Şanlıurfa Kızılay Kan İstasyonu'nun verdiği kandan AIDS kapan ve çocuklarını kaybeden Işıkgöz ailesi olanlara isyan ediyor.
Abone olŞanlıurfa Kızılay Kan İstasyonu'nun verdiği kandan AIDS kapan ve bir çocuklarını kaybeden Siverekli Işıkgöz ailesi, kendileriyle aynı kaderi paylaşan İzmirli Y.O.'nun ailesi tarafından okula gönderilmesine karşı çıktı. HIV virüsü taşıdığı gerekçesiyle öğrenci ile velileri ikiye ayıran İzmirli Y.O.'nun yaşadığı dram ile ilgili konuşan Sedat Işıkgöz, Y.O.'nun okula başlamasıyla başka çocukların hayatını tehlikeye atmasına bir anlam veremediklerini söyledi. 5 Mayıs 1996 tarihinde Şanlıurfa Doğum Hastanesi'nde sezaryen olduğu sırada Şanlıurfa Kızılay Kan İstasyonu'ndan verilen kandan kızıyla beraber AIDS kapan Müzeyyen Işıkgöz, adeta kaderine terkedilmiş durumda. Hasta olan kızının ölümünden sonra yalnız kalan Müzeyyen Işıkgöz ile komşuları ilgilenmiyor. Hayatları hergeçen gün kabusa dönüşen Işıkgöz ailesi, bu amansız hastalığa yakalandıkları için daha önce yaşadıkları Kışlan Köyü'nden dışlanarak Siverek Abdalağa Mahallesi'ne yerleşti. Burada da komşuları ve tanıdıkları tarafından dışlanan aile, 3 yaşındaki Rukiye Işıkgöz'ün ölümüyle iyice perişan oldu. Abdalağa Mahallesi'nde 2 katlı bir evde ikamet eden Işıkgöz ailesi, komşu ve yakınlarıyla görüşmüyor. Özellikle AIDS'li Müzeyyen Işıkgöz, başta gazeteciler olmak üzere hiç kimseyi evine yaklaştırmıyor. Kendileri gibi aynı kaderi paylaşan minik Y.O.'nun durumuyla ilgili bir değerlendirmede bulunan Sedat Işıkgöz, "Biz bu hastalığın pençesine düştüğümüz zaman hiç kimse bizimle konuşmadı. Bizi köyden kovdular. AIDS'li olmayan oğlum İ. Halil Işıkgöz'ü daha önce okulda istemediler. Ancak herkes buna inandığı için daha sonra bir şey söylemediler. Şimdi İzmirli ailenin AIDS'li çocuğu zaten ölümü bekliyor. Okul okusa neye yarayacak? Benim çocuğum şuanda onun durumunda olsaydı onu okula göndermezdim. Hiç değilse başka öğrencinin hayatını tehlikeye atmasın" dedi.