BIST 9.640
DOLAR 34,64
EURO 36,62
ALTIN 2.939,49

İşte Başkomutan..İşte Millet..

Meydanlardan yükselen “Allah ömrümden alsın Reis’e versin” şeklindeki haykırışlar devletin ve milletin bekasını anlatıyor..

Şerden öyle bir hayır doğdu ki..

Göğsümüz kabardı..

Yenikapı’daki o muhteşem manzara öyle bir mesaj oldu ki..

Türk milleti adeta üzerindeki ölü toprağını attı.. 

FETÖ’süne, PKK’sına..

ABD’sine, İngiltere’sine..

AB’sine, NATO’suna karşı..

Millet, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başkomutanlığında haykırdı.

“Bu millet eğilmez..

Türkiye yenilmez.”

Gururlanmamak mümkün değil..

İşte benim Cumhurbaşkanım..

İşte benim Başbakanım..

İşte benim TBMM Başkanım..

İşte benim muhalefet Genel Başkanlarım..

İşte benim Genelkurmay Başkanım..  

İşte benim siyasi görüşü ne olursa olsun kalbinde Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti sevdasını yaşatan 79 milyon vatandaşım..

Yenikapı’daki muhteşem manzaranın eşi benzeri görülmedi..

7’den 70’e herkes Yenikapı’ya aktı..

Ali dede de meydandaydı..

Havva nine de..

5 milyon kişi bir meydanda tek ses, tek yürek oldu..

Cumhurbaşkanı Erdoğan yanına Başbakanı, muhalefet genel başkanlarını, TBMM Başkanı’nı, Genelkurmay Başkanı’nı almış, sadece miting alanını dolduran milyonları değil, 79 milyonu selamladı..

AK Parti’li, CHP’li, MHP’li el ele, omuz omuza  vermiş Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!” diyerek tek yürek halinde bayrağımızı salladı.

AK Parti’lisi, MHP’lisi, CHP’lisi Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşurken alkışladı.

Hepsi birden Başbakan Yıldırım’ı bağrına bastı.

AK Parti’liler aynı şekilde Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’yi kucakladı..

Genelkurmay Başkanı Akar sürpriz bir şekilde kürsüye çıkarak hem ordusuna, hem milletine moral verirken, miting alanından yükselen “En büyük asker bizim asker” sesleri TSK’yı lekelemek, küçük düşürmek isteyen iç ve dış hainlere iyi bir ders oldu. Türk milletinin en zor gününde bile ordusuna güvenini pekiştirdi.

Yetmedi..

Edirne’den Kars’a..

Trabzon’dan Diyarbakır’a..

Antalya’dan Ankara’ya..

Hakkari’den Erzurum’a..

81 şehrimizin meydanlarında, ülkemizin bütün milli siyasi genlerinin kalbi Yenikapı’daki muhteşem miting için attı...

‘Hayal’ denilen manzara öylesine gerçeğe dönüştü ki, Türkiye üzerinde emelleri olanlar da büyük bir şaşkınlık yaşadı..

Dünyada birçok ülkenin nüfusundan fazla bir kalabalık, tarihe adını altın harflerle yazdıran bir mitinge imza attı.

Allahım ne güzel manzaraydı..

Bütün şehitlerin ruhu ordaydı..

15 Temmuz öncesi Türkiye’de böyle bir atmosfer yaşanacak deseler kim inanırdı..

Dedik ya..

Şerden hayır doğdu..

Bir kez daha görüldü ki Allah’ın eli Türk devletinin, Türk milletinin hep üzerinde..

Malazgirt’te de öyle oldu..

Çanakkale’de de..

Dumlupınar’da da..

15 Temmuz gecesi de..

Manevi duygular öyle bir kabardı ki..

Alparslan’dan Fatih’e..

Yavuz’dan Kanuni’ye..

Ve Mustafa Kemal Atatürk’e kadar...

Bu vatan için canlarını seve seve feda eden bütün şehitlerimizin adeta “İşte benim milletim, benim ülkem, benim devletim bu” dediğini işitir gibi olduk.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, o gece cep telefonundan Facetime ile milleti sokağa döken, darbe girişiminin önünü kestiği “Halkın gücünün üstünde bir güç tanımadım bugüne kadar” diye seslenişi, yeniden kulaklarımızda çınladı..

Tankların önüne atlayan..

Kurşunlara göğüs geren..

Savaş uçaklarından atılan bombalara aldırmayan..

Bir büyük milli irade tarihin altın sayfaları arasına adlarını yazdırmıştı..

Şehit düşen 239 kahramanımızın isimleri meydanda tek tek okunurken, 5 milyon kişinin hep birlikte ‘BURADA’ diye cevap vermesi gözlerimizi yaşarttı.

Bütün dünya güçlü Türkiye mesajını aldı..

Milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan’ı teslim almadan Türkiye’yi teslim alamayacaklarını iyi bilenler yine dersini aldı.

