Tutuklu vekillerin durumuna ilişkin bir öneri de eski Adalet Bakanı, hukuk profesörü Hikmet Sami Türk'den geldi.
Abone olEski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, seçildikleri halde hala tutuklu bulunan milletvekillerinin serbest bırakılmaları gerektiğini belirterek Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 108'inci maddesine eklenmesi için bir fıkra önerdi.
"YASAYA BİR FIKRA EKLENSİN"
Türk, milletvekili seçilip tahliye edilmeyen Mustafa Balbay, Mehmet Haberal ile BDP'li bağımsız milletvekillerinin serbest bırakılmaları gerektiğini söyledi:
"İnsanların yargılanması için tutuklanmalarına gerek yok. Bu insanlar milletvekili seçilmişler. Nereye kaçacaklar, hangi delileri değiştirecekler. Bunların hiç birisine makul cevap mümkün değildir. Ama ben bu konuda bir açıklık sağlamak için Ceza Muhakemeleri Kanununu 108 'inci maddesine şöyle bir fıkra eklenmesini öneriyorum. 'Tutuklu milletvekili seçildiğinde, derhal serbest bırakılır. Yargılama tutuksuz devam eder, dava sonucuna göre işlem yapılır.' Gerek Balbay, gerek Haberal ve BDP'li milletvekilleri görevlerini sürdürürken eğer o yargılama sonucunda hüküm giyerlerse ne yapılacağı zaten anayasada yazılıdır. Milletvekillikleri bile düşebilir. Ama beraat etmeleri de söz konusu. Peki o zaman bunun hesabını kim verecek. Çekilen acıların hesabını kim verecek. Özgürlüklerinden yoksun kalmalarının hesabını kim verecek. Dilerim ki bunların hepsi öncelikle yargı tarafından sağlıklı bir değerlendirme yapılarak serbest bırakılır"
TUTUKLAMALAR İNFAZA DÖNÜŞTÜ
Ergenekon ve Deniz Feneri davalarını da değerlendiren Türk, "Türkiye'de son zamanlarda yargının siyasal iktidarın etkisi altına girdiğini gösteren olaylar olduğunu" öne sürerek, iktidarı eleştirdi:
"Birisi iktidarın hoşuna giden bir dava Ergenekon, diğeri yurtdışında başlayıp Türkiye'de devam eden ve iktidara dokunan bir dava. Aslında her ikisine aynı ölçüde yaklaşması gerekir. Basın özgürlüğünün haber alma özgürlüğünün halkı aydınlatma özgürlüğünün aynı ölçüde değerlendirilmesi gerekir"
TARİKATLAR HAKİM
Türkiye'nin en önemli ikinci sorununun ise iktidar partisinden kaynaklandığını savunan eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, iktidarın tarikat yapılanması içinde örgütlendiğini iddia etti:
"Devlet örgütünde tarikat yapılanması dikkat çekici boyuttadır. Artık herhangi bir devlet dairesindeki göreve gelmek için iktidar partisine mensup olma koşulu aranmaktadır. Bu da Türkiye'de başka bir yönden ayrılıkçı hareketin ifadesidir. Bizim bugün öncelikli görevimiz bir yandan bölücü terörü önlerken, diğer yandan da insanlarımız arasında ve devlet kurumlarında tarikat yapılanmasından doğabilecek uygulamalara kesinlikle meydan vermemektir. Bu iki sorun öncelikli konularımız"