikayetleri dikkate alarak denetimlere başlayan SGK, 13 bin 116 kişinin babasının maaşını almak için eşiyle anlaşmalı boşandığını ancak eşiyle fiilen birlikte yaşadıklarını belirledi. Ancak uzmanlar, tespit edilen rakamın buzdağının görünen yüzü olduğunu belirtiyorlar. Pek çok anlaşmalı boşanma olayı, şikayete konu olmadığı için tespit edilemiyor. Müfettişlerin baskınıyla ortaya çıkarılan anlaşmalı boşanma vakalarında bile taraflar, ‘babası çocukları görmeye gelmişti’ gibi gerekçelerle mahkemeye başvuruyor.
Anlaşmalı boşanmalar, en çok da SGK’nın Alo 170 hattına gelen ihbarlarla belirleniyor. İhbarlarda ilk sırayı İstanbul alırken ikinci sırada Zonguldak geldi. Anlaşmalı boşanma ihbarlarında yakın çevrenin duyarlılığı kadar akrabalardan gelen şikayetler de önemli bir yer tutuyor. En dikkat çeken ihbarlar ise boşanan kadının annesinden geliyor. Gerçekte evli olduğu halde kağıt üstünde boşanıp babasının maaşından pay talep eden bayan, annesinin aldığı maaşın azalmasına yol açıyor. Kanuna göre ölen sigortalının karısı, eğer maaşı hak eden çocuk yoksa emekli maaşının yüzde 75’ini alıyor. Maaş bağlanacak çocuk varsa alacağı maaş miktarı yüzde 50’ye düşüyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun maaş için hileli boşanmaya ilişkin fetvasında şu görüşlere yer verildi: “Ölen bir yakını dolayısı ile kanun gereği dul hanımlara ödenen parayı almak üzere resmen boşanıp gerçekte birlikte yaşamaya devam etmek, hile niteliğinde olduğundan haramdır. Bu tür hileli yollarla elde edilecek gelirler kamu malını zimmetine geçirmek anlamına gelir.”
Diyanet: Hileyle maaş almak haram
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun maaş için hileli boşanmaya ilişkin fetvasında şu görüşlere yer verildi: “Ölen bir yakını dolayısı ile kanun gereği dul hanımlara ödenen parayı almak üzere resmen boşanıp gerçekte birlikte yaşamaya devam etmek, hile niteliğinde olduğundan haramdır. Bu tür hileli yollarla elde edilecek gelirler kamu malını zimmetine geçirmek anlamına gelir.” Diyanet, boşanan kişilerin imam nikahıyla tekrar evlenmeleri konusunda ise kocanın üç boşama hakkından birini kullandığını, bu nedenle resmî boşanmanın ardından yapılacak imam nikahının sahih olduğunu belirtiyor.