İSTANBUL Boğazı ve Karadeniz'de 10 günlük hamsi avlanma yasağının ardından Çanakkale'de balık fiyatları fırladı. Hamsinin kilosu 45 liradan alıcı bulmaya başladı.
Abone olBoğaza kıyısı olan Çanakkale'de önemli geçim kaynaklarından biri olan balıkçılık, şu sıralar hamsi popülasyonunun tehlikeye gelmesi nedeniyle zor günler yaşıyor. Geçtiğimiz günlerde kilosu 25-30 liradan satılan hamsi, 10 günlük avlanma yasağının ardından 45 liraya yükseldi. Çanakkale’de havaların son zamanlarda lodos esmesinden dolayı tezgahlarda çeşit çok olsa da miktar olarak azlık yaşanıyor. Kentte yaklaşık 20 yıldır balıkçılık yapan Volkan Kaşıkçı, “ Bildiğiniz üzere, Karadeniz ve İstanbul Boğazı’nda hamsiye 10 gün boyunca avlanma yasağı geldi. Bu zamana kadar çok küçük hamsiler avlandı, yeme ve una gitti. Onun için devletimiz kendince bir önlem düşündü." dedi.
Hamsinin şuan tezgahta 45 lira olduğunu belirten Kaşıkçı "Bu durumun balık popülasyonu için çok faydalı olacağını düşünmüyorum ama inşallah faydalı olur. Bu süre zarfında ince hamsi sürekli avlandı. Yem ve una gittiği için bu balıklar piyasaya da düşmedi. Hamsinin kilosu 45 lira olunca tabii ki vatandaşın maddi durumlarına da bakınca illaki zorluyor" diye konuştu.
“10 günlük avlanma yasağını destekliyoruz”
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından alınan 10 günlük hamsi avlanma kararını desteklediklerini belirten Tarım Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Başkanı ve Çanakkale Merkez 1 No’lu Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Mehmet Özkurnaz, “ Hamsi balığının avlanması konusunda; balıkların boylarının 9 cm’in altında olduğundan dolayı, balık popülasyonunun yükselmesi adına alınan 10 günlük avlanma yasağı kararını biz destekliyoruz. Ancak, özellikle balıkçılığın gelişmesi açısından ve balıkçılığın daha ileri boyuta geçmesi açısından bizim de önerimiz şudur: Bazı ağızlar diyor ki; ‘Yunus balıklarının azalması gerektiğini ve o popülasyonu’ daraltmak gerektiğini söylüyorlar. Biz böyle bir olaya kesinlikle karşıyız. Doğanın yapısını bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Bu şekilde bakmamız gerekir” diye konuştu.
“Denizlerimizde düzgün balıkçılık yapamıyoruz”
Denizlerde balıkçılığın düzgün yapılmadığına vurgu yapan Özkurnaz, “Gırgırla balıkçılık yapanlar, balıkların boyutlarına bakmıyor. Karadeniz’de çıkan balığı boyları ufaksa, bunu özellikle balık fabrikalarına ve yem fabrikalarına satışını yapabiliyorlar. Amaç, burada balıkçılığı düzgün yapmak. Biliyorsunuz burada en son dönemde 24 metrenin altında kıyıya gırgırların yaklaşmaması ve ağ dökmemelerinin istenmesine rağmen 10-15 metrelere kadar ağ dökme işlemi yapılıyor. Bunu da biz çok doğru bulmuyoruz. Ülkemizde balık popülasyonunun artmamasının temelinde her ne kadar yunus balıklarının çok fazla olması düşünülüyorsa da yunus balıklarını katletmeye kimsenin hakkı yoktur diye değerlendiriyoruz” şeklinde konuştu.
“Yunusların popülasyonunun azaltılması’ ifadesini şık bulmuyoruz”
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Kocabaş'ın kontrollü olarak yunus balıklarının avlanarak popülasyonunun düşürülmesi gerektiği sözlerine de tepki gösteren Özkurnaz, "Yunus balıklarını özellikle geçmişte de popülasyonu azaltılıp, balık yağı sektöründe yıllarca kullanıldı. Yunus balıklarının ağlara zarar verdiği doğrudur. Bu balıklar ağlara ne kadar zarar verse de aynı zamanda özellikle kıyı balıkçılığında denize atılan ağlara balığı yunus balıkları getiriyor. Yunus balıklarının eksisi varsa artıları da var anlıyoruz da ancak artıları daha fazladır. Biz balık katledilmesini kabul etmiyoruz. Yunus balıklarının katledilmesi demek, denizlerin ve balıkçılığın da bitmesi anlamı ifade eder. Birçok kanaat önderleri veya bilim adamlarının yunus balığının kontrollü olarak popülasyonunun azaltılması ifadesini çok şık bulmuyoruz. Balıkçılığımızı biz denizlerimizi temiz tutar, yasaklara uyarsak ancak balıkçılıkta biz ileri bir adım atabiliriz. Aksi takdirde balığı katletmekle, diğer balıkları yakalamak arasında bir fark yoktur diye düşünüyoruz” dedi.
“Lodos nedeniyle gırgırlar avlanamıyor”
Özkurnaz son olarak, “Geçtiğimiz hafta hamsinin kilosu 30 liradan satılırken, bu haftaya baktığımızda balığın kilo fiyatı 40 liradan satışa sunulduğu gözüküyor. Tabii bunu birçok nedene bağlamak lazım, 9 cm’in altındaki balıkların yakalanmaması gerekir. Özellikle bu 40 lira fiyatı şöyle değerlendirmek gerekir. Bir hafta 15 günden beri açık denizlerde yoğun bir lodos görülmekte. Yani gırgırlar avlanamıyor azlığı da biraz buradan geliyor” açıklamasında bulundu. Çanakkale Balık Halinde; istavrit 35, çipura 50, kupa 25, kolyoz 35, tekir 40, zargana 35, sarıkanat 80, sardalyanın da kilosu 25 liradan satılıyor.