Ekonomist, Türkiye'nin en ideal şirketleri araştırmasını yaptı. 25 sektörden 498 orta ve üst kademe yöneticiyle yapılan araştırma, çalışanlar için en ideal şirketleri belirl
Abone olEkonomist, Türkiye’nin en ideal şirketleri araştırmasını yaptı. 25 sektörden 498 orta ve üst kademe yöneticiyle yaptığımız araştırma sonucu çalışanlar için en ideal şirket olarak Koç Holding öne çıktı. Uluslararası şirketlerin ağırlıkta olduğu ilk 20 şirket içinde Sabancı, Arçelik, Eczacıbaşı ve Doğuş Grubu’nun da çalışanların gözde şirketleri olması dikkat çekti. Ekonominin global oyuncuları, artık ürettikleri ürün ya da hizmet için harcadıkları enerji kadar, insan kaynakları politikaları için de en az o kadar enerji harcamak zorunda. Çünkü iyi bir insan kaynakları politikasından yoksun şirketler, yüksek özellikli çalışanlarını bünyelerinde tutamıyor. Bu nedenle yüksek performanslar, parlak bilançolar, bir saman alevi gösterişinden öteye gidemiyor. Bu şokları yaşamamak için ne yapmak gerekiyor? Yani çalışanı için "ideal şirket" olmak için.… Son yıllarda bu soruya doyurucu yanıt vermek üzere yola çıkan ve sayısız eser veren onlarca guru var. Biz dünyanın en ünlü insan kaynakları gurusu olan Charles Handy’nin şu 3 saptamasına dikkatinizi çekmek istiyoruz. ÜNLÜ GURUDAN İDEAL 3 ÖĞÜT Handy, insan kaynakları yönetiminde gelecekte 3 unsura çok büyük önem atfediyor. Bunlardan birincisini "kabiliyet savaşları", ikincisini ise "çalışanın seçimi" olarak tanımlıyor. Üçüncüsü ise "Kârlılığa karşı sosyal sorumluluk konusu.” Kabiliyet savaşlarıyla ilgili şunu söylüyor Handy: "İnsan kaynakları yönetiminin en önemli konusu kabiliyet savaşları... ‘Çalışanların tercihi’ olan organizasyonlarda yönetimin gündemi değişecek ve önemli konular ele alınacak. Bence bunlar, otonomi ve kontrol sorununu ABB, Unilever gibi, federal şirketler oluşturularak çözülecek. Kontrol her zaman gerekli. Ancak, farklı bir biçimdeki kontrol gerekli. Unilever’in kendine ait hiç markası bulunmuyor. Sadece pirelerinin orkestrasını yönetiyor. Tabii bazı pireleri oldukça büyük." Handy, ikinci noktada her şeyin çalışanın seçimine kaldığına dikkat çekiyor ve bu konuda da şu değerlendirmeyi yapıyor: "Gelecekte düşünce sahipliliğine karşı kapital sahipliliği konusu ele alınacak. İnsanların akıllarındaki düşüncelerin gerçek sahibi kim ve bu düşünceleri, bilgileri paylaşmalarını nasıl ödüllendirmelisiniz?" Son olarak da "Kârlılığa karşı sosyal sorumluluk konusu gündeme gelecek" diyor Handy ve "Artık kabiliyeti elinde tutmak ve ona çekici görünmek çok önemli. Çünkü, seçim çalışanın" saptamasında bulunuyor. EKONOMİST'TEN BİR İLK DAHA Türkiye’de çok baskın olmasa da özellikle büyük şirketler için "kabiliyetli çalışanı elinde tutmak" süreci ve baskısı giderek hissediliyor. Bu nedenle Ekonomist dergisi olarak bu hafta Türkiye’de ilk kez yapılan bir araştırmayı yayınlıyoruz. "Türkiye’de Çalışanların İdeal Şirketleri-2004" başlığıyla yaptığımız ve artık her yıl tekrarlayacağımız bu araştırmayla, Türkiye’nin çalışanlar açısından bu