İzmir'de organize suç örgütü sanığına evinde silahlı saldırı
İZMİR'de, 'organize suç örgütü' davasında elektronik kelepçe takılarak adli kontrol tedbiri uygulanan iş adamı Ahmet Kurtuluş, evinde silahlı saldırıya uğradı. Üzerinde polis yeleği bulunan zanlının, Kurtuluş'un yaşadığı siteye, 'denetimli serbestlik bürosundan geldiğini' söyleyerek girdiği belirtildi.
İZMİR’de, 7'si tutuklu 69 sanığın yargılandığı 'organize suç örgütü' davasında elektronik kelepçe takılarak adli kontrol tedbiri uygulanan iş adamı Ahmet Kurtuluş, evinde uğradığı silahlı saldırı sonucu ağır yaralandı.
Alınan bilgiye göre, Narlıdere ilçesindeki bir siteye gelen üzerinde polis yeleği bulunan şüpheli, buradaki güvenlik görevlisine denetimli serbestlik bürosunda görev yaptığını söyleyerek Kurtuluş'un bulunduğu daireye geçti.
Daha sonra eve giren zanlı, Kurtuluş'a ateş ettikten sonra yaya olarak kaçtı.
Silah sesinin duyulması üzerine polise ve 112 Acil Servis ekiplerine haber verildi.
Ağır yaralanan Kurtuluş, ambulansla Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı.
Polis ekipleri olayın ardından kaçan şüpheliyi yakalamak için bölgede geniş çaplı çalışma başlattı.
Hastane önünde de geniş güvenlik önlemi alındı.
Organize suç örgütü davasında yargılanıyordu
Hakkında elektronik kelepçe takılarak adli kontrol tedbiri uygulanan iş adamı Ahmet Kurtuluş, İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 'organize suç örgütü' davasında firari sanık suç örgüt lideri Serkan Kurtuluş ile 7'si tutuklu 69 sanık arasında bulunuyordu.
Hazırlanan iddianamede sanıklara 'suç işlemek amacıyla çıkar amaçlı silahlı suç örgütü kurdukları, yönettikleri ve bu örgüte üye oldukları, bu örgüt kapsamında maddi menfaat elde etme amacı güderek tehdit, hakaret, silahla yaralama, öldürmeye teşebbüs, kurşunlama ve kasten adam öldürme' gibi suçlamalar yöneltilmişti.
Bazı devlet görevlilerinin bu suç örgütüyle bağlantıya geçerek, FETÖ soruşturmalarını etkilediğine işaret edilen iddianamede, "Çeşitli üst düzey kamu görevlileri ile siyasetçiler arasında FETÖ soruşturmalarında haklarında işlem yapılan iş adamlarına yönelik menfaat temin saikiyle ve örgütlü hareket edildiği, bir nevi kamuoyundaki tabirle 'FETÖ borsası' olduğu kuşkusu uyanmıştır" ifadelerine yer verilmişti.