İYİ Parti'nin 81 il teşkilatları, sığınma sorunuyla ilgili yaptıkları paylaşımlar nedeniyle tutuklanan gazeteciler Serkan Kafkas, Süha Çardaklı ve Batuhan Çolak'a destek amacıyla ortak basın açıklaması yaptı. Ankara İl Başkanı Yener Yıldırım tarafından Ankara Adliyesi önünde yapılan açıklamada gazetecilere yönelik yeni bir baskı politikasının ifşa olduğu belirtildi.
Abone olİYİ Parti'nin 81 il teşkilatları, sığınma sorunuyla ilgili sosyal medyada yaptıkları paylaşımları nedeniyle 'halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak' ve 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçlarından tutuklanan gazeteciler Serkan Kafkas, Süha Çardaklı ve Batuhan Çolak'a destek amacıyla Ankara Adliyesi önünde ortak basın açıklaması yaptı.
Grup adına açıklamayı yapan İYİ Parti Ankara İl Başkanı Yener Yıldırım, Türk milliyetçiliği düşüncesine sahip gazetecilere yönelik yeni bir baskı politikasının ifşa olduğunu savundu
Gazeteciliğin milletin derdini dert edinmek ve bunların çözümü için cesaretle doğruları yazıp konuşabilmek olduğunu belirten Yıldırım, "Gözaltına alınan ve tutuklanan genç gazeteciler de işte bu sorumluluğun bir parçasıdır. Bu toprakların mayasıyla yoğrulan, beş bin yıllık mazisiyle insanlık tarihini belirleyen Türk milletinin milliyetçiliğini yapmak bu ülkenin her bir vatandaşına düşen vazgeçilmez bir haktır" diye konuştu.
Yıldırım, parti olarak Türk milliyetçiliği düşüncesini savunmaya ve korumaya devam edeceklerini söyledi.
Parti tarafından yapılan basın açıklamasının tamamı şu şekilde:
"Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında, Cumhuriyetimizin ana unsuru olan Türk milliyetçiliği düşüncesine sahip gazetecilere yönelik yeni bir baskı politikası geçtiğimiz günlerde ifşa olmuştur.
1944’te tabutluklarda, 1980’de Mamak’ta zincirlenmek istenen Türk milliyetçiliği; 2023’te siyasi iktidarın yol açtığı sığınmacı dalgasına karşı Türk milletini bilinçlendirmek isteyen genç gazeteciler üzerinden hedef alınmıştır.
Oysa bu topraklarda gazetecilik, milletin derdini dert edinmek ve bunların çözümü için cesaretle doğruları yazıp konuşabilmektir.
Gözaltına alınan ve tutuklanan genç gazeteciler de işte bu sorumluluğun bir parçasıdır.
Ancak kulak verilecekleri yerde gözaltına alınmış ve tutuklanmış, bunlar yetmemiş gibi genel sağlık hakları görmezden gelinmiştir. Bu kasıtlı ve art niyetli tutum sonucunda, söylemekten utanç duyulması gereken; “Gönderilerinde milliyetçi paylaşımda bulundukları tespit edilmiştir.” ifadesi dava dosyasına girmiştir.
Dosyada delil diye yer alan; “Şehitler ölmez, vatan bölünmez!” pankartının fotoğrafı ise sanki bir suç unsuru gibi sunulmuştur.
Buradan kamuoyuna şunu memnuniyetle duyuruyoruz:
Türk milliyetçisi olmak, Türk milletinin geleceği için paylaşımlarda bulunmak; “Şehitler ölmez, vatan bölünmez!” pankartını taşımak asla bir suç olmadığı gibi Türk milletinin her bir ferdinin görev ve sorumluluğundadır.
Sözde çözümü Oslo’da, Habur’da, Kandil’de arayan; posta güvercinleriyle terör örgütü elebaşına mesajlar gönderen iktidar hem sığınmacı gündemini bastırmak hem de sözde çözüm süreci garabetinde yaptığı gibi Türk milliyetçiliğini yeniden mahkûm etmeye çalışacaksa buradan duyuruyoruz ki; bu tutumun karşısında dimdik bir İYİ Parti olacaktır.
Bu toprakların mayasıyla yoğrulan, beş bin yıllık mazisiyle insanlık tarihini belirleyen Türk milletinin milliyetçiliğini yapmak da bu ülkenin her bir vatandaşına düşen vazgeçilmez bir haktır.
Belirtmek isteriz ki Ulu Önderimiz olmasından her zaman övündüğümüz Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere; Ziya Gökalplerden Erol Güngörlere kadar tertemiz Türk münevverlerinin, devlet adamlarının yeşerttiği ve büyüttüğü Türk milliyetçiliği düşüncesini İYİ Parti olarak savunmayı ve korumayı sürdüreceğiz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında, Türk milliyetçiliğinin mahkûm edilmesine geçit vermeyeceğiz.
Aziz milletimize saygılarımızla..."
ÖNCEKİ HABERLER
