İşte vaizlerin cezaevi anıları

Papa’ya suikast girişiminde bulunan Mehmet Ali Ağca’nın cezaevinde kaldığı süre boyunca düşüncelerini en iyi bilenler, kendisini dinleyen din görevlileri oldu

Ağca, cezaevi vaizleriyle ilk 3 hafta görüşmemiş. Yaptığı görüşmelerde de Mesih olduğu iddialarını tekrarlamış. Ağca, din görevlilerine özgürlüğüne kavuştuğunda İtalya’nın başkenti Roma’yı çökerteceğini ısrarla vurgulamış. Jetpa’nın patronu Fadıl Akgündüz ve Avrasya Feribotu’nu kaçıran Çeçen asıllı Muhammed Tokcan ise vaizlerle hiç görüşmek istememiş. Oyuncu Tamer Karadağlı’ya elinde seks kaseti olduğunu söyleyerek şantaj yapmak isteyen Burcu Mercan, sohbetleri başörtüsü takarak dinlemiş. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el konulan Yurtbank’ın eski sahibi Ali Balkaner’in oğlu Hakan Balkaner’i ve eşini öldüren Tuncay Baktimur, Azrail’le imzaladığını söylediği anlaşmayı vaize göstermiş. Bu kağıtta Baktimur’un cezaevinden çıktıktan sonra öldüreceği kişilerin listesi yer alıyormuş. İşlediği seri cinayetler sebebiyle ‘kolici’ olarak adı çıkan mahkum, öldürdüğü 5 insanı nasıl parçaladığını ayrıntılarıyla anlatmış. 1959 yılında ilk dinî eğitimin başladığı cezaevlerine 1974’te din görevlileri atandı. 1991’de ise din dersine katılma zorunluluğu kaldırıldı. Cezaevleri, en son ölüm oruçlarına son vermek amacıyla 5 yıl önce gerçekleştirilen ve 30 tutuklu ile 2 askerin hayatını kaybettiği ‘Hayata Dönüş’ operasyonlarıyla gündeme geldi. 19 Aralık 2000’de 20 cezaevinde başlatılan operasyonların ardından tutukluların kazanılması için Adalet Bakanlığı geniş çaplı bir proje başlattı. Bu çerçevede Diyanet İşleri Başkanlığı ile 2001 yılında yeni bir protokol imzalandı. 214 cezaevine din görevlisi atamak için irşat ve tebliğ usulü, güncel dinî konular, iletişim, suçlu psikolojisi, idare ile ilişkiler, güvenlik, çocuk ve gençlik konularında eğitim verildi. 142 din görevlisi, iki hafta eğitim gördü. Vaizlerle bire bir görüşmek isteyen mahkumlar, bunun için cezaevi müdürlüğüne dilekçe yazıyor. Görevliler, tutukluların kursları ve duruşmaları sebebiyle haftada 2 ya da 3 gün cezaevine gidiyor. Bazı mahkumlar, anlatılanların etkisiyle cezaevinde olduğunu unuttuğunu söylüyor. “Uyuşturucu nedeniyle cezaevine düşen bir gencin sözü beni sarstı.” diyor 2,5 yıldır cezaevlerinde vaaz veren Abdüssamed Aydın. Bayrampaşa Cezaevi’ndeki genç şöyle demiş din görevlisine: “Bana, buraya gelmeden ulaşacaktınız. Mahalle bakkalı sizden önce ulaştı ve uyuşturucu sattı.” Kartal Cezaevi Vaizi Tevfik Yücesoy, “Cezaevi görevinde aldığım hazzı vaaz kürsülerinde bulamadım.” diyor. Yine Kartal’da 2,5 yıldır görev yapan Halit Çavuş, intihar etmek isteyen bir mahkumun, “Anlattıklarınız öyle tesir ediyor ki sanki klimanın karşısında kendimi ferahlamış, rahatlamış gibi hissediyorum.” sözünü naklediyor. Ümraniye Cezaevi Vaizi Mehmet Zeki Kurun, “800 mahkumun 680’i oruç tutuyor, bunların da yüzde 80’i 5 vakit namaz kılıyor ve Kur’an öğrenmeye çalışıyor.” bilgisini veriyor. Üsküdar Paşakapısı Cezaevi Vaizi Cemal Vanlıoğlu, en çok cezaevinde doğan çocukların kulağına okuduğu ezandan etkilenmiş. Görüşmeler erkeklerle koğuşlarında ya da özel odalarında sohbet şeklinde olurken kadınlarda konferans şeklinde yapılıyor. Kartal Cezaevi Vaizi Halit Çavuş, psikolog ve sosyologların, “Siz varken bize gelenlerin sayısı azalıyor.” dediğini aktarıyor. “Akıllara dahi gelmeyen bir suçu işleyen mahkuma değer verip şefkat gösterdiğinizde o kişiliğin altından başka bir insan çıkıyor.” diyen Çavuş, “Koğuşuna gidince misafirperverliğini gösteriyor, çayını içmezseniz üzülüyor.” şeklinde konuşuyor. ZAMAN