Bir kez daha görüldü ki Türkiye’nin geçtiği bu kritik süreçte, üzerine oynanan oyunlara karşı Recep Tayyip Erdoğan, Allah’ın Türk milletine bir lütfu olarak dimdik ayakta..

Dualar onu ayakta tutuyor..

Öyle olmazsa bu kadar badireyi kazasız belasız atlatabilir miydi?

Meydanlarda “Allah benim ömrümden alsın Reis’e versin” diyen yüzlerce insanı görmek, Erdoğan karşıtlığı üzerinden Türkiye’yi vurmaya çalışanlara en güzel cevap da..

Bakın ömrünü ülkücü harekata hizmetle geçiren MHP’den başka partiye asla oy vermeyen bir üniversitede öğretim görevlisi  Birol arkadaşım arayarak bakın ne diyordu..

‘Reis böyle olsun Allah ömrümden alsın ona versin. Çünkü iki çocuğum var onların mutlu yarınları için onun  daha yapacak çok işi var’

Çok anlamlı değil mi?

 Başkomutan Erdoğan’ı en iyi Necip Fazıl’ın şu güzel sözü anlatır.

“Ya Allah’a baş eğer hiç kimseye eğmezsin, ya da herkese baş eğer hiçbir şeye değmezsin.”

İşte Erdoğan, Allah’tan başka kimseye baş eğmeyen bir cesur yürek olarak şer güçlerin hedefi..

Çünkü Türkiye onun yüksek iradesi  büyük bir güç oluyor..

Onunla öyle bir gençlik geliyor ki ‘İşte başkomutan. İşte millet. ’ dedirtiyor.

İhanet şebekesinin darbe teşebbüsü sırasında TRT’de zorla okuttuğu metinde “NATO’ya bağlılık” mesajı vererek Washington’a göz kırpmıştı ya..

15 Temmuz’da Başkan Obama’ya darbe teşebbüsünü haber veren Amerikalı yetkili “Bizim çocuklar yapıyor, endişeye mahal yok” dedi mi bilemeyiz ama bildiğimiz gerçek bu ihaneti ‘MİLLETİMİZİN ÇOCUKLARI’ yerle bir etti..

Hepsi yine şehit düşen arkadaşlarının ruhları ile Yenikapı’daydı..

7 Ağustos bir milat oldu..

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Yenikapı mitingindeki konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’ün 96 yıl önce sorduğu soruyu tekrar sorması çok ama çok anlamlıydı.

Dedi ki..

“Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal 1921 yılında şunu söylüyordu: Milletimiz çok büyüktür hiç korkmayalım. O esaret ve zillet kabul etmez. Fakat onu bir araya toplamak ve ey millet sen esaret ve zillet kabul eder misin diye sormak lazımdır. Ben buradan Gazi’den 96 yıl sonra yine aynı soruyu soruyorum; Ey millet sen esaret ve zillet kabul eder misin? Mesele bu.”

Bu soru 96 yıl sonra yine her şeyi ortaya koyuyordu..

96 yıl önce olduğu gibi millet  esaret ve zilleti  red ederek yine tarih yazdı..

Haklarını teslim edelim.

Mitingde Başbakan Yıldırım bir uzlaşma adamı olduğunu yine gösterdi. Bahçeli yine devlet adamlığını konuştururken, sözünü ‘Ne mutlu Türküm diyene’ ile bitirdi. Kılıçdaroğlu akil adam gibi yine çözüm önerilerini tekrarladı.

Türkiye Cumhuriyeti’nin aydınlık yarınları için muhteşem bir gündü...

Önde Başkomutan arkasında Başbakan, muhalefet liderleri ile Yenikapı’da yeni Türkiye’ye yelken açtık..

Artık geleceğe daha da büyük umutlarla bakıyoruz..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde yakaladığımız bu güzel birlik ve beraberlik ruhumuzu kaybetmek istemiyoruz.

Türkiye’nin yüzü gülüyor artık..

Güçlü Türkiye'nin ayak sesleri iyice geliyor.

Tabi ki siyasi yarışlar olacak..

Tabi ki tartışmalar yaşanacak..

Tabi ki fikir ayrılıklarımız görülecek..

Bu demokrasinin gereği..

Ama artık hiçbir tartışmanın, hiçbir yarışın ülkenin ve milletin bekası üzerinde tutulmaması, ülkenin milli konularında iktidarı ve muhalefeti ile bir bütün olunması gerektiğinin miladı olmuştur 15 Temmuz gecesi ve 7 Ağustos mitingi..

Biz birlikte Türkiye’yiz..

Biz birlikte Türk milletiyiz..

Başkomutan önde millet arkasında durmak yok yola devam..

Allah yolumuzu açık etsin..

İstklal Marşımızın başlangıcı ile bitirelim.

KORKMA..