BIST 9.760
DOLAR 35,22
EURO 36,83
ALTIN 2.981,54
HABER /  GÜNCEL

İşte tarihi 12 Eylül davasının ayrıntıları

Merakla beklenen gün geldi ve 12 Eylül'ün yargılandığı davanın ilk duruşması dün Ankara'da yapıldı.

Abone ol

12 Eylül askeri darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Ahmet Kenan Evren ile emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ali Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı davanın ilk duruşması dün Ankara'da yapıldı. Zaman zaman izdinamların ve tartışmaların yaşandığı davada sanıklar için "ağırlaştırılmış müebbet hapis" isteniyor. İşte tarihi davanın tüm ayrıntıları;


Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava için çeşitli siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının üyeleri ile darbe mağdurları erken saatlerden itibaren adliye önünde toplandı.

''12 Eylül'ü Unutmadık, Affetmiyoruz'' ve ''Paşalar da Maşalar da Yargılanacaklar'' yazılı pankartlar açan, işkence görenlerin ve hayatını kaybedenlerin fotoğraflarını taşıyan gruplar, ''Darbecilerden hesap sorulsun'' sloganı attı.

Dava nedeniyle polis, adliye çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Çevresindeki bazı yollar trafiğe kapatılan adliyeye kimlik ve üst aramasıyla girildi.

TARİHİ 12 EYLÜL DAVASINDAN KARELER İÇİN TIKLAYIN 

DAVADA MÜDAHİL SAYISI REKOR KIRDI

Mahkeme salonuna önce basın mensupları, sonra iddianamede ismi geçen ''mağdur-müştekiler'', daha sonra ise katılma talebinde bulunanlar, avukatları ve izleyiciler alındı. Salona girenlerle, polis ve mahkeme memurları arasında kısa süreli tartışma yaşandı.
İŞTE UZUN MÜDAHİL LİSTESİNDEN BAZI İSİMLER
Müdahillik talebinde bulunanlar arasında babası Diyarbakır Cezaevi'nde gördüğü işkence nedeniyle ölen BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Bağımsız Mardin Milletvekili Ahmet Türk, ''DİSK Davası'' sanığı CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, öldürülen Savcı Doğan Öz'ün kızı Bengi Heval Öz, Yılma Durak, Oğuzhan Müftüoğlu, Yılmaz Kızılırmak, ''Terzi Fikri''nin oğlu Naci Sönmez, Azimet Köylüoğlu, ''Ülkü Ocakları davası''ndan yargılanan Kadir Mahir Damatlar, BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır dikkati çekti.
Sanıklar Evren ve Şahinkaya'nın sağlık durumları gerekçesiyle hazır bulunmadığı duruşmada, salondakiler tutanağa geçirildi.

MÜDAHİL OLARAK TBMM'DE VAR SİYASİ PARTİLERDE

Müdahillik talebinde bulunan tüzel kişilerden ise TBMM'yi temsilen TBMM Hukuk Hizmetleri Başkanı Yıldız Bezginli, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne izafeten Başbakanlık Hukuk Hizmetleri Başkanı Sami Arslan Aşkın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, MHP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Yaşar Yıldırım, BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Milliyetçi Türkiye Partisi Genel Başkanı Ahmet Yılmaz Büyükekmekçi ile bir çok kişi hazır bulundu. Ahmet Türk, ismi tutanağa geçirilirken, ''Diyarbakır zindanlarının tanığı ve sanığı Ahmet Türk'' dedi.

SANIK AVUKATLARININ İTİRAZLARI KABUL EDİLMEDİ

İddianamenin kabul kararı okunmadan söz alan sanıkların avukatı Bülent Acar, ''savcılığın dava konusuyla ilgili soruşturma yapma, mahkemenin de davaya bakma'' yetkisi olmadığını savunarak, ''iddianamenin yok hükmünde olduğuna karar verilmesini'' ve ''iddianamenin kabul kararının okunmamasını'' istedi. Acar'ın ardından konuşan bazı avukatlar, savcılığın ve mahkemenin yetkili olmadığı iddiasına karşı çıktı.

"BİZLER BURADAYIZ SANIKLAR HASTANE KUYRUKLARINDA!"

Avukat Fikret Babaoğlu, ''Darbeciler hastanelerde kuyruk olmaya başladılar. Haklarında dava açıldı mı, Ergenekon'da, Balyoz'da da böyle oldu. Ya Pinochet gibi tekerlekli sandalyeyle ya da Mübarek gibi kafeste gelecek. Yüz yüze olmadan duruşmayı yapamayız'' dedi.
Avukat Aydın Erdoğan ise savcılığın ve mahkemenin yetkilerine yönelik itirazların yersiz olduğunu ifade etti.

