İYİ Parti'den istifasının ardından hakaret ve iftiralara maruz kaldığını belirten Tamer Akkal, kamuoyunu bilgilendirmek ve doğruları paylaşmak istediğini belirtti.
Abone olİYİ Parti'den istifa eden Manisa Milletvekili Tamer Akkal, HDP'nin bazı büyükşehirlerde aday çıkarmayarak, Millet İttifakı'na destek vermesi karşısında parti genel merkezinin sessiz kalmasına tepki olarak ayrıldığını bildirdi.
Akkal, istifa açıklamasında paylaştığı bazı görüşlerin çarpıtıldığını ifade ederek, "Yaptığım açıklamada hiçbir İYİ Parti mensubunu ve geçmişte kader birliği yaptığım arkadaşlarımı töhmet altında bırakacak bir söylemde bulunmadım. Benim burada ifade ettiğim konu, terör örgütünün siyasi uzantısı olan HDP'nin bazı büyükşehirlerde aday çıkarmayarak Millet İttifakına dolaylı yoldan da olsa destek vermesi karşısında İYİ Parti Genel Merkezi'nin sessiz kalarak adeta bu desteği kabullenmesidir." ifadelerine yer verdi.
İTİRAZ EDİLMEDİ
İYİ Parti, Tunç Soyer’ in İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığına da itiraz etmemiştir. Tunç Soyer’in CHP İzmir adayı olması ile ilgili, “İYİ Parti Genel Merkezi partideki Türk milliyetçilerinin bu rahatsızlığını dikkate almadığı gibi, Başbuğ Alparslan Türkeş’in idamını isteyen, 5 yıla yakın bir süre hapis cezasına çarptıran, Ülkücüleri işkencelerden geçiren ve hapislerde çürüten Nurettin Soyer’ in oğlu Tunç Soyer’ in İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığına da itiraz etmemiştir. “Babanın suçu evlada yüklenemez” diyerek kulağının üzerine yatanlar, Tunç Soyer’ in babasının mirasına sahip çıktığı gerçeğini ve HDP mitinglerinde yaptığı konuşmaları görmezden gelerek Türk Milliyetçileri nezdinde kendilerini küçük düşürmektedirler.”
HDP'YE MECLİS ÜYELİĞİ SÖZÜ
Tamer Akkal, Özellikle Manisa’da HDP’nin yüksek oranda oy aldığı Gölmarmara, Saruhanlı, Turgutlu gibi ilçelerde listelerinde bu partinin aday çıkarmaması karşılığında kendilerine meclis üyeliği sözü verildiğini kesin olarak öğrenip bildirmeme rağmen kayıtsız kalınmıştır. Açıklamasında bulundu.
TAMER AKKAL'IN BASIN AÇIKLAMASI
Aziz Türk Milleti, Değerli Basın Mensupları;
Bu açıklamayı 28 Ocak’ta aldığım, İYİ Parti’den istifa kararı sonrasında atılan iftiralar, asılsız suçlamalar ve tezvirat üzerine kamuoyunu bilgilendirmek ve doğruları paylaşmak ihtiyacı hissettiğim için yapıyorum.
İYİ Parti Genel Merkezinin ve bazı medya kuruluşlarının, yapmış olduğum istifa açıklamasındaki HDP ile ilgili kısmı bilinçli olarak çarpıtmasını ve farklı anlamlar yüklemesini esefle kınıyorum. Yaptığım açıklamada hiçbir İYİ Parti mensubunu ve geçmişte kader birliği yaptığım arkadaşlarımı töhmet altında bırakacak bir söylemde bulunmadım. Benim burada ifade ettiğim konu, terör örgütünün siyasi uzantısı olan HDP’ nin bazı büyükşehirlerde aday çıkarmayarak Millet İttifakına dolaylı yoldan da olsa destek vermesi karşısında, İYİ Parti genel merkezinin sessiz kalarak adeta bu desteği kabullenmesidir. İYİ Parti mensubu olan pek çok Türk Milliyetçisinin, CHP ile ittifak sonucu partinin geldiği konumdan rahatsız olduğu tüm teşkilatlar tarafından bilinen bir gerçektir.
İYİ Parti Genel Merkezi partideki Türk milliyetçilerinin bu rahatsızlığını dikkate almadığı gibi, Başbuğ Alparslan Türkeş’in idamını isteyen, 5 yıla yakın bir süre hapis cezasına çarptıran, Ülkücüleri işkencelerden geçiren ve hapislerde çürüten Nurettin Soyer’ in oğlu Tunç Soyer’ in İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığına da itiraz etmemiştir. “Babanın suçu evlada yüklenemez” diyerek kulağının üzerine yatanlar, Tunç Soyer’ in babasının mirasına sahip çıktığı gerçeğini ve HDP mitinglerinde yaptığı konuşmaları görmezden gelerek Türk Milliyetçileri nezdinde kendilerini küçük düşürmektedirler.
