Başbakan Erdoğan, katıldığı bir toplantıda yaptığı konuşmada terör ve çözüm sürecine yönelik değerlendirmeler yaptı. Terörün ekonomik boyutuna değinen Erdoğan, maliyetin 30 yılda asgari 350 milyar dolar olduğunu söyledi.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan , bugün İstanbul'da Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın toplantısına katıldı.
Toplantının açılışında bir konuşma yapan Erdoğan, terör ve çözüm sürecine yönelik değerlendirmeler yaptı.
Türkiye'de terör nedeniyle 30 yılda 40 kişinin hayatını kaybettiğini ifade eden Erdoğan, terörün ekonomik boyutuna da değindi:
"Burada, Türkiye ekonomisini yakından ilgilendiren, hatta Türkiye ekonomisinin de ötesinde bölgeyi çok yakından ilgilendiren bir gelişmeyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Sizlerin de yakından bildiği gibi Türkiye, yaklaşık 30 yıldır, yabancı ülke topraklarından kendisine yönelen terörle mücadele ediyor.
30 yılın bilançosu ülkemiz ve milletimiz açısından gerçekten çok ağır oldu. 40 binin üzerinde insanımızı kaybettik. İç ve dış politika, özellikle de demokratikleşme, bu olumsuz süreçte derinden yara aldı. Ekonomik maliyet ise çeşitli hesaplamalara göre ki ben asgarisini veriyorum 350 milyar dolar civarında gerçekleşti."
'YENİ BİR SAYFA AÇILIYOR'
Terörün etkisiyle ülkenin belli bölgelerinde yatırım ortamının iyileştirilemediğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yoksulluk ve işsizlik sorunu bölgelere göre farklılık arz etti. Hükümet olarak, 10 yıl boyunca, terör meselesini çözmek için çok boyutlu bir mücadele yürüttük.
Bir yandan terörle kararlı bir şekilde mücadele ederken bir yandan da terörü doğuran nedenleri ortadan kaldırdık. Ekonomik yatırımlarımıza hız verdik, demokratikleşme adımlarını kararlılıkla gerçekleştirdik.
En son, çözüm süreciyle terörün sonlandırılması, şiddetin sona ermesi, demokratik siyasetin güçlenmesi, ileri demokrasi için önemli bir adım attık ve sonuçları almaya başladık. Terörün sona ermesiyle birlikte Türkiye'de tartışmasız yeni bir sayfa açılıyor.
Bu sayfa, sadece Türkiye'nin iç siyasetini, içerideki değişimi değil, bölgenin de istikrarını, güvenliğini, ekonomik kalkınmasını çok yakından ilgilendiriyor.
'TÜRKİYE'NİN ÇEHRESİ DEĞİŞECEK'
Süreç 4 aydır etkisini gösterdiği halde bölgede ekonomik ve sosyal anlamda çok önemli bir değişim gözleniyor.
İnşallah süreç başarıyla ilerleyecek ve hem bölgenin hem Türkiye'nin çehresi çok hızlı şekilde dönüşür.
Türkiye ekonomisinin bu süreçten çok olumlu etkileneceğine, daha fazla uluslararası yatırımın çekileceğine, ticaretin ciddi manada artacağına inanıyorum. Hiç kuşkusuz bu süreç, işsizlik ve yoksullukla mücadelemizde de farklı bir kulvara geçmemize zemin hazırlayacaktır.
Türkiye kadar, bölgemizin özellikle Ortadoğu ve Avrupa'nın geleceğini yakından ilgilendiren bu sürecin, sabotajlarla, tahriklerle bozulmaması için, tüm dostlarımızdan destek bekliyoruz.
Türkiye tarihi bir dönüm noktasını geçerken, yeni bir sayfa açarken, umut dolu bir geleceğe yelken açarken, tüm dost ve kardeş ülkelerin de bu sürece katkı sağlamalarını istiyoruz. Tekrar etmeliyim ki kazanan sadece Türkiye olmayacak, kazanan tüm bölgemiz, bölgemizin tüm halkları olacaktır."