Savcı Serdar Coşkun’un Emniyet’e gönderdiği iddia edilen yazılı emir, Cemaati ayağa kaldırdı. İddiaya göre hizmeti bitirme operasyonu şöyle;
Abone olİNTERNET HABER - Cemaat ile hükümet arasındaki savaşta bu kez yargı kılıcı çekildi. Zaman Gazetesi bugün manşetinden 'Hizmeti bitirme planı' yapıldığını iddia edip Savcı Serdar Çoşkun'u hedefe koydu.
Cemaat gazetesinin haberine göre Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in soru önergesiyle deşifre olan ‘Hizmet’i bitirme planı’, Ankara Adliyesi’ndeki özel büro eliyle uygulanıyor.
İddiaya göre bu kapsamda Savcı Serdar Coşkun’un Emniyet’e gönderdiği yazılı emir bütün vatandaşları şüpheli sayıyor.
HİZMET HAREKETİNDEKİ HERKES ŞÜPHELİ
Savcı Coşkun’un hazırladığı ‘Fethullah Gülen cemaati örgütlenmesini araştırın’ talimatının darbe dönemlerini hatırlattığını öne süren Zaman Gazetesi, haberi şöyle aktardı;
Türk yargı tarihine ‘skandal’ diye geçecek soruşturmada, Hizmet Hareketi’ne gönül vermiş herkesi (dershane, okul, işyeri vb yerlerde çalışanlar, öğrenciler…) ‘potansiyel şüpheli’ yapan bir yaklaşım bu. Ne kanunlarda ne de hukuk ilkelerinde karşılılığı var. Eğer talimatname hayata geçirilirse sonraki adımda, ‘gözaltında işkenceyle zorla suç kabul ettirme’ safhası başlayacak.
SAVCININ EMRİNDE NELER VAR?
Zaman Gazetesi Cemaati bitirme planı olarak nitelediği Savcı emrinin ayrıntıları hakkında da şu iddialarda bulundu;
-Talimatın girişinde, ‘ülke içinde ve dışında örgütlenen değişik alanlarda birçok faaliyet ve özellikle ticari işlemler yürüten Fethullah Gülen cemaatinin içindeki örgütlenmeye yönelik yoğun şikâyet ve ihbarlar üzerine soruşturma açıldığı’ belirtiliyor.
-Savcı, kim olduğu belli olmayan bu hayali şüphelilerin, ‘silahlı örgüt ve devlet kurumlarını ele geçirerek anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs etmek iddiasıyla’ araştırılmasını istiyor.
-Yazıda, ‘hükümeti yıkmaya teşebbüs etmek’ suçlarından soruşturma yürütüldüğü belirtiliyor.
-Savcı, “paralel yapının ne olduğu, kimlerden oluştuğu, nihai amaçları, örgütlenmenin şekli ve şeması, insan kaynakları… Örgütlenme içinde yer alan faillerin tespitine çalışılmaktadır.” diyor.
-Ankara Emniyeti Terör Şube’nin de dahil edildiği süreçte, ‘Gülen Cemaati’nin elindeki ekonomik gücün ülke içi ve dışındaki imkânlarının tespiti’ isteniyor. “Bu ekonomik gücün eyleme kalkışması halinde hükümeti yıkabilecek veya anayasayı ortadan kaldıracak silahlı grupları veya organizasyonları desteklemeye yeterli olup olmadığı” cümlesi de dikkat çekici.
-Bu amaçla, “Fethullah Gülen cemaatinin kullandığı yayın organları, kurduğu vakıf, şirket, arsa ve emlaklarının, Cemaat mensuplarının ticari faaliyetlerinin, himmet ve bağışların harcandığı yerlerin bildirilmesi” isteniyor.
-Savcılık, özellikle ‘Cemaat’in ekonomik boyutunun araştırılmasının üzerinde duruyor. ‘Yapılanma mensupları veya ilişkin kişilerce tehdit, şantaj, komplo, tuzak dışlama, aşağılama, şiddet, kamuoyu nezdinde küçük düşürme, yağma türü yöntemler kullanılarak toplanan bağış, himmet, burs, arazi bağışı şeklinde menfaat sağlamaya yönelik faaliyetler” yapıldığını ‘düşünen’ savcı, ‘buna rağmen menfaat temin edilemeyen kamu görevlileri veya işadamları hakkında sahte ya da gerçeğe aykırı belge düzenleyerek suç uydurmak suretiyle yapıldığı iddia edilen operasyonel faaliyetlerin’ araştırılmasını istiyor.
Yazının devamında, yapının özellikle ihaleye fesat karıştırma, zimmet, irtikap gibi suçlarının araştırılması isteniyor. İhaleler, devletin ihale kurumu tarafından denetlenen işlemler. Zaten bu konuda şikâyet ya da şüphe varsa işleme konulmuştur. Şimdi polisten araştırma istenmesi, yine suç arama taktiğinin bir parçası.