 Baş başa müzakereye çekilen mahkeme heyeti, ''sanıklara isnat edilen suçun mahkemenin görev alanında düzenlenen suçlardan olması karşısında, sanıkların avukatının talebinin reddine oy birliğiyle'' karar verildiğini belirterek, duruşmaya devam etti.

Duruşmada daha sonra iddianamenin kabul kararı okundu ve dosyaya giren belgeler tutanağa geçirildi.

TARİHİ DAVANIN İLK DURUŞMASINDA
NELER YAŞANDI?
AYRINTILAR HABERİN DEVAMINDA... [PAGE]

Duruşmada, Evren ve Şahinkaya'nın sağlık durumlarının mahkemeye katılmalarına ve beklemelerine engel olup olmadığının sorulduğu Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı'ndan gönderilen cevap okundu. Cevapta, sanıkların duruşmaya katılıp katılmayacaklarına ilişkin değerlendirmenin Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı'nda yapılmasının mümkün olmadığı, bunun, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan sorulması gerektiğinin yer aldığı bildirildi.

Müdahil olma talebinde bulunanlar ve avukatları söz alarak, iddianame okunmadan önce sanıkların hazır edilmesini ve duruşmada yedek hakim bulundurulmasını istedi.
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, sanıklar olmadığı için iddianamenin okunmamasına, duruşmada yedek hakimin hazır edilmesine karar verdi.

İŞTE DETAYLARIYLA 12 EYLÜL İDDİALARI

Daha sonra davaya müdahil olma talebinde bulunanların beyanları alındı.
Doğan Öz'ün kızı Bengi Heval Öz, babasının öldürülmesinde kontrgerilla raporunu hazırlamasının etkisinin olduğunu savundu. 

CHP'nin avukatı Şenal Sarıhan, darbenin ardından, tüm parti yetkililerinin güvenlik gerekçesiyle gözaltına alındığını ve partilerinin kapatıldığını anımsattı. Sarıhan, bu dönemde cezaevlerinde  ''milli marş ve dini değerlerin bile bir işkence aracı olarak kullanıldığını'' kaydetti.

MHP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Yaşar Yıldırım, partisinin darbeden çok büyük zarar gördüğünü belirtti.

BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır, 18 yaşında Mamak Cezaevi'ne girdiğini bildirerek, ''Sabah sayımlarında, yüzümde tüyüm olmadığı için dayak yemiyordum. Ancak yaşım ilerledikçe her türlü işkenceye tabi tutuldum. Darbeciler bir konuda eşit davrandılar. Solcu, ülkücü ayrımı yapmadan işkence yapmışlardır'' dedi.

TÖB-DER temsilcisi İsmet Yalçınkaya, ''Biz halen mağdur durumdayız. 1980'de kapatılan partilerin hepsi açıldı. Ama biz hala kapalıyız. Mallarımız gasp edilmiştir. 200 bin üyemiz mağdur olmuştur'' diye konuştu.

BAŞBAKANLIK ŞİKAYETÇİ OLDU CHP İTİRAZ ETTİ 

Başbakanlık da sanıklardan şikayetçi olduğunu mahkemeye bildirirken CHP avukatları ise, hükümet üyelerinin darbeden mağduriyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle müdahillik taleplerinin reddedilmesini istedi. Tarihi davanın ilk duruşması, saat 19.00 sularında sona erdi. Mahkeme üç gün boyunca saat 19.00'a kadar çalışma kararı almıştı.  Çocuklarını, yakınlarını kaybedenler, dönemin mağduru binlerce kişi adliye bahçesinde toplandı

TÜRK: "MESELE 90 YAŞINDAKİ İNSANLARIN CEZA ALMASI DEĞİL"

Ahmet Türk, 12 Eylül döneminde solcusuyla, sağcısıyla, Kürdüyle, Türküyle çok büyük acılar yaşandığını, büyük zulümler yapıldığını söyledi.

Bu davayı geçmişle yüzleşmek açısından önemsediğini belirten Türk, “Meselemiz 90 yaşında iki kişinin ceza alması değil. Acı dolu bir dönemde, ayak oyunları, Bizans oyunlarıyla iktidar için insanların birbirlerini nasıl kırdığını görmek” dedi.

