BIST 9.648
DOLAR 34,59
EURO 36,26
ALTIN 2.987,56
HABER /  POLİTİKA

İşte Erdoğan'ı mest eden Türk mucit

Başbakan Erdoğan, özel şirketlerinde üniversite kurabileceğini söyledi

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Sabancı Üniversitesi'nin Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin açılış töreninde, kendisini mest eden Türk mucidi anlattı. ARGE çalışmalarına öncelik vererek, destek olacaklarını söyleyen Erdoğan, sanayileşmiş ülkelerden örnekler vererek meslek liselerinin önünü açacaklarını müjdeledi. Erdoğan, vakıf üniversitelerde yaşanan sorunları hatırlattı ve özel sektöründe üniversite kurabileceğini söyledi. 

Erdoğan, Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezinin açılışında yaptığı konuşmada, 50 milyon liralık bir yatırımla kurulan çevreye duyarlı bu merkezin ilklerden olacağı için önem taşıdığını söyledi.

Nanoteknoloji ile ilgili bir adımı daha önce Ankara'da attıklarını anımsatan Erdoğan, içinde bulunduğu coğrafyada nanoteknolojide lider, öncü konumunda olması bakımından Sabancı Üniversitenin önemli bir yere sahip olduğunu kaydetti.

Nanoteknolojinin, 21'inci yüzyılın ''Sanayi Devrimi''' olarak tanımlandığını ve bilime adeta farklı bir boyut kazandırdığını vurgulayan Erdoğan, sağlık, güvenlik, refah konularında ülkenin standartlarını yükseltmek ve dünyada rekabet gücünü artırmak için öncelikle bu alanlarda öne çıkmak gerektiğini belirtti.

Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Açıkçası, Türkiye'de kalkınmanın en önemli meselelerinden biri, bilim ve sanayi arasındaki kopukluk oldu bugüne kadar. 9 yıllık süre içerisinde bunu nasıl bir araya getiririz, nasıl iç içe dayanışma içerisine sokarız, bunun çalışmasını yaptık. Dışarıdaki gelişmeler karşısında daha önce hep tepkisiz kalındı. Yapılan araştırmalar, keşifler, icatlar ne yazık ki uygulama planına yeterince geçirilemedi. Öte yandan, üniversiteden beklentisini kesmiş ya da beklentisi olmayan sanayi yeniliklere yönelmek yerine, taklidi bir yöntem içerisinde hareket etti, taklidi benimsedi. Bu ise bu millete yakışmıyordu. Çünkü bu millet aslında mucit, icatçı bir millettir ve bu taklitten vazgeçmenin adımlarını atmamız gerekiyordu. Yani Türkiye, Türk milleti, yeniden dünyada taklit eden değil, taklit edilir bir konuma yükselmesi gerekiyordu. Hiç kuşkusuz böyle bir anlayışla dünya üzerinde rekabet edebilme gücümüz ve şansımız yok. Ar-Ge'ye, inovasyona yatırım yapmadan, özellikle de uluslararası ticarette kendimize bir yer bulma imkanımız yok.''

''İDDİALI, FAKAT ULAŞILABİLİR BİR HEDEF''

İktidara geldiklerinde Ar-Ge alanında 0,44 oranında bir yatırım olduğunu, bunu yüzde 2'yi hedefleyerek yüzde 0,87'ye çıkardıklarını anlatan Erdoğan, bütçeden Ar-Ge çalışmalarına yüzde 2 oranında pay ayırmayı planladıklarını kaydetti.

Başbakan Erdoğan, özel sektörün de Ar-Ge çalışmalarına yatırım yapması ve katkıda bulunması gerektiğine işaret ederek, bazı özel sektör kuruluşlarının bunu kavramaya başladıklarını aktardı.

ERDOĞAN'I MEST EDEN TÜRK MUCİT

Bu arttığı sürece Türkiye'nin beklenen sıçramayı yapacağını ve Ar-Ge'ye ayrılan payın yüzde 2'yi geçeceğini dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:

