İşin ilginç tarafı ne polis sahip çıkıyor, ne de itfaiye.. 100 bin kişinin oturduğu mahlelle kaderine terkedilmiş..
Abone olHaritaya bakılırsa dünyanın en güzel kentlerinden biri olan İstanbul'un, yine en modern ilçesi görünümündeki Kadıköy İlçesi'ne bağlı bu mahalle.. Adı Yeni Sahra Barbaros Mahallesi olarak geçiyor.. Taşradan gelen kendi halinde insanların yerleştiği bir bölge.. Gelişme ve ilerleme konusunda yıllardır hep olduğu yerde sayıyor. Mahellede yaklaşık 100 bin kişi oturuyor ama mahalede bir karakol veya yakın bölgede itfaiye yok. En yakın karakol, Küçükbakkalköy denen bölgede.. Yani yaklaşık 6 kilometrelik uzaklıkta. Mahallede karakol olmamasının nedeni, bugüne kadar siyasi olayların hiç yaşanmaması, huzur bozucu olayların olmaması.. Ancak son 3-4 yıl içinde mahalledeki huzur, yerini birbirini izleyen ve mahalleliye korku dolu günler yaşatan olaylara bıraktı. Bölgede daha önce taşocağı olarak işletilen bölgenin Emlak Bankası tarafından alınmasıyla birlikte bölge tam anlamıyla Teksas'a döndü. Emlak Bankası'nın bu araziyi aldıktan sonra buraya bir konutkent yapması bekleniyordu. Zaten açıklamalar da o yöndeydi. Ama beklenen proje bir türlü hayata geçirilemeyince işte bu arazi, suç ve suçlunun cirit attığı alan haline geldi. Bu arazi içinde, yağmur sularıyla oluşan gölette son iki yıl içinde 7 kişi boğuldu. Bunlardan 3'ü cinayet olarak kayıtlara geçti. Denetimsiz arazi evsizlerin ve özellikle tinercilerin mekanı haline geldi. Arazi içinden geçen birçok mahalle sakini, tinercilerin saldırısına maruz kaldı. Arazi içinde 4 küçük çocuğa tecavüz edildi. Mahallede son iki ay içinde yaklaşık 40 ev soyuldu. Korku filimlerini aratmayan olayların yaşandığı mahallede yaşananlar bununla bitmedi. Bölgede bulunan esmer vatandaşlar denetimsiz araziyi gündüzleri alem mekanı haline getirdi. Gündüzleri sayıları 50-60'ı, bazen 100'ü bulan alemciler grubu bu arazide çilingir sofraları koruyor, zil zurna sarhoş oluncaya kadar içiyor. POLİS GELMEK BİLE İSTEMİYOR Bölge sakinleri, alkol alan kişilerin daha sonra toplu halde mahalle aralarına indiğini söylüyor ve anlatıyor: "Alkollü oldukları için kendilerinde olmuyorlar. Arazi tamamen çalılık bölge. Bunları ateşe verince mahalle duman altında kalıyor. Alevler bazen evimizin içine kadar giriyor. İtfaiyeyi çağırıyoruz ama buraya itfaiye geldiğini daha bugüne kadar gören olmadı.. Bazen gelip kapımızın önünde çiş yapıyorlar. Bazıları eşimize çocuğumuza sarkıntılık yapıyor. Camlarımızı kırıp gidiyorlar. Son çare olarak polise sığınıyoruz. Polis de artık bıkmış durumda. Bazen aldığımız cevap, "Biz de başa çıkamıyoruz. Bugün uzaklaştırsak yarın gelecekler" oluyor. Biz olaylara müdahale etsek, sonu cinayete varacak. Bu işin sonu nereye varacak bilmiyoruz" IRZIMIZ NAMUSUMUZ TEHLİKEDE Bir diğer mahalle sakini ise dün yaşanan olayı şöyle anlatıyor: "40 kişi bir anda aşağı indiler. Küfürler ederek ve yolunda giden bir adamı döverek gittiler. Arkadan gelen bir diğer grup ise çalıları ateşe verdi. Çalılar saatlerce yandı. Alevler 5 evin kapısına kadar dayandı. Bir evin kapısında naylon variller vardı. Patlamalar mahalleyi inletiyordu ama ne polisi getirebildik, ne de itfaiyeyi.. Evin yarısı yandı, mahalleli kendi imkanlarıyla söndürdü..Yetkililer buraya el atmazsa burada bu ve buna benzer olaylar hep olacak. Irzımız, namusumuz, hayatımız tehlikede. Bize sahip çıkılması için sokaklara mı dökülelim?" İddiaya göre, bu tür olaylardan dolayı son günlerde mahalleden başka bir yere taşınan evlerin sayısı ise neredeyse 50'yi bulmuş. Anlaşılan o ki, Emlak Bankası bu araziye sahip çıkmadığı, polis ve itfaiye olaylara müdahale etmediği sürece bu sayı katlanarak artacak..