BIST 9.390
DOLAR 34,42
EURO 36,33
ALTIN 2.841,75
HABER /  GÜNCEL

İstihdamı turizm sırtlayacak

İstihdam yükünü turizm ve hizmet sektörü çekeceği bildirildi. Ekonomik östergeler turizm ve hizmet sektöründe istihdamın yoğunlaşacağına işaret ediyor.

Abone ol

Türkiye ekonomisi büyüyor. İlk çeyrek büyüme rakamı yüzde 12.4 oldu. İkinci çeyrekteki büyüme rakamının da bu seviyeye yaklaşması öngörülüyor. Cumartesi günü açıklanan yüzde 15.8’lik sanayi üretimi artışı, büyümede yaşanacak gelişmenin öncü göstergesi niteliğinde. Büyümenin içinde imalat sanayiindeki artışın payı büyük. Ancak iş ekonomideki olumlu büyüme performansının istihdama yansımasına geldiğinde ortaya sorun çıkıyor. Çünkü büyümenin motoru niteliğindeki imalat sanayii artık yeni istihdam yaratmakta güçlük çekiyor. Bunun altında birçok neden var. En önemli noktayı verimlilik arayışı olarak görmek mümkün. İmalat sanayiindeki firmalar, artık önceliği kol gücüne değil teknoloji yatırımına veriyor. Teknolojideki gelişme, işçi sayısını doğal olarak azaltıyor. İşletmelerin kar etmesi için daha az kişiyle daha fazla iş yapılması gereği var. Zaten krizin Türkiye’ye yaptığı en önemli katkı da bu. Firmalar operasyonel faaliyetlerindeki karlılıklarını artırmak zorunda olduklarını anladı. YATIRIM FAKİRİ TÜRKİYE Ayrıca, yeni istihdam için yeni yatırım yapılması gerekiyor. Oysa Türkiye yatırımlar konusunda çok zayıf. Merkez Bankası Ödemeler Dengesi raporuna göre, yılın ilk 6 ayında yurtiçinde yapılan toplam doğrudan yatırım tutarı 1.4 milyar dolar. Bu yatırımların büyük bölümünü de yenileme yatırımları oluşturuyor. Böyle bir tablo içinde yeni istihdam beklemek çok da gerçekçi olmasa gerek. Hem verimlilik artışı hem de yatırım eksikliğini destekleyen bir gösterge, İstanbul Sanayi Odası’nın 500 Büyük Sanayi Şirketi Araştırması. 1998 yılında 587 bin olan 500 büyük şirketin istihdamı, 2003 yılında 519 bine kadar geriledi. Sadece kişi sayısında değil, ödenen ücretlerde de önemli bir gerileme yaşandı. İşçilere ödenen nominal tutar 98 yılından bu yana 10-11 katrilyon lira arasında salınıyor. İşçi sayısı da azaldığından, bu rakamdan kişibaşına düşen tutarın arttığı öne sürülebilir. Ancak artışın sadece yüzde 8, 1998’den bu yana kümülatif tüketici enflasyonunun yüzde 890.8 olduğunu düşündüğümüzde maaşların da ciddi anlamda ezildiğini görüyoruz. İSO’nun Ekonomik Durum Tespiti Araştırması’na göre 2004 yılının ilk altı ayında imalat sanayiinde ücretle çalışan sayısı sadece yüzde 3.9 arttı. Bunun yüzde 7.1’lik kısmı küçük firmalardan kaynaklandı. Aynı dönemde işten çıkarılanların toplam çalışanlara oranı ise yüzde 4.4’e çıktı. Yılın ikinci yarısına yönelik beklentilere bakıldığında durumun çok da fazla değişmeyeceği öngörülüyor. Ankete katılan 502 sanayi firmasının yüzde 57.8’i istihdamda herhangi bir değişiklik olmayacağı görüşünde. Sanayide durum böyle... İSTİHDAMA TURİZM İLACI Yeni yatırımlar bol bol gelse dahi, artık sanayinin istihdam sorununu çözmede tek başına ilaç olmayacağı tüm sanayi kesimince dile getiriliyor. Bu durumda çözüm ne? Çözüm üretimdeki istihdamın yavaş yavaş hizmet sektörüne kayması. Adres vermek gerekirse öne turizmin çıktığını söyleyebiliriz. Tablo, çok açık şekilde sanayi sektöründe istihdam gerilerken otellerde çalışan sayısının arttığını gösteriyor. 1993’ten bu yana sanayide istihdam 100 bin kişinin üzerinde azalırken, otellerde çalışan sayısı yaklaşık 80 bin kişi arttı. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, bunun sadece otellerde çalışan sayısı olmasıdır. Bu sayıya turizm şirketlerinde, acentelerde çalışanlar, rehberler, animatörler, müzisyenler dahil değildir. TURİZMDE TEŞVİK SIKINTISI Turizm sektörü, bu yıla kadar yatırım açısından da olumlu bir performans göstermekteydi. Özellikle 5 yıllık yatırım teşviki uygulaması kapsamında yatırım yapan turizmciler, vergi muafiyetini sürdürebilmek için 5 yılın sonunda yeni yatırım yapmayı tercih ediyordu. Ta ki, Nisan ayında çıkarılan ve bu uygulamayı durduran tebliğe kadar. Dolayısıyla istihdam artırıcı bu avantaj, yıllık kurumlar vergisi geliri nedeniyle kaldırıldı. Oysa ki devlet turizm işletmelerinden alacağı bu kaynağı, dolaylı olarak hem yarattıkları istihdamın vergisiyle hem de buralarda çalışanların yapacağı harcamalardan alınan vergilerle kapatabilirdi. Sözün özü, doğru bir yatırım planlaması ve yanlış uygulamaların kaldırılması ile turizm istihdam yaratılması için önemli bir avantaj sağlayabilir. Hizmet sektörü demişken son bir notu daha aktarmakta fayda var. Sanayi firmalarının büyük çoğunluğu asıl faaliyet alanı dışındaki çalışanlarını özel hizmet şirketlerine devrediyor. Örneğin şirketler artık temizlik, ulaştırma, yiyecek gibi ihtiyaçlarını bu işi yapan firmalardan satın almayı tercih ediyorlar. Bu da sanayide azalan istihdamın hizmet sektörüne kaymasının bir başka yolu olarak karşımıza çıkıyor. Bugün açıklanan bankacılık sektörü istihdam verileri de önemli bir diğer kaynak. Son gelişmeler ışığında bankacılığın da istihdamın çözümüne yardımcı olmayacağı ortada, ancak orada da satış odaklı bir hareketlenme yaşandığı ortada. Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre, Ocak-Haziran 2004 döneminde bankacılık sisteminde çalışan sayısı, 2 bin 401 kişi artarak 125 bin 650’ye yükseldi. Ticaret bankaları grubunda çalışan sayısı, kamu bankalarında 750, Fon bankalarında ise 241 azalırken, özel bankalarda 3 bin 168, yabancı bankalarda ise 199 kişi arttı. Kısacası, bundan sonra istihdam konuşurken sanayinin yanısıra hizmet sektöründeki gelişmelere de bakmakta büyük fayda var... Haber: Açıl Sezen Kaynak: www.ntvmsnbc.com