''Biz şu anda Türkiye'nin önüne son derece iddialı, fakat ulaşılabilir bir hedef koyduk: 2023 yılında, milli geliri 2 trilyon dolara, ihracatımızı da inşallah 500 milyar dolara yükseltmiş olacağız. Takdir edersiniz ki bunlar sabit bir ivmeyle olacak işler değil, bunu bir heyecanla hep birlikte gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bunu yapacak iradeye, bunu yapacak güce bu millet sahiptir. Bakın, Anadolu'da, Kayseri olsun, Konya olsun, Gaziantep, Denizli, Uşak olsun,  organize sanayi bölgelerini gezdiğinizde, oralarda gerçekten çok şaşırtıcı, bir o kadar da gurur ve heyecan verici tablolarla karşı karşıya olursunuz. İlkokul mezunu bir ustanın, son derece kısıtlı imkanlarla, uluslararası ölçekte dikkat çeken buluşlar yaptığına şahit oluyorsunuz. Çarşamba günü bir toplantıda bakan arkadaşlarım aktardı, Anadolu'da bir sanayicimiz, benzinli motorlarda 4'te 1 oranında tasarruf sağlayan; yakıtı neredeyse tamamen kullanarak çevre kirliliğini sıfıra indiren bir teknoloji geliştirmiş durumda. Tabii bir desteğe de ihtiyacı var. Tabii takipçisi olacağız ve bu takiple bu çalışmayı çok daha iyi bir noktaya getirmesine katkıda bulunacağız. Eğer imkan tanınırsa, altyapı oluşturulursa, Türkiye'den buna benzer çok sayıda keşif ve icat çıkacağına ben yürekten inanıyorum.''

"ÖZEL SEKTÖRDE ÜNİVERSİTE KURABİLECEK"

İlköğretim çağındaki çocukların, tertemiz hayal güçlerini kullanarak, çok şaşırtıcı projeler ortaya koyabildiklerine işaret eden Erdoğan, ''Bu hayal gücünü muhafaza edebilirsek, onu köreltmeden geleceğe taşıyabilirsek, inanın Türkiye'de bilim ve teknoloji çok farklı bir süreci yakalayacaktır. Bizim, Hükümet olarak eğitime yaptığımız yatırımların altında da esasen işte böyle bir anlayış yatıyor. Biz, politik amaçlarla, popülizm kaygısıyla, tercih edilmek gayesiyle değil, bu ülkenin geleceğine yatırım yapmak, geleceğin donanımlı nesillerini bugünden hazırlamak derdiyle eğitime büyük kaynaklar ayırıyoruz.''

Başbakan Erdoğan, dün Hükümet Programı'nı açıklarken, artık sadece devlet ve vakıf üniversiteleri olmayacağını, artık özel sektörün de üniversitesini kurabileceğini söylediğini anımsatarak, çünkü vakıf üniversitesi adı altında muvazaalar, manipülasyonlar olduğunu kaydetti.

''OTURALIM, ANLAŞALIM YÖK'Ü REFORME EDELİM''
 
''Özel sektör, madem ki, kolejini kurabiliyor gitsin üniversitesini de kursun'' diyen Erdoğan, YÖK ile ilgili de açıklamalarını yaptıklarını anımsattı.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bakın biz 'YÖK'ü kaldıracağız' demiyoruz. Anlaşabilirsek muhalefetle, bu konuda da YÖK'ün reforme edilmesinin gereğini ortaya koyuyoruz. Oturalım anlaşalım, YÖK'ü reforme edelim. Çünkü, biz üniversitelerin bu noktadaki sıkıntılarını da biliyoruz, ama YÖK'ü tamamen kaldırdığınız zaman, üniversitelerin kontrol dışında olması da ayrı bir sıkıntıyı daha sonra başlatır. Onun için sadece denetleyen, düzenleyen bir kurum olarak YÖK kalmalı, ama üniversiteler, artık kendi yönetimlerine de sahip olmalılar ve bunu başaracağız. ''

Recep Tayyip Erdoğan bununla birlikte, ilköğretimde tüm öğrencilere ücretsiz olarak elektronik kitap dağıtarak, eğitimle teknolojiyi bir arada öğrencilere sunacaklarını kaydetti.

"MESLEK LİSELERİNİN SAYISINI ARTIRACAĞIZ"

Başbakan Erdoğan, ''Düz liselerin oranınını yüzde 25-30'lara çekecek, meslek liselerini ise yüzde 65-70'lere doğru çıkartacağız. Batı bununla ayağa kalktı'' şeklinde konuştu.

Sanayinin ara elemanda çok sıkıntı çektiğini, ara elemanı da kendilerinin yetiştirmek zorunda kaldığını ifade eden Erdoğan, ''Bizim bir hedefimiz var. Hedef şu: Her organize sanayi bölgesinin içinde meslek lisesi olması lazım'' dedi.

Meslek lisesi öğrencileri için asıl önemli olanın, geleceği yakalamak olduğunu kaydeden Erdoğan, ''Bir lisenin makine bölümünden mezun bir çocuk, bir üniversitenin makine fakültesine geçecekse onun puanını artırmamız lazım, oraya doğru teşvik etmemiz lazım. Yani bir yönlendirme yapmamız lazım. Yani herkes çekirdekten geleceğe doğru aynı istikamette yürümeli ki, çok daha güçlü bir nesli hazırlamış olalım'' şeklinde konuştu.