yılın en ideal 20 şirketini belirledik. Araştırmaya, Ekonomist’in bağlı olduğu gruplar olması nedeniyle Doğan Holding ve Doğan Yayın Holding ile şirketlerini dahil etmedik. Bu yöntemle hazırlanan araştırmada, ilk 10 sırada global şirketlerin öne çıkması dikkat çekiyor. Fakat yine de zirveye bir Türk şirketi olan Koç Holding oturdu. Araştırmada P&G ikinci, Unilever üçüncü sıraya otururken Microsoft’un, Türkiye’de çok yüksek bir istihdam potansiyeli olmamasına karşın dördüncü sırada çıkması dikkat çekti. İlk 10 içinde sırasıyla Coca-Cola, Pfizer, Eczacıbaşı, Arçelik, Turkcell ve Doğuş Grubu yer aldı. ARAŞTIRMA NASIL YAPILDI? İdeal Şirket araştırması, Ekonomist ile Trend Group işbirliğiyle gerçekleştirildi. Araştırma kapsamında, özel sektörde orta ve üst kademede çalışanlar arasında bir anket çalışması yapıldı. Ağırlıklı olarak 25-35 yaş arasındaki orta ve üst kademe yöneticilere öncelikle gönüllerinde yatan şirket soruldu. Bunun yanında kendi şirketlerini nasıl algıladıkları, şirketlerinin kendilerine ne kattığı, kendileri için "ideal şirket"in ölçülerinin ne olduğu, iş hayatları boyunca şirketlerinden öğrendikleri en önemli şeyler, şirketlerinin en beğendikleri yönleri ile en beğenmedikleri yönleri soruldu. Bu çerçevede 25 sektörden 498 kişiyle görüşüldü. BAZI ÇARPICI SONUÇLAR Ekonomist için ortaya çıkan sonuçları değerlendiren Trend Group yönetici ortağı Nurhan Keeler, araştırmada dikkatini çeken noktaları şu şekilde anlattı: "Kendi çalıştıkları şirketi 10 üzerinden değerlendirdiklerinde ortalama memnuniyet 7-8 olarak belirlendi. Çalıştığı şirketten memnuniyeti az olanların oranı çok düşük çıktı. Çalıştıkları şirketin en beğendikleri yönleri, çalışanına sunduğu imkanlar, kurumsal olması ve huzurlu olması olarak öne çıktı. Şirket kültürü, girişimci olması, uluslararası olması, güvenilir olması ve finansal sağlamlılık, diğer en önemli beğenilen özellikler arasında yer aldı. Çalıştıkları şirkette beğenmedikleri özellikler de var. Yönetim kalitesi, kurumsallaşamamak ve hızlı olamayan karar süreçleri ve hantallık, en göze çarpan beğenilmeyen özellikler arasında. Kendini geliştirme ve yurtdışı deneyimi, çalıştıkları şirketin kendilerine kattığı en önemli öğretiler." 25 SEKTÖRDEN 498 KİŞİ Bu tür araştırmalar dünyanın dört bir yanında yapılıyor. Özellikle Fortune’un yaptığı araştırmalar büyük ilgi uyandırıyor. Örneğin, son yaptığı araştırmada Edward Jones Container Store Alston & Bird, Xilinx Adobe, American Cast Iron Pipe, TDIndustries, J.M. Smucker, Synovus ve Wegmans Food Markets, en beğenilen ilk 10 şirket arasına girmişti. Sayfalarımızda, bu şirketleri ve onları yarışta öne çıkaran nedenleri okuyabilirsiniz. Toplam 25 sektörün çalışanlarını kapsayan araştırmada çalışanların en yüksek çalışma süresini tutturdukları sektörlerin başında 8.4 yıl ile inşaat ve yapı malzemelerinin gelmesi dikkat çekiyor. Bu sektörü 7.1 yıl ile bilişim ve ortalama 6.7 yıl ile tekstil ve hazırgiyim izliyor. Profesyonellerin en beğenilen şirketlerdeki ortalama çalışma süresinin ise 5.8 yıl olduğu görülüyor. Çalışanların, bulundukları pozisyonla ilgili memnuniyet ortalamalarının en çok inşaat, yapı malzemeleri ile enerji ve akaryakıt sektörlerinde yükseldiği görülüyor. 