Kabenin anahtarı Türkiyede satılıyor!

Bir ilk gerçekleşecek ve Kabe'nin anahtarı bir müzayedede satılacak. Anahtarın üzerinde sahibinin adı ve Ali İmran Suresi yazıyor.

Portakal Sanat ve Evi’nin düzenlediği müzayedede Süleyman Seyyid’e ait Aynı müzayedede Halife El Mustansır’a ait 1226 yılında yapılan Kâbe anahtarı da ilk defa satılacak

8 ABBASİ ANAHTARINDAN BİRİ

13 Aralık'ta düzenlenecek özel koleksiyonlar Müzayedesi’nde bir de ilk yaşanacak. Müzayedede Türkiye’de ilk defa bir Kabe anahtarı satışa sunulacak.

1226 yılında Abbasi Halifesi Reşid Billah El-Mustansır tarafından yaptırılan, gümüş kakmalı, üzerinde Ali İmran Suresi’nin mülkiyetle ilgili 26. ayeti yazılı olan ve kime ait olduğu açıklanmayan kabe anahtarı teklif usulüyle satılacak.

Abbasi Halifeleri tarafından başlatılan kabe anahtarları geleneği hükümdarın gücünü temsil eden en büyük sembol. Günümüze ulaşan 59 kabe anahtarından sadece sekizi Abbasi dönemine ait.

SATILACAK ANAHTARIN ÖZELLİKLERİ

623 (1226) tarihli. Abbasi Halife’si Reşid Billah El-Mustansır tarafından yaptırılmış. Gövdesinin her iki yüzünde bulunan gümüş kakma kufi yazıtta “Edamellahu nasra mevlana el-Mustansır Billah azzellahu nasrahu” (anahtarı yaptıran Abbasi Halifesi El-Mustansır’ın adı), 623 tarihi ve ve Ali İmran Suresi’nin 26. Ayet’i, ( Ey Peygamber de ki “ Ey mülkün sahibi olan Allah’ım sen mülkü dilediğine verirsin, dilediğinin elinden çeker alırsın. Sen dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin, iyilik yalnız senin elindedir, hiç şüphe yok ki sen her şeye kadirsin” yazılı.

Dikdörtgen prizma formundaki uzun gövde üçgen bir alınlıkla son bulmakta. Üst kısmının her iki yüzü simetrik rozet çiçeğiyle bezeli. Kulbu yaprak formunda. Zemini kumlama tekniğiyle işlenmiş. Alınlığı kazıma tekniğiyle kıvrık dal motişeri işli. Kulbu ve rozet çiçekleri daha geç dönemde yenilenmiş.
GÜCÜ TEMSİL EDERDİ!

İslamiyetin en güçlü sembollerinden biri olan Kabe anahtarının, Kabe örtüsü gibi takdis edilmiş olduğu
kabul edilir.

Kabe anahtarları dönemin Halife’leri tarafından yaptırılırdı. Bu gelenek Bağdat’taki Abbasi Halifeleri tarafından başlatılmıştır. Bölgedeki en kutsal yapının anahtarına sahip olmak hükümdarın gücünü temsil ederdi. Anahtar gücün en yüksek sembolüydü.

Bu gelenek daha sonraki zamanlarda, özellikleMemluklar ve Osmanlılar döneminde de sürdürüldü.

Bu anahtar yalnızca politik bir gücü değil, aynı zamanda Allah’ın gözünde ruhun gözler önüne serilmesini, aklın aydınlanmasını ve Allah’a mutlak boyun eğmeyi de temsil etmektedir.

Günümüze ulaşan ve bugüne kadar bilinen Kabe anahtarının sayısı 59’dur. Bu anahtarlar; Topkapı Sarayı Müzesi (54 adet), Nuhat Es-Said koleksiyonu
(2 adet), Louvre Müzesi (1 adet), Kahire İslam Sanatları Müzesi (1 adet) ve Özel Koleksiyon (1 adet) da yer almaktadırlar.

Bu anahtarların sadece 8 tanesi Abbasi dönemine aittir.