BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Kadın adayların yarım asırlık ışığı

İlhan, "elinin hamuruyla erkek işine karışma" diyenleri dinlemeyip Belediye Başkanlığı'na aday olmuştu.

Abone ol

Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanı Müfide İlhan, 50 yıl önce verdiği mücadele ve hizmetleriyle, bugün gerek belediye başkanlığı gerekse muhtarlıklar için seçim yarışında olan çok sayıda kadın aday için adeta ders niteliğinde. Müfide İlhan, 1950 yılında, “elinin hamuruyla erkek işine karışma” diyenleri dinlemeyip Mersin Belediye Başkanlığı’na aday oldu. 7 çocuk annesi İlhan, erkek rakiplerini geride bırakarak Başkanlık koltuğuna oturdu. Müfide İlhan, şimdi yaşamıyor ancak, 7 çocuğundan biri olan kızı Gül Önür, o yıllarda annesinin yaşadıkları zorlukları dün gibi hatırlıyor. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Bodrum Şube Başkanlığı görevini yürüten Gül Önür, annesi Müfide İlhan’ın bugünün kadın adaylarına dersveren anılarını anlatırken, 1950’nin Türkiye’sinde annesine güç veren en büyük meziyetinin “Atatürkçülük” olduğunu vurguladı. Önür, dedesi Nazif Çakmak Çanakkale Savaşı’nda şehit düştükten sonra onun annesini, dedesinin kardeşi olan Mareşal Fevzi Çakmak’ın yanına aldığını anlatarak, “Annem Muallim Okulu’na gidip öğretmen olmuş. Bir süre Almanya’da Türk çocuklarına Almanca dersi vermiş. Türkiye’ye dönünce de anaokulunda öğretmenliğe başlamış” dedi. Önür, annesinin mücadeleyi seven bir kişi olduğunu, bu nedenle siyasete de atılıp, 1950’de Demokrat Parti’den belediye başkanı seçildiğini belirterek, “İşte esas zorluklar bundan sonra başladı” dedi. “TEHDİT MEKTUPLARI ALDI” Önür, annesi belediye başkanı seçildiğinde kendisinin o yıllarda 15 yaşında olduğunu ve her şeyi dün gibi hatırladığını belirterek, “Annemin başkanlığı bütün dünyada yankı uyandırdı. İngiltere hükümetiannemi bu ülkeye davet etti. Ancak, annemin belediye başkanlığı Türkiye’de bazı çevrelerce kabullenilmedi” dedi. Evlerine sürekli imzasız mektuplar gönderildiğini ve (Kadından başkan olur mu? Git 7 çocuğuna bak) diye baskılar yapıldığını ancak, annesinin her türlü zorluğa göğüs gerdiğini ifade eden Önür, şunları söyledi: “Annem, belediye başkanlığı yaptığı dönemlerde sabah 05.00’de kalkardı. Sokak sokak gezip yağmurlu havalarda kenti su basmasın diye lagar kapaklarını kendi elleriyle temizlerdi. Toptancı Hali’ne gider, tüm reyonlarını kontrol ederdi. Mersin’deki at arabalarının tekerlerine yapılan yolların bozulmaması için ilk kez annemin talimatı ve çalışmalarıyla lastik geçirildi. O şehirciliğe çok önem verirdi. Esnafı, temizlik kurallarına uymaları için tek tek kontrol ederdi.’ SAHİLİN BETONLAŞMASI Önür, annesinin, sahilin ön taraflarına 3 kat dışında bina yapılmasına izin vermediğini ve bu konuda her türlü zorluğa göğüs gerdiğini belirterek, “Annem bugünkü Mersin’in surları andıran sahilini görse yüreği sızlardı” dedi. Kadın olması nedeniyle annesine çevrenin yanı sıra belediye meclisinden de engeller çıkarıldığını, erkek meclis üyelerinin bir kadının başkanlığında çalışmaktan rahatsızlık duyduklarını anlatan Önür, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Annem kendisine baskılardan dolayı değil, partisiyle ters düştüğü için görevinden istifa etti. O yıllarda, Demokrat Parti, ezanıTürkçeden Arapçaya çevirince, annem (ben halkıma çok daha farklı sözler vermiştim, benim inançlarıma aykırı bir uygulama) diyerek hem partisinden hem de belediye başkanlığından istifa etti.” Gül Önür, 1997 yılında İstanbul’da 84 yaşında ölen annesinin en büyük hayalinin ise milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması olduğunu sözlerine ekledi. Mersin’deki bir park, Mersin Devlet ve Diyabet Hastanesi ile Huzurevi’ndeki bir odada Müfide İlhan’ın adı yaşatılıyor.