25 sektörün ortalaması 7.9 iken bu sektörlerdeki memnuniyetin 9’a yaklaştığı görülüyor. Yine şirketlerini 10 üzerinden değerlendirmelerini istediğimiz profesyonellerin ortalama olarak 7 verdikleri görüldü. KOÇ HOLDİNG NE YAPIYOR? Avrupa’nın en büyükleri ve şirket değeri açısından dünyanın sayılı şirketleri arasında yer almayı hedefleyen Koç Topluluğu, insan kaynakları (İK) stratejilerini de bu doğrultuda geliştiriyor. İdeal Şirket anketimizden çıkan sonuç, bunun sonuçlarının alındığını da gösteriyor. Koç Holding İnsan Kaynakları Direktörü Neslihan Tözge, İK stratejilerini grubun stratejilerini gerçekleştirmek, ortaklarına değer kazandırabilmek, organizasyonun kapasitesinin ve veriminin artırılmasına katkıda bulunmak olarak özetliyor. Bu amaçla kullanılan araçlarla ilgili olarak da şu bilgileri veriyor: "Doğru işe doğru insanları seçme ve yerleştirme, sürekli eğitim ve geliştirme, performansa bağlı ücretlendirme ve ödüllendirme, çalışanlarla iç iletişiminin sağlanması." İLK ADIM İŞE ALIRKEN ATILIYOR Topluluk, işe alma konusunda "yetkinlik bazlı işe alma süreci" gibi bir takım çalışmalar yapıyor. Bu, Koç Topluluğu’na yeni mezun adayların işe alındığı bir süreç. Koç Topluluğu’nda kariyer yolculuğu, işe alıştırma eğitimleriyle başlıyor. Yeni alınan çalışanlara, işe alıştırma sürecinde rehber uygulaması yapılıyor. Performans Yönetim Sistemi ile tüm Koç Topluluğu çalışanlarının performansları, aynı ilkeler çerçevesinde değerlendiriliyor. Değerlendirme sonuçlarıyla kariyer gelişimi, yedekleme, gelir paketi ve kişisel gelişim politikalarına yön veriliyor. Performans yönetiminde ise stratejik planlar ve iş planları çerçevesinde hedefler belirleniyor. Potansiyel Tespit Sistemi ile de yetkinlikleri ve performansı ile başarısını kanıtlamış ve topluluğu geleceğe taşıyabilecek farklı kademelerde yer alan çalışanlar belirlenerek bir sonraki rollerine hazırlanıyorlar. Eğitim ve geliştirme çalışmaları ile sürekli ve kesintisiz gelişimi esas alarak çalışanları mevcut rollerinde geliştirmek ve gelecekteki muhtemel rollerine hazırlamak amaçlanıyor. SÜREKLİ İYİLEŞTİRME VAR Topluluk, İK sürecinde profesyonel bir kadro oluşturulmasına önem veriyor. Topluluğun ihtiyacı olan profesyonel kadro; yurtdışı trendleri takip edebilen, iyi İngilizce bilen, işiyle ilgili teknik bilgi ve becerisi yüksek, sektör bilgisi yüksek, farklı kültürlerle çalışmayı becerebilen, esnek, müteşebbis ruha sahip, yaratıcı, sorumluluk üstlenebilen ve sürekli olarak kendini geliştiren olarak tarif ediliyor. Topluluğun gelecek planlarında, profesyonel kadroda aradığı özelliklere sahip çalışanları bünyesine katma hedefi bulunuyor. Bu çerçevede, çalışanların eğitilmesi, kullanılmakta olan İK sistemlerinin organizasyonların ihtiyaçlarına göre devamlı iyileştirilmesi ve sürdürülmesi yer alıyor. Kaynak: www.hurriyetim.com