BIST 10.032
DOLAR 34,13
EURO 38,24
ALTIN 2.916,29
HABER /  SPOR  /  FENERBAHÇE

Jose Mourinho derbi sonrası basın toplantısına neden katılmadığını açıkladı

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, derbi sonrası basın toplantısına katılmamasıyla ilgili olarak kendisine saygısızlık yapıldığını belirterek, "70 dakika bekledim ama basın toplantısına giremedim. Deplasman takımı olduğum zaman ilk olarak girerim, Göztepe'de, Rize'de ama 70 dakika bekleyemem" dedi.

Abone ol

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, UEFA Avrupa Ligi'ndeki Union SG maçı öncesi basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Portekizli hoca, Galatasaray maçı sonrası basın toplantısına neden katılmadığını açıklarken, sarı-lacivertli taraftarların tepkisine ilişkin de konuştu.

Jose Mourinho'nun açıklamaları şöyle:

Derbi sonrası basın toplantısına neden katılmadı?

"Bu soru sorulduğu için mutluyum çünkü ben açıklayacaktım. 24 yıllık kariyerimde hiçbir zaman basın toplantısından kaçmadım. Mağlubiyetten kaçmadım. Ligde oynadığımız ilk maçta da söyledim bir basın toplantısı için 75 dakika beklemenin hiçbir mantığı yok. Maç biter bitmez teknik direktörü tebrik edip flaş röportaja gittim ve sonra 75 dakika bekledim. Orada bekledim, girmeyi denedim ama girmeme izin vermediler.

Deplasman takımı teknik direktörünün daha önce basın toplantısına girmesini anlıyorum ama ikimiz de aynı şehrin takımıyız. Rize'de ve Göztepe'de yaptığım gibi ilk girebilirim basın toplantısına ama 70-75-80 dakika bekleyemem.

Bir şaka da yapmıştım cumartesi başladık pazar bitti diye. 23.55'te başladık basın toplantısına, gece bitti.

O gün toplantıya girmememin sonuçla alakası yok. Aslında saygısızlık yapıldığını düşünen kişi benim."

"Canımızı yakan mağlubiyet, motivasyon unsuruna dönüşebilir"

"Motivasyon kısmıyla başlayalım. Maç kaybettiğiniz zaman acı çekersiniz. Derbi kaybettiyseniz acınız 3 katı olur. Acı çekmedik diyemem, bizler profesyoneliz. Bir tepki göstermemiz gerekiyor. Büyük bi galibiyet beni aya çıkarmaz büyük bir yenilgi de beni cehenneme göndermez. Bu mağlubiyetten pozitif sonuçlar çıkarmalıyız. Bu mutsuz duygunun içinden çıkmamız gerektiğini futbolcularımız biliyor. Bunun da tek yolu maç kazanmaktır.

Derbiden sonraki gün sabah 10'da buradaydık. Analizlerimizi yaptık. Pazar ve dün burada idman yaptık. Moral olarak baktığımız zaman bizim canımızı yakan mağlubiyet bir motivasyon unsuruna dönüşebilir.

Aklımda maç maç oyuncuları değiştirmek vardı. Yarın yapacağım şey basit bir rotasyon olmayacak. Bazı dinamikleri değiştirmeye çalışacağım. Yarın rotasyon yapacağız ama dinledirmek için değil, sadece elimizdeki en iyi takımı sahaya çıkarabilmemiz için."

İrfan Can Kahveci kararı

"İrfan Can Kahveci'nin ilk 11'de oynaması gerektiğine katılıyorum. Kendisi yarın oynayacak."

"Sonucun başkanla bağlantısını göremiyorum"

"Yarıştığımız bütün kulvarlarda şansımızın olduğunu düşünüyorum. Taraftarlar her zman taraftır. Bizlerin profesyonel olarak taraftara saygı duymamız gerekiyor. Modern dünyada sosyal medya tarafından taraftarın manipüle edildiğini düşünüyorum. Bizler dengeliyiz. Dengeyi sağlamamız gerekiyor. Bizler birlikteyiz. Kendi içimizde pozitif eleştirilerimizi yapıyoruz. Garip bir dünyada yaşadığımızı söylemek isterim. Futbol dünyası garip bir dünya. O gün maç başladı, oynandı. Maç saha içerisinde oynanır. Ben maç içinde olan sonucun başkanla, direktörle, ikinci başkanla bir bağlantısını göremiyorum. Eğer ayrıştırarak bakmak istiyorsanız dürüst olmanız gerekiyor. Hoca ve futbolcuları eleştirmeniz gerekiyor.

Karşıda bir takım daha var bunu da unutmamak gerekiyor. Hakemi de dengeli bir şekilde yönettiği için tebrik ediyorum. Eğer eleştirilecek birileri varsa ben ve oyuncularımdır."

"Ben maçı kazanabilmek için elimdeki en iyi oyuncularla oynayacağım. Harika bir taktik antrenman geçirdik. İrfan Can Kahveci rotasyon yapmak için oynamayacak. Kendisi çok iyi çalışıyor, çok arzulu. Rakibe de baktığımız zaman onun özelliklerine uygun biri. Yarın kulübeden 2-3 oyuncu sahada olacaktır."

Ali Koç'a tepkilerle ilgili açıklama

Bu konu hakkında bir şey söylemek istemiyorum. Ben milyonlarca taraftarı olan bu kulübün profesyoneliyim, onlara saygı duymam gerekiyor. Biz bir maç kaybettik ve bu maçın normal bir maç olmadığını anlayabiliyorum. Ama dediğim gibi oyuncular sahada oynuyor, benim de yaptığım tercihlerle etkim oluyor. Başkanın rolü sahanın çok çok ötesindedir."

Taraftara çağrı

Şimdi sorulması gereken soru şu; Onlar bize en iyi kondisyonları vermek istiyorlar mı? Çalışabilmemiz için bir şeyler inşa edebilmemiz, kazanmamız için o huzur duygusunu, birlikteliği, Kadıköy'e giderken bize vermek istiyorlar mı? Yoksa trendleri takip edip, aslında o huzuru, mutluluğu bizden alıp, bizi bölen bir atmosfer mi yaratmak istiyorlar? Asıl sorunun bu olduğunu düşünüyorum? Bizler profesyoneller onlara her zaman saygı duyacağız. Durum ne olursa olsun maç için sahaya çıktığımızda elimizden geleni yapacağız ki mümkün olduğu kadar çabuk galibiyetlere geri dönelim.