Eski ÖSYM Başkanı Ömer Demir, istifası sonrası ilk kez konuştu. Ömer Demir yeniden akademik çalışmalara döneceğini açıkladı.
Abone olÖSYM, bu seneki sınavda yanlış hesaplama yaptı. Düzeltme için yapılan güncellemeden sonra 1110 adayın kazandığı bölüm değişti, daha önce bir programa yerleşen 1499 öğrenci ise açıkta kaldı. Yani üniversiteyi kazanan tam 1499 öğrenciye “Pardon, kazanamadınız” denildi. Eleştirilerin hedefinde olan ÖSYM Başkanı Ömer Demir istifa ettiğini açıkladı.
İstifa eden ÖSYM Başkanı Prof. Ömer Demir ise ilk kez konuştu. Habertürk gazetesine röporaj veren Demir'in sorulara verdiği yanıtlar şöyle:
KENDİSİ Mİ İSTİFA ETTİ YOKSA İSTİFASI İSTENDİ Mİ?
Tabii. Hayır, ben bunun doğru olacağını düşündüm. Bir yere katkı sağlamak bulunmakla da, ayrılmakla da olur.
Neden istifa ettiğimi açıkladım. Onun dışında bir şey söylemek yaptığım işin değerini azaltır. “İstifa etti ve üstüne de konuşuyor” denmesini istemiyorum.
YENİ İŞİ HAZIR
Buraya gelmeden önce Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi’nin kurucu rektörüydüm. İstifa dilekçesini verdikten sonra ilk iş, üniversitede bana hangi odanın ayrıldığına bakmaya gittim. Üniversiteme dönüp entelektüel dünyamla baş başa kalacağım.
SINAV SORULARI NEDEN AÇIKLANMIYOR?
İnsanlar kurumların çok nitelikli sorular hazırlamalarını ve bu soruların eşdeğer olmasını istiyor. Peki şu anda ölçme biliminin, insanlar üzerinde hiç denenmemiş, kitlenin bilip bilmediği ölçülmemiş bir soruya çözüm ürettiği görülmüş mü? Soruları yayınlama meselesi iyi bir ölçme sisteminin en büyük düşmanıdır. Bir taraftan çok iyi sınav olmasını, öte taraftan da soruların yayınlanmasını istiyorlar. Bu bir paradokstur.
SORULAR AÇIKLANMAZSA HATA NASIL ANLAŞILIR?
Bir hoca sınıfta yanlış bir şey anlatınca bunun denetimi yapılıyor mu?
Bir öğretim üyesine, “Sen şu soruyu hazırla”, bir diğer öğretim üyesine de, “Sen de bu soruyu kontrol et” diyoruz. Bunlar zaten yapılıyor. Şu an iptale konu olan soruların büyük bir kısmı ekol farklılığından kaynaklanıyor. Birisi ders anlatırken, “ÖSYM sınavlarında bu soru sorulur ama aslında doğru değildir” demeye devam ediyor. Ekol farkı var. Sınavlara ilişkin konularda hatalı soru meselesi Türkiye’nin gündeminde önemli bir şey değildir.