BIST 9.952
DOLAR 35,21
EURO 36,70
ALTIN 2.972,40
HABER /  GÜNCEL

İtalya, Kılıç Ali Paşa'ya sahip çıktı

1536'da esir düşüp devşirilen İtalyan asıllı Osmanlı amirali Kılıç Ali Paşa yeniden gözde oluyor, hakkında kitaplar yazılıyor.

Abone ol

1536'da esir düşüp devşirilen İtalyan asıllı Osmanlı amirali Kılıç Ali Paşa yeniden gözde oldu. 436 yıl sonra doğduğu Le Castella kasabasına heykeli dikildi. Hayatına anlatan kitaplar yazılıyor İtalya'nın Kalabriya bölgesindeki Le Castella kasabasının en büyük gururu Kılıç Ali Paşa (Uluç Ali Paşa). 1536 yılında Barbaros Hayrettin Paşa tarafından esir alınıp İstanbul'da satılan Giovanni Dionigi Galeni, daha sonra Osmanlı donanmasının en iyi amirallerinden biri olarak tarihe geçiyor. 11 yaşında esir düşen Giovanni'nin Kılıç Ali Paşa adıyla Kaptan-ı Derya'lığa yükselip Akdeniz'i Türk gölü haline getirmesiyle ün salıyor. DİN EĞİTİMİ GÖRDÜ Asıl adı Giovanni Dionigi Galeni, olan Kılıç Ali Paşa'nın doğum tarihini yerel tarihçiler 1525 olarak gösteriyorlar. Bu tarihçilerden biri olan Gustavo Valente, Le Castella doğumlu Dionigi'nin denizci Birno Galeni'nin oğlu olduğunu belirtiyor. Balık ve mercan zenginliği ile tanınan Le Castella kasabasına S. Agata di Reggio'dan göçeden denizci Birno Galeni'nin, Le Castella'nın güzel kızlarından Pippa de Cicco ile evliliğinden Giovanni Dionigi dünyaya gelmiş. İtalyan tarihçi Kılıç Ali Paşa'nın bu küçük sahil kasabasında sakin bir çocukluk geçirdiğini, sağlığının mükemmel olmaması nedeniyle babası tarafından din eğitimine yönlendirildiğini belirtiyor. İtalyan tarihçi Gustavo Valente, 29 Nisan 1536'yı da Le Castella kasabası için kara bir gün olarak tanımlıyor. BARBAROS'UN ESİRİ Bu tarih İtalyanlar tarafından Cezayir Korsanı olarak tanımlanan Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerinin ufukta göründüğü gün. Kadınların, çocukların evlerin altına kazılan sığınıklara koşuştuğu o gün, erkeklerde Le Castelle'nin kalesine savaşmaya gidiyorlar. Le Castelle'de Osmanlılar tarafından saklandığı bir sığınakta ele geçirilen 11 yaşındaki Giovanni, İstanbul'da esir pazarında Cafer adlı bir kişiye satılıyor. Bu noktada tarihçi Valente tarihi verilerle efsaneyi harmanlamaya başlamış. Cafer adlı korsanın yanında kürek çeken Giovanni, kısa zamanda tehlikeli durumlarda verdiği taktikler ve stratejik tavsiyelerle Cafer'in gözüne giriyor. Köle Giovanni'nin yaşamı Cafer'in evinde meydana gelen bir kaza ile değişiyor. Tarihçi Valente'nin anlatımına göre, Cafer'in hanımı tarafından sevilen ve kızını vermek istediği Giovanni diğer yabancı esirlerin husumetine uğruyor. Napolili bir başka esir tarafından sürekli taciz edilen Giovanni sonunda bu esiri öldürüyor. Ölüm cezasına çarptırılan Giovanni, kafasının uçurulmasından, Müslümanlığa geçerek ve sahibinin kızı ile evlenerek kurtuluyor. Meşhur Türk denizcileri Barbaros ve Turgut Reis'in yanında yetişen Uluç Ali'nin; İzmir Valiliği'nden Cezayir Beylerbeyliği'ne uzanan kariyeri ve özellikle de 1571 yılında Haçlı Ordusunun İnebahtı'da Osmanlı donanmasını yakması sırasında yönettiği filosuyla pekçok düşman donanmasını batırıp kendi gemilerini kurtarmış olması, Le Castelle halkının gözünde onu gerçek bir kahraman yapıyor. Düşman saftada olsa bugün Le Castelle sakinleri Kılıç Ali Paşa'yı kendi kahramanları gibi görüyorlar. 'DİNİNİ DEĞİŞTİRMEDİ' Şehri tanıtan broşürlerde, kartpostallarda meşhur Aragon kalesi ile beraber, Kılıç Ali Paşa'nin büstü hep yer alıyor. İnebahtı'daki başarısı nedeniyle 2. Selim tarafından Kaptan-ı Deryalık ünvanı verilen Uluç lakabı Kılıç olarak değiştirilen bu Osmanlı Paşası, Akdenizi bir Türk gölü haline getirmesine rağmen İtalyanların sahip çıkmak istedikleri bir tarihi şahsiyet. Fransız tarihçi Françoise Garnier de Paşa'yı İnebahtı savaşının kaderini değiştiren, Tunus muzafferi bir korsan olarak tanımlıyor ve Hıristiyanlara büyük zarar verdiğini de yazıyor. Le Castellese'de yaygın bir rivayete göre de Uluç Ali, İtalya kıyılarına denizden yapılan bir saldırıdan sonra annesini ziyarete gidiyor. Ancak eski adıyla Giovanni Dionigi'nin annesi, oğlu dinini değiştirdiği için gözlerini yere eğerek konuşmuyor. O çağın Fransız yazarı Pierre de Bourdeilles ise Uluç Ali'nin aslında dinini hiç değiştirmediğini öne sürüyor. Heykeli meydana dikildi... Bugünlerde Le Castellese kasabasında hummalı bir çalışma var. Belediye Kütüphanesi'nde Uluç Ali üzerine tüm kaynaklardan bilgi toplanmaya çalışılırken, bazı yerel tarihçiler hayatı üzerine bir kitap hazırlığına bile giriştiler. Kalabriya asıllı bu Osmanlı Paşasının heykeltraş di Dinami tarafından yapılan bronz büstü Le Castella kasabasının en büyük meydanına dikildi. 16. yüzyılın yarısında Osmanlı deniz kuvvetlerinin uğrağı olan Le Castella, heykelini diktiği Kılıç Ali Paşa ile bugün turizmde de rövanşını almaya çalışıyor. İtalya'nın en berrak sularına sahip denizi, tarihi Aragon kalesi, turistik limanı, doğal güzellikleri ile bu küçük kasaba, güneyde İtalyan turizminin merkezi olmaya çalışıyor. Kaynak: NETHAVADİS