BIST 9.865
DOLAR 35,07
EURO 36,60
ALTIN 2.950,10
HABER /  GÜNCEL

İşte korkunç kazanın nedeni

İstanbul Güngören'deki korkunç minibüs kazasının altında eğitimsiz ve denetimsiz şöforler yatıyor.

Abone ol

İSTANBUL Güngören’de dün üst geçitten uçan minibüste iki kişi can verdi. Kaza ile ilgili ayrıntılı raporlar beklenirken, uzmanlar alınması gereken tedbirler ve minibüs şoförleri ile ilgili yapılması gerekenlere işaret etti.

En dikkat çekici açıklama ise 20 bin şoförün bünyesinde bulunduğu İstanbul Minibüsçüler Esnaf Odası'ndan geldi. Oda Başkan Vekili Sami Şahin '20 bin şoför var hepsini denetleyemiyoruz' dedi.

‘20 BİN ŞOFÖR VAR DENETLEMELİYORUZ’

Bünyesinde 6 bin 200 minibüsün bulunduğu İstanbul Minibüsçüler Esnaf Odası Başkan Vekili Sami Şahin, dün yaşanan kaza benzeri olayların yaşanmaması için bir takım tedbirler geliştirmeye çalıştıklarını söyledi. Minibüslerin ortalama 30-40 kilometre hız yapabildiklerini ifade eden Şahin, dün yaşanan kazaya ilişkin ayrıntılı raporun henüz ortaya çıkmadığına işaret etti.

Şahin, araçların takibi için kamera sistemleri kuracaklarını, çalışmanın kısa bir süre içinde hayata geçirileceğini kaydederek “Şoförlere yönelik de bir takım eğitimler veriyoruz. 20 bin kadar şoför var. Hepsini denetleyecek bir mekanizmamız yok. Gelen şikayetlere ilişkin biz minibüs sahibine ceza kesebiliyoruz, şoföre bir şey yapamıyoruz. Ancak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile yürüttüğümüz çalışma var, bu türden durumlara karışan şoförlerin işten uzaklaşmasını sağlayacak bir çalışma olacak” şeklinde konuştu. Sami Şahin, eldeki istatistiklere göre minibüs kazalarının düşük seviyede olduğunu, ancak dün yaşanan kaza benzeri bir olayın ise nadir yaşandığını kaydetti.

'İBB ARAZİ VERSİN BİZ EĞİTİMİ VERELİM'

İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesi Hakan Orduhan, güvenli sürüşe yönelik zorunlu eğitimin yokluğuna işaret ederek, bu alanda kritik bir öneride bulundu. Aynı zamanda İstanbul Taşımacılar Birliği Başkanı da olan Orduhan “Can taşıyanlar için asgarinin üzerinde bir seviyenin aranması gerektiğine işaret ederek” şunları kaydetti: “Bizde, ehliyeti olan, hatlı minibüsü kullanıyor, taksi çalıştırıyor, servis taşımacılığı yapıyor. Oysa, ehliyet, trafiğe çıkış için asgari bir gereklilik. Ancak 50 can 100 can taşıyan bir şoför için asgarinin üzerinde bir seviye olmalı.

Ticari amaçlı sürücüler için bir sertifikasyon programı olmalı. Almanya’da bunun eğitimleri 6 aylık. Şimdi çok açık bir çağrı yapıyorum. İBB bir tanesi Anadolu yakasında, biri Avrupa yakasında olmak üzere uygun arazi tahsis etsin. Oraya eğitim kampüsü kurmak da bizlerin görevi. Biz İTO olarak buna hazırız. Orada gerekli eğitim de verilir. Ve İBB diyecek ki bu eğitimden geçmeyen kişiye ben şoförlük yetkisi vermeyeceğim. Bu sorun bu kadar net ve sade bir biçimde çözülebilinir. Uzun uzadıya konuşmaya da gerek yok aslında.