BIST 9.916
DOLAR 35,05
EURO 36,39
ALTIN 2.938,32
HABER /  GÜNCEL

Kadın istihdam paketi kime ne getirecek?

Gazeteci Hacer Boyacıoğlu, doğum iznini 16 haftadan 18 haftaya çıkaracak ve bebekli kadınlara yarı zamanlı çalışma izni verilmesini öngören istihdam yasasının neler getireceğini tartışıyor.

Abone ol

Hükümetin doğurganlığı artırmak için çalışan kadınlara yönelik olarak hazırladığı teşvik paketine, hem işçi, hem de işveren kesimi tepkili.

Henüz resmi olarak açıklanmayan teşvik paketiyle doğum izni 16 haftadan 18 haftaya çıkarılırken; bebekli kadınlara yarı zamanlı çalışma izni verilmesi öngörülüyor.

Ayrıca doğum iznine giden kadın çalışanın yerine özel istihdam büroları eliyle geçici personel alınmasına da olanak sağlanıyor.

"Kadını istihdam dünyasından koparır"

Ancak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın koordinasyonunda çalışmaları süren paketten çıkacak düzenlemeler için işçi temsilcileri kaygılı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanması öngörülen paket için, Türkiye'nin en büyük işçi konfederasyonu olan Türk-İş bir dizi itiraz dile getiriyor.

Doğum yapan çalışan yerine geçici işçi almanın istihdam piyasasında sıkıntılara neden olacağını ve sendikal örgütlenmeyi engelleyeceği görüşünde olan Türk-İş; "Bu düzenlemeler geçerse işveren kadın istihdamı konusuna olumsuz bakar, başlangıçta kadın yerine erkek çalışanı tercih eder" uyarısında bulunuyor.

"Evler küçük atölyelere döner"

DİSK de, kadın istihdam paketinin çalışanlar açısından sıkıntılı bir sürece neden olacağı görüşünde. Paketteki esnek çalışma düzenlemesiyle kadınların eve mahkum edileceği kaygısını dile getiren DİSK, "Evler küçük atölyelere dönüşecek" diyor.

Yeni dönemle birlikte işverenlerin kadınları tam zamanlı olarak çalıştırmama tehlikesi bulunduğunu belirten konfederasyon, getirilmek istenen düzenlemelere karşı olduğunun altını çiziyor.

Türkiye'de faaliyet gösteren bir diğer işçi konfederasyonu olan Hak-İş ise, istihdam paketiyle kadınlara doğum sonrası tanınması öngörülen hakları olumlu bulurken, esnek çalışma konusuna temkinli yaklaşıyor.

Hak-İş, anne olan çalışanlara getirilen yeni haklar konusunda devletin işverenin üzerindeki yükü alması gerektiği uyarısında da bulunuyor.

"Kadın işçi almayın" talimatı verenler var

Kadın istihdam paketi düzenlemelerine işverenler de tepkili. Ancak işveren temsilcilerinin paketle ilgili itirazları, işçi sendikalarından farklı noktalarda yoğunlaşıyor.

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), esnek çalışma modellerine sıcak bakarken; doğum sonrası döneme ilişkin olarak kadınlara verilecek yeni hakların sıkıntıya neden olabileceği görüşünde.

Türkiye'nin önde gelen sanayi odalarından da uyarılar geliyor. Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarını bünyesinde barındıran İstanbul Sanayi Odası (İSO), bu konuya ilk dikkat çekenler arasında.

OECD ülkeleri içinde yüzde 62 olan kadınların işgücüne katılım oranının Türkiye'de yüzde 32 olduğunu belirten oda, kadın istihdam paketinden sonra ise işverenlerin erkek çalışan tercih edebileceğine dikkat çekiyor.

Ankara Sanayi Odası (ASO) da İSO'nun açıklamalarına destek vererek; bazı işverenlerin kadın çalıştırmama talimatını verdiği duyumunu aldıklarını vurguluyor

Hükümet: İşverenlerin kaygıları yersiz

Hükümet ise, gelen eleştirilere "Paket açıklandığında bize teşekkür edeceksiniz" yanıtını veriyor. Paketin hazırlayıcısı konumunda olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, henüz özel sektörün düzenlemeler hakkında net bilgi sahibi olmadığını söylerken; “Getirilecek yeni hakların yükünü sosyal devlet olarak biz karşılıyoruz hiç kimseye ekstra bir yük getirmiyoruz.

O yüzden herkes rahat olsun paket açıklandığı zaman önce iş dünyası ve özel sektör bize teşekkür edecek" ifadelerini kullanıyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise, düzenlemelerin kadın istihdamını ortadan kaldırmayacağı görüşünü dile getirirken, "Amacımız kadın istihdamını engelleyecek kararlar almak değil" diyor.

Tüm bu açıklama ve tartışmaların merkezinde olan kadın istihdamı teşvik paketinin Kasım ayı içinde açıklanması bekleniyor. Bu tarihe kadar da, Türkiye'deki gündem maddelerinden birinin bu paket olması şimdilik kaçınılmaz gözüküyor.