DYP lideri Mehmet Ağar, kogrede kendisine gösterilen sevgi karşısında oldukça heyecanlandı. İşte Ağar'ın fenelaşarak ara vermek zorunda kaldığı o konuşma...
Abone olDYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, hiç kimsenin Türk milleti arasına nifak sokmaya başarılı olamayacağını belirterek, "Aynı vatan, aynı bayrak, aynı ezan ve aynı kubbelerin altındayız. Biz Anadolu'nun, Rumeli'nin, Balkanlar'ın ve Kafkaslar'ın ta kendisiyiz" dedi. Ağar, AK Parti'nin statükonun partisi olduğunu öne sürerek, "Onlardan inançlı, imanlı bir gelecek beklemiyoruz, çünkü onlar kendilerini iktidara getirenlere ihanet ettiler, onlardan koptular" şeklinde konuştu. Partililerin yoğun sevgi gösterisinde bulunması karşısında heyecanlanarak tansiyonu düşen Ağar, izin isteyerek konuşmasına 15 dakika ara verdi. Ağar eşiyle birlikte, kongrenin yapıldığı salona saat 11.15'te geldi. "Başbakan Ağar" sloganları ve Mustafa Yıldızdoğan'ın "Türkiyem" şarkısı eşliğinde kendisine ayrılan yere geçen Ağar'ı delegeler ve seyirciler ayakta alkışladı. Ağar için yazılan "Teksin" adlı şarkının çalındığı sırada coşku doruğa çıktı. "O bir halk çocuğu", "O geleceğin Başbakanı" şeklinde anons edilen Ağar'ın salonu gezerek seyircileri selamlaması sırasında izdiham yaşandı. Ceketini çıkararak konuşmasına başlayan Ağar, Celal Bayar, Adnan Menderes, Fatih Rüştü Zorlu ile partinin eski yöneticilerine teşekkür etti. 14 Mayıs Çiftçiler Günü'nü kutlayan Ağar, "Aslında kutlanacak pek bir şey kalmadı. Biz iktidara geldiğimizde çiftçiye 365 gün bayram yaptıracağız" açıklamasında bulundu. Yer olmadığı için kongrenin yapıldığı salona giremeyen partililere de selam göndermeyi ihmal etmeyen Ağar, "Dışarıdaki insan selini gördüğümde, 'İşte Türkiye'nin en demokratik başkaldırısıdır' dedim. Fukaralığa, çaresizliğe, kırılan onura ve gurura karşı, iktidarın yanlışlarına karşı Anadolu, Trakya Türkiye ayakta" dedi. DYP'nin demokrasinin ve halk hareketinin adresi olduğunu ifade eden Ağar, Türkiye'nin 20 yıldır böyle bir parti kongresi yapamadığını kaydetti. DYP'ye gösterilen teveccühün 1946'lar, 1950'ler ve 1965'ler de olduğu gibi yeni ve mübarek başkaldırı olduğunu anlatan Ağar, şunları söyledi: "Bu başkaldırı, halkın haklı bir başkaldırısıdır. Aziz milletin büyük isyanıdır. DYP'yi iktidara taşımak hepimizin boynunun borcu olsun. Türk milleti imanı gereği etnik ayırım yapmaz. 19. asırda İtalya'da Fransa'nın tarihi, sosyal geçişlere ulus devlet olmak yolundaki gerçekleri bize örnek olamaz. Biz kendi örneğimizi kendimiz yarattık. Biz örnekleri Fransa'dan değil Fatih Sultan Mehmet'ten alıyoruz. Buradan herkese sesleniyorum. Aynı vatan, aynı bayrak, aynı ezan ve aynı kubbelerin altındayız, biz Anadolu'nun, Rumeli'nin, Balkanlar'ın ve Kafkaslar'ın ta kendisiyiz. Hiç kimse bu milletin arasına nifak sokamayacak. Biz bir milletin şerefli fertliyiz. Biz hiç kimsenin etnik kökenine, meşrebine, zenginliğine, fakirliğine bakmaksızın Cumhuriyetimizin hür ve eşit olduğunu kabul ederiz. Biz ülkenin her ferdiyle kucaklaşan tek partiyiz. DYP olarak geleceğin garantisiyiz. Biz husumetlerin kilidiyiz. Statükonun son hamlesi AK Panti'dir. Bize bunun sebebini anlatayım. Çiftçiyi azarlayanlar, 'Gözünüzü toprak doyursun' diyerek halkı azarladılar. Bu millet kendisini hakir görenleri seçim sandıklarına gömmüştür. Biz merkez sağ bir partiyiz. Bizim farkımız millete tepeden değil, yatay bakan bir partiyiz. Bizim farkımız budur. Biz bu farkı açıkça ortaya koyuyoruz. Herkesten farklıyız. Biz herkesanasının karnından doğduğu gibi hür ve eşit kabul ediyoruz. Herkese aynı seviyeden bakar, milletin mübareğini mübarek kabul ederiz. Diğer partiler gibi yukarıdan aşağıya bakmayız. İdeolojik yaklaşmaz, toplumu eğitilecek sürü olarak görmez. Biz kapanan dükkanların, bereketsiz bırakılan tarlaların, işsizlerin, KOBİ'lerin, fabrikaların yasını tutan ama gelecekte onların yüzünü güldürecek parti olarak yollardayız. Onlardan inançlı, imanlı bir gelecek beklemiyoruz, çünkü onlar kendilerini iktidara getirenlere ihanet ettiler, onlardan koptular. Ben size teslimim. Ben sizin için varım, ben beni buraya getiren, dul kadınların göz yaşlarında, yetim çocukların umutlarında, çözülen esnafın ve sanatkarın imanında yaşayarak geldim. Beni buraya siz getirdiniz, siz götürüyorsunuz." Partililerin alkış ve sloganlarıyla sık sık sözünü kestiği Ağar, kendisine gösterilen sevgi karşısında oldukça heyecanlandı. Sıcak ve havasızlığında etkisiyle tansiyonu düşen Ağar, izin isteyerek konuşmasına 15 dakika ara verdi. Ağar'ın kürsüden inmesiyle salonda kısa süreli bir kargaşa yaşandı. Parti yöneticileri Ağar'ın ciddi bir sağlık sorunu olmadığını, konuşmasına devam edeceğini açıklayarak partilileri rahatlatmaya çalıştı.