Kadın vekil evlat acısını anlattı

Antalya’da 5’incisi düzenlenen Uluslararası Terörizm ve Suçlar Sempozyumu’nda konuşan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, hayatını,...

Antalya’da 5’incisi düzenlenen Uluslararası Terörizm ve Suçlar Sempozyumu’nda konuşan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, hayatını, evladını kaybettiği 3 Ocak’tan önce ve 3 Ocak’tan sonra diye ikiye ayrıldığını söyledi.
5’inci Uluslararası Terörizm ve Suçlar Sempozyumu, Antalya’nın Serrik ilçesi Belek beldesindeki Susesi Otel’de devam ediyor. Sempozyumun bugünkü bölümüne; terör örgütü PKK’nın Diyarbakır’ın Dağkapı semtindeki bir dershane önünde 3 Ocak 2008 yılında gerçekleştirdiği bombalı saldırıda 17 yaşındaki oğlu Eren’i kaybeden AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, 27 Temmuz 2008’de İstanbul Göngören’deki bombalı saldırıda ağır yaralanan Buse Hazarlı, Cakarta’daki JW Marriott Hotel 2009 terör saldırısından kurtulan Hollandalı Max Boon, 16 yaşındaki oğlu Berk Ercan’ı DHKP-C terör örgütüne kaptıran baba İsmail Ercan ve Polis Akademisi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Alper Sözer katıldı.

3 OCAK’TAN ÖNCE, 3 OCAK’TAN SONRA
5 yıl önce Diyarbakır’da meydana gelen bombalı saldırıda 17 yaşındaki oğlunu kaybeden AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, hayatının 3 Ocak’tan önce, 3 Ocak’tan sonra diye ikiye ayrıldığını söyledi.
Evlat acısını çok iyi bildiğini belirten Eronat, “Evladını kaybeden aileler için ağlamak basit bir şey. Benim hayatım da 3 Ocak’tan önce, 3 Ocak’tan sonra diye ikiye ayrıldı. Diyarbakır’daki patlamada 6’sı çocuk 7 kişi hayatını kaybetti. Babalar çocuklarını o gün spor ayakkabılarından tanıdı. Patlamada oğlumun naaşını tek parça bulduğumuzda teselli olduk. 2003 yılında babamı kaybettim. Gözyaşının kurumasını o gün anladım. Oğlumda ağlayamadım. Bugüne kadar doya doya ağlayamadım. Gözleriniz hiçbir gün gülmüyor. Sürekli boğuk. Oğlumu kaybedeli 6 yıl oldu. Özlemim gittikçe büyüyor. Oğlumun odası aynı duruyor. 6 yıldır oğlum Eren’in odasındaki çöpü dökmedim. İçindeki her şey aynı duruyor. Onları kaybettiğimizi düşünmüyoruz. Asansörü olamayan evin 6’ncı katında yaşıyorum annemi o kattan çıkaramıyorum” dedi.

"EVLADIMIN İSTATİSTİK OLARAK KAYITLARDA KALMASINA İZİN VEREMEZDİM"
Sesini duyurmak için siyasete atıldığını kaydeden Eronat, “Ben evladımın istatistik olarak kayıtlarda kalmasına izin veremezdim. PKK terör gerçeğini anlatmaktan kayıtsız kalamazdım. Anlatma yolunu siyasette buldum. Milletvekilliğini anne kimliği ile yapıyorum. 8 bin güvenlik görevlisi şehit olurken 5 bin 557 sivil hayatını kaybetti, 22 bin terörist çocuk da dağlarda öldü. Terör örgütü ve PKK uzantısı partiler, ’Biz Kürtler’ diye söze başlıyor ancak en çok öldürülen Kürt çocuklar. Ben kızgın yola çıktım ama evladını dağda kaybeden annelerle karşılaştım. 13-14 yaşındaki çocuklar, ’Sen bakan, milletvekili olacaksın’ diye kandırılıyor. Çocuk kendisini önemsenmiş hissediyor. Hangi anne çocuğunun dağa çıkmasını ister. Güneydoğu’da Kürt olmaya şans tanınmıyor” diye konuştu.

"BDP’LİLERİN ÇOCUKLARI İNGİLTEREDE OKUYOR YA DA DAĞDA VIP OLUYOR"
Terör örgütünün Meclis’teki temsilcisinin BDP olduğunu savunan Eronat, “Bu uzantılar çocukları kandırıp dağa çıkarırken kendi çocukları İngiltere, İstanbul veya özel okullarda okuyor ya da dağda VIP olarak kalıyor. Garibanın çocuğunu da dağa çıkarıyorlar. Kürtlerin yüzde 18’i PKK’ya destek veriyor. Başka partiye oy veren dışlanıyor. ’Hak arıyoruz’ diye Kürt çocuklarının hakları ellerinden alınıyor" dedi.
Sadece evladını kaybeden annelerin bu acıyı anlayacağını söyleyen Eronat, "Çözüm sürecine en fazla desteği şehit anneleri ve çocuklarını dağda kaybeden anneler veriyor. 1,5 yıldır ceketimizin rengi değişti. Şehit cenazeleri nedeniyle siyah ve gri giyerdik, şimdi renkli de giyiniyoruz" şeklinde konuştu.

"EVE ERKEN GİREMİYORUM"
Oğlunu kaybettikten sonra eve erken giremediğini belirten Milletvekili Eronat, “Eve akşam 10.00’dan önce gittiğimde rahatsız oluyorum. Meclis’teki çalışmalara katılarak eve gece geç gittiğimde rahat oluyorum. Oğlumun çok sevdiği kıymalı makarnayı evde pişirmiyorum. Çok sevdiği hamburgercinin önünden geçmemeye çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
Toplantıda 2008’de Güngören’deki patlamada yaralanan Buse Hazarlı ve 2009 Jakarta otel saldırısında yaralanan terör mağduru Max Boon ile 16 yaşındaki oğlu Berk Ercan’ı terör örgütüne kaptıran baba İsmail Ercan da konuşma yaptı.
(İHA)