Yapılan bu ittifak görüşmelerinde, tüm uyarılarımıza rağmen İYİ Partinin Manisa’da kazanabileceği tüm ilçeler, Parti divanında dahi gündeme getirilmeden, yalnızca iki genel başkan yardımcısının tasarrufuyla, hiçbir istişare mekanizması gözetilmeden CHP’ye teslim edilmiştir. Manisa’da İYİ Partinin tek milletvekili olmam hasebiyle, yerel seçimlerle alakalı hemşerilerimin ve teşkilatlarımızın istek ve taleplerini genel merkeze yazılı ve sözlü olarak defalarca iletmeme rağmen, yapmış olduğum uyarılar hiçbir şekilde dikkate alınmamıştır. Özellikle Manisa’da HDP’nin yüksek oranda oy aldığı Gölmarmara, Saruhanlı, Turgutlu gibi ilçelerde listelerinde bu partinin aday çıkarmaması karşılığında kendilerine meclis üyeliği sözü verildiğini kesin olarak öğrenip bildirmeme rağmen kayıtsız kalınmıştır.
Söz konusu genel başkan yardımcıları ile milletvekili adaylığı sürecinde de yakın ilişkileri bulunan, Manisa’da şaibeli ilişkileriyle tanınan, Manisa İl başkanı Hasan Eryılmaz süreci parti çıkarlarını gözetmeksizin, kişisel çıkarları doğrultusunda yönetmiştir. Yalnızca Manisa’da değil Türkiye’nin tamamında yapılan ittifak görüşmelerinde ve aday belirleme sürecinde, parti içi demokrasi işletilmemiş, istişare yapılmamış ve tüm kararlar süreci yöneten iki genel başkan yardımcısının inisiyatifine bırakılmıştır.
Yukarıda belirttiğim olaylar neticesinde istifa kararı almış olmama rağmen, karakter ve şeref yoksunu tasmalı bir sözde gazetecinin hakkımda yapmış olduğu, “Para karşılığı açıklama yaparak istifa etti ” iftiralarına karşı onun ve sahiplerinin anlayacağı şekilde vereceğim cevabım şudur; Ey tasmalı gazeteci bozuntusu;
Öncelikle sen benim muhatabım değilsin. Tasmanı elinde tutan sahiplerine söyle; herhangi bir ticari kazanç ya da maddi gelir karışlığında istifa ettiğime dair elinde bilgisi, belgesi olmasına rağmen açıklamayan varsa, bu kişiler şerefsizdir, alçaktır, namussuzdur. Sahiplerin eğer adamsa belgeleri kamuoyuyla derhal paylaşsınlar. Ancak paylaşmazlarsa hem bu dünyada hukuk önünde hem de ahirette Yüce Allah’ın huzurunda hepinizle hesaplaşacağım.
HUKUKİ SÜREÇ BAŞLADI
Ayrıca bu hakaret ve iftira dolu asılsız safsatayı sosyal medya hesaplarında paylaşıp kişilik haklarıma saldıran yalakalar hakkında da hukuki süreci başlatmış bulunmaktayım. Borcum olduğu konusuna gelince, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durum hepimizin malumudur. Ticaretle uğraşan herkes gibi benim ve şirketimin borçları olduğu doğrudur. Ancak borçlu olmak HIRSIZ olmaktan iyidir. Allah’a şükür bugüne kadar ne hırsızlıktan, ne ihaleye fesat karıştırmaktan, ne görevini kötüye kullanmaktan, ne de haksız mal edinmek suçundan hakkımda açılmış herhangi bir dava yoktur. Hiçbir zaman, ticari ilişkilerimin olduğu belediyelerde aday çıkarmayarak partimin menfaatlerini satmadım. Partimin sıralamalarını hiç bir dönemde, hiçbir çıkar karışlığında, kimseye peşkeş çekmedim.
Bir diğer konu da Manisa il başkanı Hasan Eryılmaz’ın istifamın siyasi olmadığı iddiasıdır. Kendisine hatırlatmak isterim; bugüne kadar ismim ne hayvan küpesi ile ilgili bir yolsuzluğa ne de şaibeli kefen ihalelerine karışmamıştır. Ayrıca Manisa genelinde yaptığım ticaretlerde hiçbir ihaleden komisyon talebim olmadı. Atalarımız ne de güzel söylemiş;
“KİŞİ KENDİNDEN BİLİR İŞİ”
Ben, Tamer AKKAL, bugüne kadar hiçbir zaman ve hiçbir şekilde, siyaset ve ticareti birbirine karıştırmadım, ticari kazanç uğruna davamı satmadım. Her zaman ve her şart altında, doğru olduğuna inandığım Türk Milliyetçiliği çizgisinde, doğru olduğuna inandığım fikirler ve prensipler çerçevesinde kararlar aldım. Bundan sonra da, mensubu olmaktan gurur duyduğum Türk Milletinin çıkarlarını savunmak için mücadele edeceğim. Bu konu hakkında bundan sonra yapacağım açıklamaları ve cevapları sadece hukuk önünde vereceğimi beyan eder, saygılarımı sunarım…
Tamer AKKAL
MANİSA MİLLETVEKİLİ