KÜRKÇÜ: "ANLAMLI SONUÇ BEKLEMİYORUM"

Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise bu dava iddianamesinin 12 Eylül’den kararlı bir şekilde hesap sormak için hazırlanmadığını söyledi. Kürkçü, bu mahkemede sadece hak ihlallerinin değil temel politikaların, iktisadi politikaların, anayasanın da yargılanması gerektiğini belirterek, “AKP 12 Eylül’ün ayak izlerini takip ediyor. O nedenle bu davadan anlamlı bir sonuç beklemiyorum” diye konuştu.

CHP’Lİ CİHANER: YARGILAMA TİYATROSU

CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ise davaya daha çok kişinin katılabileceği bir duruşma salonu hazırlanmamasını eleştirdi. CHP’nin darbenin en büyük mağduru olduğu için müdahil olma talebinde bulunduğunu belirten Cihaner, "Ben kişisel olarak duruşmayı ’Yargılama tiyatrosu’ olarak görüyorum. Çünkü ceza hukuku tekniği açısından iddianame çok büyük sıkıntılar içeriyor" diye konuştu.

Abdi İpekçi'nin kızı Nükhet İzet, Cavit Orhan Tütengil'in kızı Deniz Mazlum ve Doğan Öz'ün eşi Sezen Öz'ün avukatı Hasan Ürel ise darbe öncesinde toplumda bir kaos ve güvensizlik ortamı yaratıldığını kaydederek, İpekçi, Tütengil ve Öz'ün öldürülmeleriyle topluma mesaj verildiğini ve darbeye zemin hazırlandığını anlattı. 

DAVANIN MÜDAHİL İSİMLERİNDEN MÜMTAZ TÜRKÖNE
İŞKENCECİSİNİ ÖLDÜRECEKMİŞ! O İLGİNÇ AÇIKLAMANIN
GÖRÜNTÜLERİ İÇİN TIKLAYIN

DAVADA GÖZLER DEMİREL'İ ARADI
AYRINTILAR HABERİN DEVAMINDA... [PAGE] 

12 Eylül davasının sanığı Kenan Evren, davaya yönelik rekor düzeye ulaşan müdahillik talepleri için yakınlarına, “Şaşırmadım. İpin ucundan birisi çekti mi çorap söküğü gibi gerisi geliyor. Ama benim için Süleyman Demirel’in başvuru yapmaması sürpriz oldu. Şaşırdım. Onu beklerdim” dedi.

'DEMİREL BAŞI ÇEKMELİYDİ'

Demirel, 29 Mart’ta Sabah Gazetesi’nde yayınlanan haberde, Yavuz Donat’ın, “Darbeden zarar gördünüz mü? Davaya müdahil olmak ister misiniz?” sorusuna şu yanıtı vermişti: “Zarar görmemem mümkün değil...      Çoook. Millet zarar gördü. Hayır, müdahil olmak istemem... Bu yolla bir yere varmanın mümkün olduğunu düşünmüyorum...”

Bu arada, dünkü gazetelerde yer aldığına göre, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu da 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in 12 Eylül davasına ilişkin tavrını eleştirerek, “Davaya öncelikli müdahil olması gereken Demirel’dir. Çünkü darbe en başta ona karşı yapılmıştır. Davaya müdahillik konusunda asıl başı çekmesi gereken Demirel’dir” dedi
 
DAHA BÜYÜK SALON ARANACAK!

Mahkeme heyeti, müdahillik taleplerinde bulunanların beyanlarının alınması sonrasında ara kararları açıkladı.

Buna göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na, daha kapsamlı ve büyük duruşma salonu bulunup bulunmadığının sorulduğu müzekkerenin tekidine karar verildi.

Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nden sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında ''sistematik işkence'' yönünden soruşturma bulunup bulunmadığının sorulması kararlaştırıldı. 

12 Eylül dönemindeki işkence iddialarıyla ilgili mahalli cumhuriyet savcılıklarına gönderilen görevsizlik kararlarının listesinin de özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nden istenilmesini kararlaştıran mahkeme, duruşmaya, yarın 09.30'da devam etmek üzere son verdi.

Mahkeme, müdahillik talebinde bulunanların beyanlarını almaya yarın devam edecek.
Gün boyu adliye binası önünde bekleyen gruplar da akşam saatlerine doğru dağıldı.
Bu arada, duruşma sürerken adliye bahçesinde polis ekiplerinin fark ettiği şüpheli paket, fünyeyle patlatıldı. Paketten çöp çıktı.