İtalya Tarım ve Gıda Egemenliği Bakanı Francesco Lollobrigida'nın İtalya nüfusunun azalması ve bu demografik açığı göçmenlerin kapatmasına karşı çıkarak “Etnik ikameye teslim olamayız” sözleri tartışmalara yol açtı.
Abone olİtalya’da iktidardaki aşırı sağcı İtalya'nın Kardeşleri partisinin önde gelen isimlerinden Francesco Lollobrigida'nın “etnik ikame” teorisinden söz etmesi infial yarattı.
Avrupa nüfusunun kıta dışından göçle ikame edilmesi şeklindeki bu komplo daha önce de aşırı sağdaki siyasetçiler tarafından dillendirilmişti. Ancak bu tabirin bu kez iktidardaki önemli bir ismin ağzından duyulması büyük yankı uyandırdı; muhalefet ve medyada tepkiyle karşılandı.
Ekim ayında iktidara gelen sağ koalisyon hükümetinde Tarım ve Gıda Egemenliği Bakanı olan Lollobrigida ayrıca Başbakan Giorgia Meloni’nin kardeşiyle evli ve başbakana en yakın isimlerden biri olarak görülüyor.
Etnik ikame nedir?
“Etnik ikame” ya da “büyük ikame” olarak adlandırılan bu kavram, ABD ve Avrupa’da aşırı sağ ve beyaz üstünlükçü çevrelerin zaman zaman başvurdukları bir teori.
İtalya hükümetinin resmi sitesinde ise “Büyük ikame” teorisi şu şekilde açıklanıyor:
“İkame teorisi, beyazların beyaz olmayanlarla değiştirildiğine dair bir neo-Nazi efsanesidir. Çoğu komplo teorisinde olduğu gibi, nihayetinde gerçek suçlular olarak genellikle Yahudiler gösterilir.
“Günümüzde büyük ikame, son yıllarda Avrupa'da yaygınlaşan ve iki faktörden oluşan aşırı sağcı bir komplo mitidir.
“Birincisi, Batı kimliğinin Avrupa dışı ülkelerden gelen büyük göç dalgaları tarafından kuşatıldığını ve bunun da beyaz Avrupalıların demografik olarak ikame edilmesine yol açtığını öne sürer.
“İkincisi ise bu değişimin gizemli bir grup tarafından dünyaya hakim olma planlarının bir parçası olarak organize edildiğini ve bunu da ırksal olarak homojen bir toplum yaratarak yapacaklarını öne sürer. Bu grup genellikle Yahudiler/Siyonistler ile özdeşleştirilir.”
Aşırı sağcı katliamların ilhamı
Mevcut hükümetin ortaklarından İtalya’nın Kardeşleri partisi lideri Giorgia Meloni de, Lig lideri Matteo Salvini de geçmişte bu etnik ikame teorisine inandıklarını söylemişlerdi.
İki lider de özellikle muhalefetteyken, Afrika’dan Avrupa’ya göç hareketlerine karşı çıkmak amacıyla bu teoriyi dillendirmişti.
Ancak bu kez ülke yönetiminin üst kademesindeki bir isimden bu sözlerin duyulması tepkilerin dozunu da artırdı.
La Repubblica gazetesi, “Son yıllarda dünya çapında aşırı sağcı katliamların neredeyse tüm faillerine ilham kaynağı olan komplo teorilerinden birinin, bir İtalyan bakanın konuşmasında yer alması nasıl mümkün olabilir?” diye yazdı.
La Repubblica bugün, faşist rejim altında yayımlanan “Irk Savunması” isimli dergiye atıfla bu manşetle çıktı.
Gazetenin yazarlarından Michele Serra da bugün baş sayfadan yayımlanan yazısında Bakan’ın sözlerini şu ifadelerle eleştirdi:
“Antik Roma'daki ‘vatandaşlık’ kavramı, 2023 Roma'sına kıyasla çok daha modern, kapsayıcı ve dinamikti. Hristiyan Avrupa'nın kökleri de aynı şekilde evrenseldir: Aziz Paolo Suriyeliydi, Aziz Agostino Cezayirliydi, Konstantin Sırp'tı. Ve İsa, Nasıralı bir Yahudiydi.”